Ziraat Bankası’nın Aile İlişkileri: Krediler ve Kamu Kaynaklarının Kullanımı

Bahadır Özgür

Türkiye’nin en büyük kamu bankası olan Ziraat Bankası’nın, yönetim kademesindeki bir ismin aile şirketine sağladığı kredilerle yine kamu kaynaklarının nasıl kullanıldığına dair tartışmaları alevlendirdiği ortaya çıktı. Bankanın Başkan Vekili Veysi Kaynak’ın, yönetiminde eşi ve oğlunun da bulunduğu halka açık şirketi Kuvva Gıda’ya milyonlarca liralık kredi verildiği, kredilerin teminatında ise Kaynak ailesinin gayrimenkullerinin kullanıldığı anlaşıldı. Skandalın detaylarını gazeteci Bahadır Özgür, 2 Mayıs 2025 tarihli halktv.com.tr’de yayımlanan köşe yazısında kamuoyuna duyurdu.

Özgür, yazısında bu durumu şu çarpıcı ifadelerle anlatıyor: “Hem en büyük kamu bankasının üst düzey yöneticisi olarak borsaya açık kendi şirketini yönetiyor, hem de yönettiği şirkete milyonlarca lira kredi açıyor. Gerçekten de sloganın hakkı veriliyor: ‘Bir bankadan fazlası…’”

“Kamu Bankasından Kendi Şirketine Finansal Destek”

Ziraat Bankası’nın yakın zamanda yapılan genel kurulunda üç yıllığına yeniden başkan vekilliğine seçilen Veysi Kaynak, AKP hükümetlerinde uzun süre çeşitli görevlerde bulunmuş bir isim. Özgür’ün yazısında aktardığına göre Kaynak’ın şirketi Kuvva Gıda’nın sermayesinin %71’i halka açık ve şirketin yönetiminde eşi Şule Kaynak ile oğlu Kenan Kaynak da yer alıyor.

2024 yılı sonu finansal raporlarının dipnotlarına göre, şirket kamu bankalarından çektiği kredilere karşılık olarak Kaynak ailesinin gayrimenkullerini teminat gösterdi. Örneğin, Şule Kaynak’ın Üsküdar’daki mülkü 135 milyon lira bedelle teminat olarak sunulmuş. Aynı şekilde, Halkbank’tan alınan kredi için de Başakşehir ve Ankara’daki mülkler sırasıyla 20 ve 50 milyon liraya teminat gösterilmiş. Özgür’ün değerlendirmesiyle, bu veriler şirketin büyümesinde kamu bankalarının nasıl temel bir finans kaynağı haline geldiğini gösteriyor: “Finansal rapordan anlaşıldığı kadarıyla Kaynak ailesi kredilerini kamu bankalarından çekiyor.”

“Rekor Hisse Artışı ve Devlet Teşvikleri”

Kuvva Gıda’nın Borsa İstanbul’daki hisse performansı da dikkat çekici. Şirket hisseleri son bir yılda yüzde 78, sadece son 15 günde ise yüzde 96.8 oranında değer kazandı. Bu ani yükselişin ardında şirketin yeni yatırımlar ve devlet destekli teşviklerle büyümesi yatıyor. Bahadır Özgür bu büyümeye dair şöyle yazıyor: “2022 yılında Kocaeli’nde kurulu CK Protein ve Biyoteknolojik Yatırımlar AŞ’yi almıştı. İki gün sonra da bu şirkete yüzde 70 vergi indirimi, 6 yıl boyunca sigorta prim desteği, faiz desteği, gümrük vergisi ve KDV istisnası ve arazi tahsisi olmak üzere toplam 840 milyon lirayı bulan teşvik verildi. Karşılığında yaratacağı istihdam kaç kişi biliyor musunuz? Sadece 13 kişi.”

“Maden Sektörüne de Giriş Yaptı”

Sadece gıda değil, enerji ve madencilik sektörüne de adım atan Kaynak ailesi, 2024’ün sonunda Konya Ilgın’da faaliyet gösteren Düzgün Madencilik’i ve 2025’in başında Kütahya Tavşanlı’da bulunan Kayasu Elektrik ve Madencilik’i satın aldı. Bu durum, kamu bankası yönetiminde yer alan bir ismin, kamu kaynaklarıyla büyüyen çok sektörlü bir özel şirketler ağı kurduğunu gösteriyor.

“Kamu Göreviyle Özel Çıkarlar Birbirine Karışıyor”

Tüm bu gelişmeler, kamu bankalarının asli görevinden saparak, belirli çevrelere finansal kolaylık sağlayan araçlara dönüştüğü yönündeki eleştirileri yeniden gündeme getiriyor. Özellikle etik dışı görülen “hem kamu bankasının yöneticisi, hem kamu bankasından kredi alan şirketin sahibi” olma hali, kamu yönetiminde çıkar çatışmasının ne denli derinleştiğine işaret ediyor.

Bahadır Özgür, yazısını çarpıcı bir ironiyle noktalıyor: “Ziraat’in ‘bir bankadan fazlası’ söylemi, ne yazık ki bir kamu hizmetinden fazlası değil; iktidar çevresine ait şirketleri büyütme aracına dönüşmüş görünüyor.”


Bu haber, Nokta Haber Yorum için Bahadır Özgür’ün 2 Mayıs 2025 tarihli halktv.com.tr yazısından derlenmiş ve haberleştirilmiştir.