Tüm kutsal kitaplar aynı şeyi söyler:
Öldürmeyeceksin!
Çünkü,
insanın yaşama hakkını elinden almak,
yani var etme gücüne sahip olmadan yok etmek,
yaradanın insana vermediği
gücü kullanmaktır.
İnanan insan
ölüm cezasını savunmaz.
Evrensel insanlık değerlerinin başlangıç ilkesi de aynıdır.
Öldürmeyeceksin!
Günümüzde hala 58 ülkede idam cezası var.
Bunlardan bazıları:
Afganistan, ABD, Bahamalar, Çin
Arap Emirlikleri, İran, Irak,
Suudi Arabistan, Suriye, Somali…
Ancak, bu ülkelerin 35’inde sadece savaş ve
olağanüstü durumlarda ceza uygulanıyor.
Avrupa’da ise idam cezasının yürürlükte olduğu tek ülke,
Belarus, nam-ı diğer Beyaz Rusya!
Türkiye de, tıpkı Avrupa ülkeleri gibi, bu cezanın kaldırıldığı ülkelerden.
Geçmişte bu ceza hemen hemen sadece siyasi davalarda uygulanmış:
Menderes ve iki arkadaşının idamı ve Deniz Geçmiş ve arkadaşlarının idamı.
12 Eylül döneminde ise, yaş küçüklülüğüne dahi bakılmadan uygulanmış.
Ancak son dönemde
yeniden ölüm cezası tartışılır oldu.
Gelmesini isteyenler gün be gün artarken,
çeşitli kampanyalarla destekleyenler de çoğalıyor.
Diyeceksiniz ki:
Öyle suçlar işleniyor ki,
Bunları yapan insan olamaz!
İşkenceyle adam öldürmeler,
tecavüzler,
pedofili…
Haklısınız!
Tüm bunlar insanın kanını donduruyor…
Haklısınız da,
çözümün idam etmek olduğuna
emin misiniz?
İdam cezasının geri dönüşü olmayan tek ceza olduğunu unutmadan, geçmişte bu cezanın uygulandığı durumlardan toplum olarak memnun muyuz?
Caydırıcı olacağına,
ibret alınıp, ders çıkarılacağına…
Güçlünün hukukunun geçerli olmayacağına,
Önyargılarla vicdanların,
Adalet duygusuyla, intikam duygusunun,
yer değiştirmeyeceğine,
emin misiniz?
Ben hiç de emin değilim…
Eğer ölüm cezası caydırıcı olsaydı,
dünyada ilk idam edilen insandan ibret alınır,
bir kez daha tekrarı olmazdı.
Ayrıca da bu cezayı uygulayan ABD’de,
uygulamayan Avrupa ülkelerine göre
suç oranı da daha düşük olurdu.
Peki ne yapılmalı?
Öyle çok şey söylenebilir ki…
Öncelikle, bana göre kadına, çocuğa bakış değişmeli.
Her türlü hor görme, aşağılama
cezalandırılmalı.,
Sonra,
kadının bedeniyle uğraşmaktan da vazgeçilmeli!
Dekoltesiyle, annenin görünen diz kapağıyla,
kürtajı ya da kariyerini annelik üzerine yapıp yapmayacağıyla da…
‘Tecavüzcüsü kürtaj yaptıran kadından daha masum’
olmamalı!
Pedofili yani çocuk istismarı tüyler ürperten bir durum,
bir insanlık suçu!
Aynı zamanda da bir hastalık.
Ayrıca bildiğim kadarıyla,
tedavisi de mümkün değil.
Ancak bunun için de, idam cezası olmayan ülkelerde uygulanan
kimyasal cezalar, ıslah yöntemleri var.
Tüm bunlarla birlikte suça yeltenen,
parası ve yüksek makamlarda
dayısı(!) olsa da, cezasını çekeceğini bilmeli.
Sırtını erke dayayamamalı!
İdam cezası sıkça konuşulan bu günlerde,
nedense aklıma hep
günah keçisi kavramı geliyor.
Hani şu Eski Ahit ritüeli…
Sırtına toplumun günahları yüklendiği gibi,
uçurumdan aşağıya atılan…
Bu şekilde arınıldığına inanılan…
Belki de,
günah keçisinin mutlaka suç işlemiş olması gerekmediğinden…
Yolunda gitmeyen her türlü şeyden o sorumlu tutulup,
adalete kurban edilmesinden…
Öldürmek var olan sorunu çözmez!
Düzeltmez, yola getirmez…
Öldürmeyeceksin!
- 8 Mart da Erkeklerin Günü Olsun! - 7 Mart 2019
- İnce Memed’in Ardından - 28 Şubat 2019
- Kimin Varlığıyla Çoğaldınız? - 13 Şubat 2019