Türkiye ve Suudi Arabistan arasındaki ilişkiler uzun yıllar boyunca soğuk bir dönemden geçti. 2018 yılında, Suudi Arabistanlı muhalif gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın İstanbul’daki Suudi Konsolosluğu’nda öldürülmesinin ardından, ticari ilişkiler olduğu kadar politik ilişkiler de pek parlak değildi. Suudi Arabistan, yıllarca Türk ürünlerine yönelik gayri resmi bir boykot uyguladı ve vatandaşlarına Türkiye’ye seyahat etmeme ya da Türkiye’den mülk alımını engelleme çağrısında bulundu.
Ancak, bu kriz dönemi şimdi yerini yeni bir işbirliği dönemine bırakmış görünüyor. Riyad ve Ankara, geride bıraktıkları ekonomik zorlukları geride bırakmaya ve ekonomik ilişkilerini geliştirmeye odaklanmış durumda. Bu yaklaşım, her iki liderin de pragmatik iş dünyası stratejileriyle uyumlu bir tutum sergiliyor. Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki işbirliği, 2024 yılı itibariyle büyük bir ivme kazandı.
Birçok önemli toplantı, her iki ülkenin ekonomik ve siyasi liderlerinin bir araya gelip karşılıklı işbirliği fırsatlarını görüştüğü platformlar haline geldi. 16 Şubat’ta düzenlenen “Türkiye-Suudi Arabistan Yatırım ve İş Forumu”nda Türkiye Ekonomi Bakanı Mehmet Şimşek, “Suudi Arabistanlı iş insanları Türk işadamlarıyla işbirliği yapmak istiyorlar” dedi. Bir ay sonra ise, Türkiye’nin islamcı ve muhafazakâr iş dünyasının önde gelen kuruluşlarından MÜSİAD’ın 27. Uluslararası İş Forumu Riyad’da gerçekleştirildi. Ardından, Türkiye’nin önde gelen iş örgütlerinden TÜSİAD, Suudi Arabistan’ı ziyaret etti. Son olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Veliaht Prens bin Salman, 11 Kasım 2024’te Riyad’da bir araya geldi.
Ticaret Hacmi Yeniden Yükseliyor
Suudi Arabistan ile Türkiye arasındaki ticaret hacmi, 2021’de Kaşıkçı cinayeti sonrası 265 milyon dolar gibi düşük bir seviyeye düşerken, bugün bu rakam yaklaşık 5 milyar dolara yükseldi. 2022’de Türkiye’nin Suudi Arabistan’a yaptığı ihracat, bir önceki yıla göre yüzde 450 oranında artarak 1,5 milyar dolara, 2023’te ise 2,3 milyar dolara ulaştı. 2024 yılının Ocak-Eylül döneminde ise, Suudi Arabistan’a yapılan ihracat 2,9 milyar euroya çıkarak bir rekor kırdı. Türkiye, Suudi Arabistan’a başta makine, halı ve mobilya olmak üzere çeşitli ürünler ihraç ederken, Suudi Arabistan Türkiye’ye kimyasal ürünler satıyor.
İki ülke arasındaki ticaret, her geçen gün daha da önemli hale geliyor. Akdeniz Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Bülent Aymen, DW’ye yaptığı açıklamada, “Her ay Suudi Arabistan’a ihracatımızı yüzde 80 oranında artırıyoruz. Sürekli olarak fuarlar düzenliyoruz. Suudi Arabistan’da Türk ürünlerine büyük bir ilgi var,” diyerek Türkiye’nin bu pazardaki yükselişini vurguladı. Mobilya sektöründe, Türkiye, Çin ve İtalya’nın ardından dünyanın en büyük üçüncü üreticisi konumunda. Aymen, “Bu trend, Türkiye’nin büyük bir potansiyel barındırdığını gösteriyor” dedi.
Türkiye Dış Ekonomik İlişkiler Konseyi (DEİK) verilerine göre, şu anda 200’den fazla Türk firması Suudi Arabistan’da faaliyet gösteriyor. Bu firmalar, inşaat, enerji, sağlık, gıda, mobilya ve turizm gibi çeşitli sektörlerde hizmet veriyor. İki ülke liderlerinin uzlaşmasıyla birlikte, Türk firmaları Suudi Arabistan’da yaklaşık 10 milyar dolarlık altyapı projelerine dahil oldu. 2024 yılının ilk üç çeyreğinde, Türk inşaat firmaları, küresel ölçekte Suudi Arabistan’dan en fazla ihale alan firmalar oldu ve toplamda 2,3 milyar dolarlık bir pazar payına sahip oldular.
