Bekir Kaya’nın tutuklanmasına neden olan Van’daki ilk kayyım yönetiminden itiraflar

Van Büyükşehir Belediyesine ilk atanan Kayyım döneminin Genel Sekreteri Mehmet Yaşar, ö dönemde yaşananlarla ilgili itiraflarda bulundu. Yaşar, HDP döneminde kurallara göre yapılan ihaleye onay verdiği için ekibiyle birlikte soruşturmalık olduğuna dikkat çekti.

HDP yönetimindeki Van Büyükşehir Belediyesi’ne 2016 yılında kayyım atandı. Kayyım olarak atanan Vali İbrahim Taşyapan, Genel Sekreterlik görevine belediye çalışanı Mehmet Yaşar’ı atadı. Ancak Mehmet Yaşar, kısa bir süre sonra görevden alınarak yerine Kayseri Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri olarak görev yapan Mustafa Yalçın getirildi. Yüzlerce işçi ve memurun KHK ile görevden alındığı kayyım döneminde yaşananların itirafları ortaya çıkmaya başladı. Görevden alındıktan sonra emekli olan Mehmet Yaşar, son zamanlarda sosyal medya hesaplarından, o dönem yaşananlarla ilgili itiraflarda bulunuyor.

Neden çalışanları ihraç etmediniz?

Yaşar, son olarak yaptığı paylaşımda, 30 yıllık memuriyeti sırasında hakkında açılmış iki tane soruşturma olduğuna dikkat çekerek, iki soruşturmanın da HDP döneminde yaşanan olaylarla ilgili olduğuna dikkat çekti. Yaşar, “Birinci soruşturmam, 2016 yılında, HDP döneminde yapılmış bir ihaleden dolayı. İhaleyi devam ettirdiğim için soruşturmalık oldum. Diğer bir soruşturma ise 2018’de işten atılmasına karar verilenlerin, atılmasına engel olduğum iddiası ile 2019’da, gizli tanıkların şikayeti üzerine hakkımda açılan soruşturma. Bunu daha sonra belki yazarım.” dedi.  Her iki soruşturmada da suçlu olmadığına dair savcılık aşamasında, kovuşturmaya yer olmadığına dair verilen bir karar olduğuna dikkat çeken Yaşar, birinci soruşturmanın 2 yıl, ikinci soruşturmanın da yaklaşık 6 ay sürdüğüne dikkat çekti.

‘Olumlu ihaleye neden onay verdin’

Paylaşımında soruşturmanın da detaylarına da yer veren Yaşar, şunlara dikkat çekti: “2015 yılında, Van Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından ilçelerde yapılacak yol hizmetleri için karar alınmış. İhale olumlu sonuçlanmış. Yer teslimi dahil bütün süreçler tamamlanmış, hak ediş düzenlenmiş. Bu aşamadan sonra, kayyım atandı. Ben de genel sekreter olarak atandım. Müteahhit, teknik şartnamedeki sıcak asfaltın, mesafenin uzaklığı nedeniyle asfaltta %35 oranında bozulma olacağı gerekçesi ile 2017 yılında dilekçe ile müracaatta bulunmuştu.

İhale yasalara uygun yapılmıştı. Daire Başkanı bir hafta boyunca endişelerimi gidermek, sorduğum sorular ile ilgili teknik elemanlarla birlikte tarafıma bilgi verdi. İşi tasfiye edin desem kurum yaklaşık 1.800.000,00 TL zarar edecekti. Bu zarara göz yumsam konu kapanacak ve hiç kimse bu kararımı sorgulamayacaktı bile.

Teknik elemanlar ve daire başkanı da kurumun zararını önlemek için yasal ve farklı çözümler ürettiler. Buldukları çözüm ile ilgili beni de ikna ettiler. Ben de onların aldığı kararı imzaladım. Sen misin bunu onaylayan dediler. 2019’da Sayıştay Müfettişleri; HDP dönemindeki ihale ve sonrasındaki görevliler ile benim ve kayyım döneminde atadığımız daire başkanı ve birçok çalışan hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundular.”

İhale yasalara uygundu

Yapılan ihalenin yasalara uygun olduğuna da dikkat çeken Yaşar, “Ben kendimden emindim. Yapılanın yasal ve kurum faydasına olduğunu biliyordum. Kimin ihaleyi yaptığı değil, yapılanın yasalara uygun olup olmadığı benim için önemliydi. Bende o müfettişler hakkında, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ile Sayıştay Başkanlığı nezdinde haklarında suç duyurusunda bulundum. Onları şikâyet ettiğim Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ve Sayıştay Başkanlığı tarafından başlatılan soruşturma ile ilgili karar henüz tarafıma tebliğ edilmedi. Verdiğim kararın doğru olduğuna dair savcılık kararı tarafıma 2021 yılında tebliğ edildi. Karar kesinleşti,” dedi.

Kaynak: Serhat News