ABD-NATO ve Avrupa emperyalizminin kurbanı Ukrayna

SavaÅŸlara gerçekçi bir karşı duruÅŸ sergilemek için, öncelikle savaÅŸların asıl nedenlerinin bilinmesi gerekmektedir. Özellikle Ukrayna’daki savaÅŸ gibi, karmaşık ve uzun bir sürece dayanan savaÅŸ, tek bir nedene baÄŸlanılarak doÄŸru tahlil edilemez ve gerçekçi bir karşı duruÅŸu eylemselleÅŸtiremez.

Faşizmi iki dünya savaşı arası duruma özgü görmek, faşist savaşları tarihin tozlu raflarına kaldırmak demektir.

Nedenselliği sınıfsal olan savaşlar uygarlık sürecinin her döneminde görüldüğü gibi, günümüzün kapitalist-emperyalist uygarlık çağında da sürekliliğini sağlayacak sebeplere sahiptir.

Kapitalist ülkelerin toplumsallığı metalaÅŸtırıcı ve yabancılaÅŸtırıcı zihniyet formu, faÅŸizmi ve onun krizi olan savaÅŸları hayatta her an yaÅŸayabileceÄŸimiz bir süreç olarak karşımıza çıkarabilir. Rusya’nın, Ukrayna’ya açtığı savaÅŸ bu yüzden pek de ÅŸaşırtıcı deÄŸil.

Ukrayna’da son yıllarda yaÅŸanan geliÅŸmeler, ABD- Avrupa emperyalizminin yayılmacı politikaları dikkate alınarak deÄŸerlendirilirse, ABD-Avrupa emperyalizminin askeri üstleriyle yayılmacı hedeflerine, ikinci dünya savaşından sonra yılmadan devam ettiÄŸini izah etmektedir.

ABD emperyalizminin DoÄŸu Avrupa’daki egemenlik alanını askeri sevkiyatlarıyla; Estonya ve Litvanya’da konuÅŸlandırmış olması, yaÅŸanılan Ukrayna savaşını anlamak için önemli nüveler saÄŸlamaktadır.

ABD-Avrupa emperyalizminin Rusya’yla diplomatik iliÅŸkileri askıya alarak ve Ukrayna’daki iÅŸbirlikçi rejimi destekleyerek gerilimi büyütmesi, yaÅŸanılan savaşın temel nedenlerinden bir tanesidir. Bugün gelinen aÅŸamada yaÅŸanan Rusya-Ukrayna savaşının sorumlularının; ABD-NATO ve Avrupa emperyalizmi olduÄŸunu söyleyebiliriz.

Rusya’nın, SSCB’nin dağılmasından sonra, kapitalist restorasyon sürecine girmesi, Rusya’nın diÄŸer emperyalist ülkelerle rekabete girmesini ve askeri yönden güçlü Rus oligark grubunun kendi çıkarlarını her ÅŸeyden önce önemsemesini ön plana çıkarmıştır. Bu durum, Rusya’nın bugünkü faÅŸist tutumunun dışa vurumudur.

Fakat bu savaşın baÅŸlangıcından, sonucuna kadar NATO’nun iÅŸine yarayacağı oldukça açıktır. Bugüne kadar NATO BirliÄŸi’ne dahil olmak istemeyen (Finlandiya, Ä°sveç vb.) ülkelerin artık NATO’ya girmek istemeleri, Rusya-Ukrayna savaşının baÅŸlangıcı ve geliÅŸimi hakkında özetler sunmaktadır.

Faşizmin radikal hali olan şiddet, toplumsal bilinci bir araç olarak benimser. Toplumsal aklın faşizm tarafından, araçsal olarak kontrol altına alınması, yaşanılan savaşlarla ırkçı kitlelerin çoğalmasını neden olur. Bu nedenle savaşlar hangi yerde olursa olsun, içinde bulunduğumuz kapitalist-emperyalist dünyada mutlaka birçok kitlede meşru olarak algılanır. Bu gerçek, inanılması zor olsa da, devrimci ve emekçi kesimler arasında da var olan bir hakikattir.

Faşizmin bu kadar etraflıca yönünün olması, faşizmi ve onun sonucu olan savaşları devamlı düşünülmesi gereken bir olgu olarak, emperyalist savaş karşıtı kamuoyuna dayatmaktadır. Savaşların tarihsel arka planlarıyla kesintisiz sorgulanması, kesintisiz devrimci mücadeleyi emekçi ve devrimci sınıflara, mücadelenin önemli bir eylemi olarak şart koşmaktadır.

Heybet AKDOÄžAN
Latest posts by Heybet AKDOÄžAN (see all)