İstanbul’a ‘ihanetin bedeli’ ortaya çıktı: 1 trilyon 486 milyar TL

Erdoğan’ın 2017’de İstanbul için sarfettiği “Biz bu şehrin kıymetini bilmedik, biz bu şehre ihanet ettik, hâlâ da ediyoruz” sözleri, bugün daha da anlamlı hale geldi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) 2020 yılı faaliyet raporuna göre, AKP döneminde İstanbul’un kaynakları, rant ve yolsuzlukla heba edildi. İBB’nin borcu, 1 trilyon 486 milyar TL’ye ulaştı. Bu rakam, Türkiye’nin toplam kamu borcunun yüzde 10’una denk geliyor.

İBB’nin faaliyet raporunda, AKP döneminde İstanbul’un nasıl talan edildiği, hangi projelerin zarar ettirildiği, hangi ihalelerin usulsüz yapıldığı, hangi kurumların kayyuma devredildiği gibi pek çok konu detaylı bir şekilde anlatılıyor. Raporda, “AKP döneminde İstanbul’un kaynakları, rant ve yolsuzlukla heba edildi. İBB’nin borcu, 1 trilyon 486 milyar TL’ye ulaştı. Bu rakam, Türkiye’nin toplam kamu borcunun yüzde 10’una denk geliyor.” deniliyor.

Raporda ayrıca, AKP döneminde İstanbul’un çevresel, sosyal ve kültürel değerlerinin de yok edildiği vurgulanıyor. Örneğin, Kanal İstanbul projesinin İstanbul’un su havzalarını, ormanlarını, tarım alanlarını ve tarihi mirasını tehdit ettiği belirtiliyor. Raporda, “Kanal İstanbul projesi, İstanbul’un doğal yapısını bozacak, ekolojik dengesini altüst edecek, su kaynaklarını kurutacak ve deprem riskini artıracak bir felaket projesidir.” ifadesi kullanılıyor.

Raporda aynı zamanda, İBB’nin AKP dönemindeki zararlı projeleri durdurmak ve İstanbul’un kaynaklarını halka hizmet için kullanmak için yaptığı çalışmalar da anlatılıyor. Örneğin, İBB’nin Kanal İstanbul projesine karşı açtığı davaların sonuçlarını beklediği, İBB’nin borçlarını ödemek için tasarruf tedbirleri aldığı, İBB’nin halka ücretsiz veya indirimli sağlık, eğitim, kültür ve spor hizmetleri sunduğu gibi konular raporda yer alıyor.

Raporda son olarak, İBB’nin gelecek vizyonu ve hedefleri de paylaşılıyor. Raporda, “İBB olarak bizim amacımız, İstanbul’u yaşanabilir bir şehir haline getirmek, halkın refahını artırmak ve demokratik katılımı sağlamaktır. Bu doğrultuda, şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim anlayışıyla çalışmaya devam edeceğiz. İstanbul’u rant ve yolsuzluğun değil, halkın şehri yapacağız.” deniliyor.

NHY/ Artı Gerçek