İnsanlık tarihinin en dikkat çekici arkeolojik buluntularından biri olan Schöningen mızrakları hakkında uzun süredir kabul gören bir gerçek sarsılmak üzere. Almanya’nın Aşağı Saksonya (Niedersachsen) eyaletinde bulunan ve yaklaşık 300.000 yıllık olduğu düşünülen bu ahşap mızrakların aslında 200.000 yıl öncesine tarihlenebileceği iddia ediliyor. Uluslararası bir araştırma ekibi tarafından yürütülen ve Science Advances dergisinde yayımlanan bu yeni çalışma, arkeoloji çevrelerinde hararetli tartışmalara neden oldu.
Bilimsel Bir Devrim mi, Tartışmalı Bir Yorum mu?
Söz konusu araştırma, Neuwied’deki Monrepos İnsan Davranışlarının Evrimi Araştırma Merkezi’nden Olaf Jöris’in başkanlığında yürütüldü. Jöris ve ekibi, bugüne kadar dolaylı yollarla tarihlenen Schöningen katmanlarını ilk kez doğrudan bir yöntemle, amino asit tarihlemesi tekniğiyle analiz etti. İnceleme materyali olarak, kazılar sırasında alınan tortul bloklar içindeki Bithynia cinsi tatlı su salyangozlarının kapakçıkları (operculum) kullanıldı.
Bu yönteme göre, mızrakların bulunduğu tabaka yaklaşık 200.000 yıl öncesine dayanıyor. Araştırmacılar, bu yeni tarihlemenin, Schöningen’in diğer tarih öncesi av alanlarıyla uyumlu hale geldiğini ve bölgenin arkeolojik önemini azaltmadığını vurguluyor. Aksine, bu mızraklar hâlâ “tam olarak korunmuş en eski av silahları” olma unvanını koruyor.
Neandertallerin Kolektif Avcılığı
Çalışma, Neandertallerin yalnızca ahşap işçiliğinde usta olduklarını değil, aynı zamanda kolektif avcılık stratejileri geliştirdiklerini de ortaya koyuyor. Mızrakların bulunduğu katman, özellikle at kemikleriyle dolu. Bilim insanları, bölgede yaşayan Neandertal gruplarının bu hayvanları topluca avladıklarını ve organize gruplar hâlinde hareket ettiklerini düşünüyor.
Ancak bu tabloya gölge düşüren bir nokta var: Yeni tarihleme yönteminin kendisi.
Eleştiriler ve Şüpheler: Henüz Son Söz Söylenmedi
Göttingen Üniversitesi’nden Prof. Dr. Thomas Terberger, çalışmayı “heyecan verici” olarak nitelese de, tarihleme yönteminin henüz deneysel olduğunu ve kesinlikten uzak olduğunu ifade ediyor. Ona göre bu konuda mutlak bir sonuca ulaşmak için henüz erken.
Hannover Üniversitesi’nden jeolog Prof. Dr. Jutta Winsemann ise çalışmanın daha derin bir kusura sahip olduğunu savunuyor: Araştırma, eski ve yanlışlanmış bir jeolojik tortu modeline dayanıyor. Winsemann, bu temel hatanın, yapılan amino asit analizlerinin sonuçlarını da tartışmalı hâle getirdiğini belirtiyor.
Öte yandan Tübingen Üniversitesi’nden tarihleme uzmanı Tobias Lauer, yöntemin bilimsel mantığını savunuyor. Ancak o da analizlerin doğrudan değil, başka bölgelerden elde edilen verilerle kalibrasyon yoluyla desteklenmesi gerektiğini hatırlatıyor. “Bu sonuç son söz olmayacak,” diyen Lauer, Schöningen mızraklarının tarihi üzerine daha pek çok çalışmanın yapılacağını ve bu tartışmanın uzun yıllar süreceğini öngörüyor.
- NHY / Science Advances / dpa / Spiegel / Deutsche Presse-Agentur