Altyapı ve Yatırım Sektörü: Hızla Büyüyen Bir Sektör
Suudi Arabistan’ın “2030 Vizyonu” çerçevesinde altyapı yatırımları patlama yaşarken, Türk firmaları bu projelerde önemli bir yer ediniyor. Suudi Arabistan, bu yıl 100 milyon turist hedefini gerçekleştirdi ve bu çerçevede, yaşam kalitesini artırmayı ve ekonomik gelişmeyi destekleyecek projelere hızla devam ediyor. Türk firmaları, önümüzdeki yıllarda Suudi Arabistan’daki projelerden 20 milyar dolarlık bir kazanç sağlamayı bekliyor.
Suudi Arabistan’ın en büyük köprü projelerinden birinin ihalesini kazanan Türk firması IC İçtaş İnşaat, Riyad yakınlarında Hicaz ve Şam arasındaki yol üzerinde iki köprü inşa edecek. IC İçtaş İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi İlker Öksüz, “Bu projede 500 milyon dolar değerinde bir köprü inşa edeceğiz. Daha sonra ülkenin en yüksek köprüsü olan Wadi-Laban Köprüsü’nü 36 ay içinde inşa edeceğiz” dedi. Şirket ayrıca, Türkiye’nin ilk nükleer santrali Akkuyu’yu ve Boğaz’daki üçüncü köprüyü inşa etti. Riyad’daki King Khalid Havaalanı terminali de IC İçtaş İnşaat tarafından 1,5 milyar dolara inşa edildi.
Gelecekteki İşbirlikleri ve Potansiyel Alanlar
Türk ve Suudi yetkililer, iki ülke arasındaki olumlu ticaret ilişkilerinin daha da geliştirileceğini belirtiyor. Türk-Suudi İş Konseyi Başkanı Haşim Süngü, bu ilişkilerin henüz başında olduklarını ve daha da derinleşeceğini ifade ederek, iki ülkenin gelecekte enerji sektöründe de işbirliği yapacaklarını öngördü. Suudi Arabistan’ın petrol ve doğal gaz alanındaki deneyimi ile Türkiye’nin yenilenebilir enerji alanındaki uzmanlığı birleşerek, güneş ve rüzgar enerjisi gibi projelerde işbirliğine gidileceği belirtiliyor. Süngü, “Bu projeler, her iki ülkenin enerji tedarikine ve yenilenebilir enerji oranının artırılmasına katkıda bulunacak” dedi.
Riskler ve Zorluklar
Ancak, tüm uzmanlar bu ilişkilerin kesintisiz ve pürüzsüz devam edeceğini düşünmüyor. Suudi Arabistan’daki yerel piyasalara girerken Türkiye’nin stratejik bir plan eksikliğinden dolayı zorlanabileceği belirtiliyor. Suudi Arabistan’daki en büyük rekabetin Amerika, Çin ve Fransa ile olduğunu söyleyen Eyüp Vural Aydın, “Evet, Türkiye’nin büyük fırsatları var, ancak Türk firmalarının ve yetkililerinin ortak bir plan doğrultusunda çalışmaları çok önemli. Çin, Suudi Arabistan ile geçtiğimiz üç ay içinde 50 milyar dolarlık bir yatırım anlaşması imzaladı. Türkiye’nin de benzer adımlar atması gerekiyor” dedi.
Türkiye ve Suudi Arabistan arasındaki ticaret ilişkilerinin hızla gelişmesi, iki ülkenin pragmatik iş dünyası stratejilerinin bir sonucudur. Bu ilişkiler, altyapı projeleri ve yenilenebilir enerji gibi stratejik alanlarda gelecekte daha da derinleşebilir. Ancak, her iki ülkenin de bu süreçte küresel rekabetin farkında olarak hareket etmesi ve daha organize bir stratejiyle ilerlemesi gerekecek.
- NHY / focus.de
Kaynakça:
1. Duran, Aram Ekin. “Türkiye ve Suudi Arabistan: Ticaretin Yeni Dönemi.” DW, 2024.
2. Ünveren, Burak. “Türkiye-Suudi Arabistan İlişkileri: Yükselen Ticaret ve Yatırımlar.” DW, 2024.
- Kasım Ayının Kanlı Bilançosu: 32 Kadın Katledildi, 26 Kadının Ölümü Şüpheli - 4 Aralık 2024
- “Ekonomide Mucize Yok” – Eğilmez’den Döviz Kuru ve TL Faizleri Yorumu - 4 Aralık 2024
- Deutsche Bank: Türkiye Ekonomisi Yumuşak İniş Yolunda - 4 Aralık 2024