Taş-Kömür-Kuvars-Mermer Ocaklarında Açığa Çıkan Tozlar Silikozis Hastalığına Neden Oluyor

Silikozis hastalığı, toz taşınımının fazla olduğu işkollarında çalışan işçilerde görülür. Bu alanda çalışan işçilerin çoğu da bu illetten dolayı hem işini, hem hayatını kaybetmektedir.   Silikozis Hastalığı Riskinin Olduğu Bazı İş Kolları ise kısaca şunlardır: Taş ocakları, Kuvars değirmenleri, Kum püskürtme işleri, Kot taşlama işlemleri, Madenciler, Tünel kazıcıları, Dökümcüler, Cam sanayi, Seramik, Vitray yapımı, Çimento üretimi, Çanak-çömlek yapımı, Kiremit ve tuğla ocakları, balçık üretimi yapılan sahalar silikozise neden oluyor…

Taş ve madden ocaklarında havaya karışan tozun önemi insan sağlığına zararlı olmasından ileri gelmektedir. İnsan tarafından solunan tozun bir kısmı burun ve boğazda tutulur ve tekrar dışarıya atılır. Geri kalan ve çoğunlukla 5 mikronun altında kalan tozlar, özellikle de Pm 2.5 mikron olan tozlar akciğer kılcal damarlarına ulaşır ve akciğer hava keseciklerinin duvarlarının kalınlaşmasına neden olur. Akciğerlere ulaşan tozun bir kısmı çözünür ve kana karışır. Tozun kılcal damarları etkilemesi ve vücut fonksiyonlarını bozması sonucu oluşan hastalıklara genel olarak pnömokonyoz denir.

Toz oluşumu olan işletmelerde vardiya başı ve sonundaki dinlenme süresinde havadaki toz oranı azdır. Kazı ve nakliyat sırasında ise havadaki toz oranı çok yoğun bir şekilde artar. Ortalama toz durumu ise her işyerine göre değişir. Kömür işletmelerindeki işçiler de silikozdan zarar gördüğünden dolayı, kuvars tozunun nereden geldiği merak edilir. Her şeyden önce, kömür işletmelerinde açılan galerilerin, taşta açıldığı, damarın tavan ve taban taşlarının kumtaşı, konglomera ve kuvars bulunduran katmanlardan oluştuğunu unutmamak gerekmektedir. Bunlar çok ince toz olup, havada dalgalı ve asılı halde bulunurlar ve bu yüzden su ile kolayca taşınırlar. Kömür işçilerindeki silikozun kaynağı bunlar olmaktadır.

İş yerlerinde çeşitli işlemler sonucu oluşan ve havada askıya geçen tozları uzun süre soluyan işçilerde çeşitli akciğer hastalıkları görülebilmektedir. Tozların neden olduğu bu tür meslek hastalıklarının tümüne birden “pnömokonyoz” adı verilir. Pnömokonyoz -Akciğer Toz Hastalığı- “akciğerde toz birikmesi ve buna karşı dokusal tepkime sonucu oluşan akciğer hastalığı” olarak tanımlanmıştır. Kristal kuvars (silis tanecikleri)madenlerde ve taş ocaklarında çalışanların en çok karşı karşıya kaldıkları tozdur. İçinde silis bulunan taşlar kırıldığında, parçalandığında ve ufalandığında solunabilir silis tozları ortaya çıkar. Bu işlemler yapılırken dibe doğru derin çukurlar açılır ve bunun için ister elle olsun ister büyük makineler yardımıyla olsun toprak kazılır. Bu sırada ortaya bol miktarda silis tozu çıkar. Bunun solunması gerçekten çok tehlikelidir. Belirli bir süre(miktarına bağlı olarak aylar ya da yıllar) boyunca bu toza maruz kalınırsa silikoz adı verilen bir tippnömokonyoz gelişir. Tüberküloz, akciğer kanseri ile artrit gibi otoimmün hastalıklara da neden olmaktadır.

Silis tozu, toprak yeni kazıldığında çok daha tehlikelidir. Daha önce ortaya çıkmış ve bir yerde kalmış silis tozunun yeniden solunması yeni kazılarak taşlardan ortaya çıkan taze tozun solunması kadar tehlikeli değildir. Solunabilir kömür madeni tozları da son derece tehlikelidir. Bu tozların içinde silika, kireç ve kilde bulunur. Madencilik operasyonları sırasında kullanılan makineler ve teknikler ortamda sürekli olarak tozun bulunmasına neden olmaktadır. Ayrıca madenlerin yerin altında olması ve çalışılan alanın dar olması bu tozlarla teması arttırmaktadır. Bu tozlara maruz kalmanın sonucunda kömür madencileri pnömokonyozu oluşur. Bu tozları yoğun olarak solumak kronik bronşit ve amfizem hastalıklarına neden olabilir.

Silikozis, serbest silis taneciklerinin (Kristal kuvars) solunum yoluyla alınması sonucu meydana çıkan, sanayi parçacıklarının yol açtığı ağır bir hastalıktır. Madencilik, taş kesme, taşocağı çalışmaları (özellikle granit),yol ve bina inşaatı, dinamitle kayaları patlatma ve çiftçilik, serbest silise maruz bırakan mesleklerdir. Belirtilerin meydana gelmesi için genellikle 15-20 yıl bu parçacıklara maruz kalmak gerekir. Fakat silise yoğun şekilde maruz kalınan kapalı alanlarda patlatma, yüksek kuvars içeren kayaları delerek tünel açmak ve temizleme tozu imalatı gibi işlerde çalışan korumasız işçiler bir yıldan kısa bir sürede silikoza tutulabilirler.

Tozun neden olduğu akciğer hastalıkları uzun senelerden beri bilinmesine karşın, konuya önem verilmesine ve önlemlerin alınması için çaba sarf edilmemektedir. Dünyada feldspat ocaklarında büyük bir çevre sorunu olmamaktadır. Avrupa ve Amerika‘da ocaklar işletmeye alınmadan önce verilen çevresel etki değerlendirmesi raporuna göre tedbirler Belirlenmekte ve daha sonra işletme izni verilmektedir. Bizde ise insan hayatına önem verilmemesinden dolayı hiçbir önlem alınmamaktadır..     Bu da bu alanda çalışan emekçilerin bu hastalığa kolayca yakalanmasına neden olmaktadır.

Feldspat öğüten ve flote eden tesislerde, toz tutma ve proses suyu için kapalı devre olması halinde insan sağlığı ve çevreye büyük bir etkisi olmamaktadır. Toz emisyonları ve su deşarjları, sırasıyla, hava kirliliği ve su kirliliği kontrolü yönetmelikleri ile uyumlu olduğu takdirde hiçbir sorun