Kamuda tasarruf çağrılarının ardı arkası kesilmezken, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı 2025 yılı ilk yarı bütçe verileri, gerçekliğin bu söylemlerin tam tersi yönünde ilerlediğini ortaya koydu. Devletin mal ve hizmet alım giderleri geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 52 oranında artarak 413 milyar liraya ulaştı. Özellikle kira, taşıt ve bina harcamalarındaki yüksek artış dikkat çekti. Faiz giderleri ise adeta patladı: Sadece ilk altı ayda 1 trilyon lirayı aştı.
“Tasarruf Tedbirleri” Kağıt Üzerinde Kaldı
2023 genel seçimlerinin ardından “rasyonel zemine dönüş” vaadiyle işbaşına gelen yeni ekonomi yönetimi, kamu harcamalarında tasarruf yapılacağını duyurmuştu. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in imzasını taşıyan ve 17 Temmuz 2023’te kamu kurumlarına gönderilen genelgede; taşınmaz edinimi, araç kiralama ve bina kullanımı gibi alanlarda kısıtlama getirilmesi istenmişti. Ancak açıklanan veriler, bu genelgenin ya kağıt üzerinde kaldığını ya da tercihin yalnızca belirli sınıflar lehine kullanıldığını gösteriyor.
Kira Giderlerinde Fahiş Artış: Devlet Uçuyor, Halk Sıkışıyor
Devletin kira harcamaları 2024’ün ilk yarısında 9.6 milyar lirayken, bu yıl aynı dönemde 12.3 milyar liraya fırladı. Ayrıntılar ise çarpıcı:
- Taşıt kiraları için 2 milyar 198 milyon TL,
- Hizmet binaları için 1 milyar 693 milyon TL,
- Hava taşıtları için 2 milyar 259 milyon TL,
- Personel servisi kiraları içinse tam 5 milyar 143 milyon TL ödendi.
Bu kalemlerdeki artışlar, kamuya ait binaların özelleştirme yoluyla tasfiye edilmesi ve ardından yeniden devlete yüksek bedellerle kiralanmasının, sermayeye kaynak aktarma biçimi haline geldiğini düşündürüyor. Bu süreç, görünürdeki “kamu küçülüyor” iddiasını, aslında devletin mali kaynaklarının özel sermayeye tahsis edildiği bir yönelime dönüştürüyor.
Mal ve Hizmet Alımları: Artan Harcama, Azalan Kamu Hizmeti
2024’te devlet mal ve hizmet alımlarına 271 milyar 788 milyon lira harcamışken, 2025’in ilk altı ayında bu kalem 413 milyar 187 milyon liraya yükseldi. Bu yüzde 52’lik artış, “hizmetlerin niteliği artıyor mu?” sorusunu beraberinde getiriyor. Zira halkın kamusal hizmetlere erişimi daralırken, bu artışların kimler için, neye hizmet ettiği sorusu açıkta kalıyor. Bu durum, devlete ait kaynakların yeniden dağıtımında sınıfsal ayrıcalıkların pekiştiğini gösteriyor.
Faiz Harcamaları: Borç İktidarının Anatomisi
Verilerdeki en çarpıcı kalem ise faiz giderleri oldu. 2024’ün ilk yarısında 574 milyar lira olan faiz harcaması, bu yıl aynı dönemde tam 1 trilyon 111 milyar liraya ulaştı. Bu, sadece bir yılda neredeyse iki katına çıkan bir borçlanma maliyeti anlamına geliyor. Bu artış, mevcut ekonomik yapının yalnızca borçla ayakta tutulduğunu, kamu kaynaklarının büyük ölçüde finansal sermayeye aktarıldığını gözler önüne seriyor. Emekçi halkın sırtına yıkılan bu yük, enflasyon, vergi artışları ve kemer sıkma paketleriyle tahsil ediliyor.
Cari Transferlerde Büyük Sıçrama: Kimin İçin Kamu, Kimin İçin Tasarruf?
Kamu kurumlarına yapılan cari transferler de dikkat çekici biçimde arttı: 2024’te 1 trilyon 828 milyar TL olan bu kalem, 2025’in ilk yarısında 2 trilyon 512 milyar TL’ye yükseldi. Bu büyüme, devletin kimi kurumlar eliyle belirli sektör ve şirketleri doğrudan fonladığını ve bu sürecin halktan alınanla finanse edildiğini gösteriyor. Eğitimde, sağlıkta, sosyal yardımlarda görülen kesintiler ise aynı dönemde halkın üzerine çöken karanlık bir gölgeye dönüşüyor.
Kamu Kaynakları Emeğin Değil, Sermayenin Hizmetinde
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın verileri, bugünün devlet aygıtının nasıl bir sınıfsal işlev üstlendiğini açıkça ortaya koyuyor. Görünürdeki tasarruf çağrıları, halk için sıkı kemer, sermaye içinse gevşetilmiş musluk anlamına geliyor. Faiz, kira ve hizmet alımları yoluyla devletin mali kaynakları, kamusal ihtiyaçları karşılamak yerine finans kapitalin ve büyük özel sektörün çıkarlarına yönlendiriliyor. Bu tablo, yalnızca ekonomik değil; aynı zamanda siyasal bir tercih, sınıfsal bir duruşun yansımasıdır.
- Silivri Cezaevi’nden Ekonomi Dersi: Tutuklu İPA Başkanı Buğra Gökçe’den Asgari Ücret ve Sosyal Adalet Eleştirisi - 22 Temmuz 2025
- Ay Toprağından Su ve Oksijen Üretildi - 22 Temmuz 2025
- Gazze’de Açlık Derinleşiyor: 19 Kişi Daha Yaşamını Yitirdi - 21 Temmuz 2025