Temiz elektrik kaynakları küresel elektriğin yüzde 39’una ulaştı

İklim düşünce kuruluşu Ember, rüzgar ve güneş enerjisinin geçen yıl yüzde 10 olan küresel elektrik üretimindeki payının 2023 yılında yüzde 12’ye ulaşarak rekor kırabileceğini açıkladı.

Yeni bir raporda Ember, rüzgar ve güneş enerjisinin dünyayı bu yıl gibi erken bir tarihte fosil yakıt üretimi ve enerji sektörü emisyonlarının azaldığı bir döneme itebileceğini söyledi.

Enerji sektörünün tamamen karbonsuzlaştırılması, artan elektrik talebi ve elektrifikasyonun ekonomi genelinde diğer emisyon kesintilerinin kilidini açma kabiliyeti nedeniyle dünyanın emisyonlarını azaltması için çok önemli kabul ediliyor.

Rapora göre, rüzgâr ve güneş enerjisindeki rekor büyüme, 2022 yılında dünya elektriğinin emisyon yoğunluğunu şimdiye kadarki en düşük seviyesine çekti.

Temiz enerji üretiminde artış

Küresel elektrik üretiminin karbon yoğunluğu 2022’de 436 gCO2/kWh ile rekor düşük seviyeye geriledi, bu, şimdiye kadarki en temiz elektrik.

Diğer yenilenebilir enerji kaynakları ve nükleer enerjiyi de içeren tüm temiz elektrik kaynakları birlikte küresel elektriğin yüzde 39’una ulaşmıştı. Güneş enerjisi üretimi yüzde 24 artarak 18 yıl üst üste en hızlı büyüyen elektrik kaynağı olurken, rüzgar enerjisi üretimi yüzde 17 arttı.

Rapora göre, 2022 yılında küresel güneş enerjisi üretimindeki artış Güney Afrika’nın yıllık elektrik talebini karşılayabilirken, rüzgar üretimindeki artış İngiltere’nin neredeyse tamamını besleyebilirdi.

Altmıştan fazla ülke şu anda elektriğinin yüzde 10’undan fazlasını rüzgâr ve güneşten elde ediyor. Ancak diğer temiz elektrik kaynakları, nükleer üretimdeki düşüş ve daha az sayıda yeni nükleer ve hidroelektrik santralin devreye girmesi nedeniyle 2011’den bu yana ilk kez düşüş gösterdi.

Genel olarak, küresel elektrik talebi artmaya devam ettiği için enerji sektörü emisyonları 2022 yılında yüzde 1,3 oranında artmıştır.

Kömür kullanımında beklenen artış olmadı

Kömür üretimi de, karbon yoğun fosil yakıtın iklim değişikliğine en çok zarar veren faktörlerden biri olduğu yönündeki uyarılara rağmen, son on yıldaki ortalama büyümeye paralel olarak yüzde 1,1 oranında artmıştır.

Bununla birlikte, doğalgaz ve petrol fiyatlarının rekor düzeyde yükselmesine neden olan enerji krizi, kömür kullanımında korkulduğu gibi büyük bir artışa neden olmamıştır.

Ember raporu, yenilenebilir enerji kaynaklarındaki artışın benzer bir hızda devam etmesi halinde 2022 yılının enerji emisyonlarının “zirve” noktasını temsil edebileceğini öne sürüyor.

“Temiz enerji çağına giriyoruz”

Ember’de kıdemli bir elektrik analisti olan Małgorzata Wiatros-Motyka şunları söyledi:

“İklim için belirleyici olan bu on yıl, fosil çağının sonunun başlangıcıdır. Temiz enerji çağına giriyoruz.

Rüzgar ve güneş enerjisinin meteorik bir yükselişle zirveye ulaşması için zemin hazır. Temiz elektrik, ulaşımdan sanayiye ve ötesine kadar küresel ekonomiyi yeniden şekillendirecektir. Fosil emisyonlarının azaldığı yeni bir dönem, kömür enerjisinin aşamalı olarak azaltılacağı ve gaz enerjisindeki büyümenin sona ereceği anlamına geliyor.

Değişim hızla yaklaşıyor. Ancak, her şey hükümetlerin, işletmelerin ve vatandaşların 2040 yılına kadar dünyayı temiz enerji yoluna sokmak için şimdi atacakları adımlara bağlı.”