Yargıda çürüme: Temiz eller mi, güç savaşları mı?

Yargı dünyasında kirlilikle ilgili yoğun tartışmalar devam ediyor. Birçok iddia ortaya atılmış durumda, ancak bu iddiaların üzerine gidilmiyor aksine üzeri örtülmeye çalışılıyor. Yargıdaki çürüme üzerine yapılan bir çok habere erişim engeli getirilerek karartılıyor. En son Timur Soykan’ın Bir Gün Gazetesi’nde çıkan yazısına erişim engeli getirilerek çürümenin boyutları gözlerden saklanmaya çalışıldı.

Ancak çürümenin neden olduğu pis kokular artık saklanmaz boyutta. son olarak T24 yazarı Gökçer Tahincioğlu, bugünkü köşe yazısında yargıdaki yolsuzluk ve usulsüzlüklere dikkat çekti. Tahincioğlu, adliye koridorlarında konuşulan iddiaları aktararak, yargının içinde farklı çıkar gruplarının faaliyet gösterdiğini yazdı.

Tahincioğlu’na göre, yargıda yaşanan yolsuzluk ve usulsüzlüklerin nedeni, “temiz eller” operasyonu değil, farklı çıkar gruplarının çatışması. Tahincioğlu, bu çıkar gruplarının, yargı mensuplarına baskı yaparak istedikleri kararları aldırdığını iddia ediyor.

Tahincioğlu, yazısında İstanbul Anadolu Başsavcısı İsmail Uçar’ın HSK’ye gönderdiği mektubu da hatırlattı. Uçar’ın mektubunda, yargıda yaşanan yolsuzluk ve usulsüzlüklere dair çarpıcı iddialar yer alıyor.

Yargıda yolsuzluk ve usulsüzlükler

Tahincioğlu’nun yazısında aktardığı iddialar, yargıda ciddi bir yolsuzluk ve usulsüzlük sorunu olduğunu gösteriyor. Bu iddialar arasında şunlar yer alıyor:

  • Tahliyeler için hakim ve savcılar arasında para akışı olduğu
  • Erişim engelleme kararlarının çıkar karşılığında verildiği
  • Adli kontrol kararlarının ve yurtdışına çıkış yasaklarının kaldırılmasının para karşılığında gerçekleştiği
  • Hukuk davalarının sonuçlarını etkileyen çıkar gruplarının olduğu

Yargıda çıkar grupları

Tahincioğlu, yargıdaki yolsuzluk ve usulsüzlüklerin nedeninin, farklı çıkar gruplarının çatışması olduğunu iddia ediyor. Bu çıkar grupları, yargı mensuplarına baskı yaparak istedikleri kararları aldırmaya çalışıyor.

Tahincioğlu, bu çıkar gruplarının arasında, yargı mensupları, avukatlar, siyasiler ve iş dünyası temsilcilerinin bulunduğunu yazıyor.

Tahincioğlu, “temiz eller” operasyonunun yargıdaki yolsuzluk ve usulsüzlükleri çözmediğini söylüyor. Tahincioğlu’na göre, bu operasyon, farklı çıkar gruplarının çatışmasını daha da derinleştirdi.

Tahincioğlu, HSK’nin yargıdaki yolsuzluk ve usulsüzlüklerle mücadelede daha etkin olması gerektiğini söylüyor. Tahincioğlu, HSK’nin, çıkar gruplarının yargıyı ele geçirmesine izin vermemesi gerektiğini belirtiyor.

Gökçer Tahincioğlu’nun yazısı, yargıdaki yolsuzluk ve usulsüzlüklerin ciddi bir sorun olduğunu gösteriyor. Bu sorun, Türkiye’nin hukuk devleti olma yolunda önündeki en büyük engellerden biri. HSK’nin, bu sorunla mücadelede daha etkin olması gerekiyor.

Gökçer Tahincioğlu’nun yazısını okumak için >>>