Şubat ayında Erzincan İliç’teki Çöpler Altın Madeni’nde yaşanan ve dokuz işçinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan trajediden yalnızca aylar sonra, madenin yeniden açılmasına yönelik hazırlıklar sürüyor. Kanada merkezli SSR Mining, yatırımcılarına sunduğu 2024 üçüncü çeyrek raporunda, toplumsal itiraz olmaması ve gerekli izinlerin alınması durumunda madenin 20 gün gibi kısa bir sürede yeniden faaliyete geçebileceğini bildirdi. Şirket, madenin yeniden açılması için ilgili makamlarla görüşmelere başladığını ve uygun şartların sağlanması halinde operasyonların hızla başlayacağını belirtti.
Trajedi sonrasında Erzincan İdare Mahkemesi, madenin genişletilmesi için verilen 2021 tarihli “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) olumlu” kararını iptal etti. Buna rağmen, şirketin raporunda, eski ÇED raporu çerçevesinde daha düşük kapasiteli üretimle maden faaliyetlerine devam edilebileceği açıklandı.
Çöpler Altın Madeni’nde yaşanan bu felaketten sonra iş makineleri ve yüzlerce çalışanla haftalar süren arama çalışmaları yürütülmüş, dokuz işçinin cansız bedenine güçlükle ulaşılabilmişti. Şirketin hızla yeniden faaliyete geçme kararı, işçi hakları ve çevresel güvenlik açısından önemli soruları yeniden gündeme getiriyor: Maden güvenliği ve çalışanların hayatı ne kadar dikkate alınıyor?
Özellikle çevreciler ve toplumsal muhalefet, bu hızlı dönüş kararının yaşam kaybı pahasına ticari çıkarları önceleyen bir adım olduğu eleştirisinde bulunuyor. Türkiye’nin madencilik alanındaki denetim ve güvenlik politikalarının sorgulanmasına neden olan bu sürecin nasıl ilerleyeceği yakından izleniyor.
