DEM Parti Grup Başkanvekilleri Gülistan Kılıç Koçyiğit ve Sezai Temelli, İstanbul’da belediye yöneticilerine yönelik gözaltılar ve Van Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Abdullah Zeydan hakkında verilen hapis cezasına ilişkin kapsamlı bir inceleme yapılması için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) araştırma önergesi sundu. Önergede, yerel yönetimlere yönelik yargı süreçlerinin ve idari müdahalelerin, demokrasi ve halk iradesi açısından doğurduğu sonuçların değerlendirilmesi talep edildi.
Yerel Yöneticilere Gözaltılar ve Abdullah Zeydan’a Hapis Cezası
11 Şubat 2025 tarihinde İstanbul’da Kartal ve Ataşehir Belediye Başkan yardımcıları ile Üsküdar, Sancaktepe, Fatih, Tuzla, Adalar, Şişli ve Beyoğlu belediye meclis üyelerinin gözaltına alınmasının ardından DEM Parti, sürecin siyasi bir operasyon niteliği taşıdığı yönünde açıklamalarda bulundu. Aynı gün, Van Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Abdullah Zeydan hakkında da 3 yıl 9 ay hapis cezası verilmesi, parti tarafından yerel yöneticilere yönelik sistematik baskının bir parçası olarak değerlendirildi.
Grup Başkanvekilleri tarafından Meclis’e sunulan araştırma önergesinde, söz konusu gözaltı ve yargı kararlarının, seçimle belirlenen yerel yönetimlerin yetkilerini kısıtlamaya yönelik olduğu vurgulandı. Özellikle “kent uzlaşısı” adı verilen yerel yönetim iş birliği modelinin kriminalize edilmeye çalışıldığı ve bu durumun halkın iradesine doğrudan bir müdahale anlamına geldiği ifade edildi.
“Yerel Yönetimlere Müdahale, Demokrasiye Tehdit”
Önergede, yerel yönetimlerin yetkilerinin sınırlandırılması ve belediye yöneticilerine yönelik yargı süreçlerinin belirli bir siyasi perspektifle yürütüldüğü iddia edilerek, bu durumun Türkiye’de demokrasinin geleceği açısından ciddi sonuçlar doğurabileceği belirtildi.
Ayrıca, Kürt nüfusun yoğunlukta olduğu bölgelerde seçilmiş belediye başkanlarına yönelik yargı kararlarının, kayyum atamaları için zemin hazırladığı öne sürüldü. DEM Parti, bu sürecin sadece belirli bölgelerle sınırlı kalmadığını, tüm yerel yönetimler açısından bir baskı mekanizmasına dönüştüğünü savundu.
Meclis Araştırması Talebi
Grup Başkanvekilleri Koçyiğit ve Temelli, TBMM’ye sundukları önergede, yürütülen soruşturmalar ve yargı kararlarının kapsamlı bir şekilde araştırılması gerektiğini vurgulayarak şu ifadelere yer verdi:
“Güçlü ve katılımcı yerel demokrasiyi inşa etmeyi hedefleyen belediyeler, sistematik bir baskı mekanizmasıyla karşı karşıya bırakılmaktadır. Seçilmiş yöneticilere yönelik gözaltılar ve mahkeme kararları, halkın iradesini doğrudan hedef almakta ve yönetim süreçlerini işlevsiz hale getirmektedir. Bu bağlamda, siyasi müdahalelerin arkasındaki mekanizmaların ortaya çıkarılması ve yerel yönetimlere yönelik anti-demokratik uygulamaların engellenmesi amacıyla Anayasa’nın 98. ve İçtüzüğün 104. ve 105. maddeleri gereğince Meclis araştırması açılmasını talep ediyoruz.”
DEM Parti, yerel yönetimlere yönelik baskıları hem siyasi hem de hukuki zeminde protesto etmeye devam ederken, Meclis aracılığıyla bu süreçlerin denetlenmesi için girişimlerini sürdürüyor. Meclis araştırma önergesinin ilerleyen günlerde TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmesi bekleniyor.
