IPA Başkanı Gökçe: “Emek Değersizleştirildi, Halk Fakirleşti”

İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Başkanı Doç. Dr. Buğra Gökçe, Silivri Cezaevi’nden yaptığı sosyal medya paylaşımıyla, “OECD ülkeleri arasında asgari ücretle en az altın alınabilen 3 ülkeden biriyiz” ifadeleriyle dikkat çekti ve ekonomi politikasının emekçileri değersizleştirdiğini savundu. Aynı zamanda; asgari ücretlilerin oranı, uygulanan ekonomi politikası ve sermaye transferine dikkat çekerek, “Önce adalet, önce özgürlük” mesajı verdi.

“Asgari ücretli, çalışanların yarısına yaklaşan bir oran”

Doç. Dr. Gökçe paylaşımında şu tespitleri paylaştı: Asgari ücretle altın alabilme açısından OECD ülkeleri içinde en kötü üçüncü ekonomiyiz. Üstelik asgari ücretli çalışan oranımız, neredeyse tüm çalışanların yarısına ulaşıyor. Gökçe’ye göre bu tablo, emeğin değersizleştirildiğinin ve mal-hizmet fiyatları artarken gelirlerin aynı oranda artmadığının açık göstergesidir.

“Halk fakirleşti, milyon dolar sermayeye aktarıldı”

Gökçe, bu süreçte halkın geçim zorluğu yaşadığını belirtirken, KKM (Kur Korumalı Mevduat) gibi uygulamalarla büyük kaynakların sermaye sahiplerine aktarıldığına dikkat çekti. Ayrıca şunlara vurgu yaptı:

“Adalet ve özgürlük olsa; özgür basın bu gelişmeleri denetler, hukuk devleti israf ve yolsuzluğu engeller, kaynak halk için kullanılardı. Halkımız zenginleşirdi.”

Paylaşımını şöyle tamamladı:

“Bu yüzden diyoruz ki: Önce özgürlük, önce adalet!”

Cezaevindeki yaşamdan mücadeleye: Gökçe’nin tutukluluğu

Buğra Gökçe, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) soruşturması kapsamında 23 Mart 2025’te tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne sevk edildi  . Hakkındaki yolsuzluk suçlamalarını reddeden Gökçe, cezaevinden paylaştığı mesajlarda hukuksuz bir tutukluluğa maruz bırakıldığını savunarak, “56 iftirayı çürüttük” ve “tutuksuz yargılama mümkündü” açıklamalarında bulundu  .  “Özgürlüğün teminatı onurdur” diyerek, adalet ve hak arayışını vurgulayan Gökçe, bu süre zarfında hukukun temelden sarsıldığını ifade etti  .

Ayrıca, 28 Mayıs’ta Silivri Cezaevi’nde evlenme kararı aldığını duyurarak, “hayallerimizden, hayatımızdan vazgeçmedik” mesajını paylaştı  . Bu düğün, aynı zamanda içinde bulunduğu döneme karşı bir direniş ve umut göstergesi olarak da yorumlandı.