Açık Radyo’nun Susturulması: Türkiye’de İfade Özgürlüğü Üzerine Yeni Gölge

Açık Radyo, 1995 yılından bu yana Türkiye’de sesini duyurarak çok sesliliğin ve ifade özgürlüğünün sembolü haline gelmişti. Ancak, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından verilen kararla, Açık Radyo’nun karasal yayın lisansı iptal edildi ve 11 Ekim 2024 itibariyle yayın durduruldu. Bu durum, ülkede sade bir radyo kanalının kapatılmasının ötesinde, Türkiye’nin medya özgürlüğü konusundaki büyük bir kaybını temsil etmektedir.

RTÜK üyelerinden İlhan Taşcı’nın Twitter’daki açıklamasında belirttiği gibi, “kainatın tüm seslerine ve renklerine açık” bir platform olan Açık Radyo’nun susturulması, toplumun genelinde bir sessizliği pekiştirmektedir. Açık Radyo’nun yöneticileri, bu durumu yalnızca bir radyo frekansından ibaret olmaktan ziyade, Türkiye’nin çok sesliliğine ve ifade özgürlüğüne yapılan bir saldırı olarak değerlendiriyor.

Hukuki Mücadele ve Gelecek Umutları

Radyo yönetimi, bu yasaklamaya karşı hukuki mücadelesini sürdüreceklerini belirtti. Açık Radyo, geçmişte çok sayıda ödül alarak toplumsal meseleler üzerine ses getirmiş bir mecra olarak, yaşanan bu durumun geçici olduğu umudunu taşıyor. Yayın politikaları ile çevre, iklim değişikliği ve toplumsal eşitlik gibi konularda önemli katkılarda bulunan Açık Radyo, bu duruma karşın bağımsızlığını korumaya çalışacaktır.