back to top

Dedem’in Ekmek Savaşı

1930’lu yılların sonlarına doğru yaklaştığımızda dedem Lütfi usta, Haliç-Fener de, hem işini yapabileceği bir dükkân, hem de ailesinin barınabileceği mesken; Abdül ezel paşa caddesinin...

Biz aşkı masum yaşadık…

Ve ben hala aşkı masum yaşıyorum…  Dora’mı sizlerle paylaştığımda babama inat bir Ermeni, bir de Rum sevgilim olduğundan, sizlere onları da anlatacağımdan söz etmiştim. Benim...

Masabaşı Ayaküstü Sohbetler

Sıcak olacağını tahmin ettiği sokak kapısının önünde duran paspasın üzerine kendini zor attı minik kedi yavrusu. Üstelik ıslanmış, tir-tir titriyordu. Kıvrıldı kendine kıvrılabildiğince, üşüyordu....

Tebelleş

Bebeto...Bebek yüzlü anlamına gelen Bebeto. Adı buydu işte. Babasının hayran olduğu Brezilyalı bir futbolcunun adıydı bu. Babanın bu adı koyması kolay olmamıştı. Başta karısı...

Madımak: Avuçlarımda bir top yangın gezdiriyorum

Çaylarımız ince belli bardaklarda soğuyordu. Yüzünde kırgın, kendine kızgın bir hüzün, bardağını göz hizasına kadar kaldırıyor. “Hocam bu yine soğudu. Sana bir sıcak çay...

 Marika’m

 (Babamın tabiriyle o, ‘gâvur’ların sonuncusuydu)  Bir kış günüydü. Okulun merdivenlerini yavaş yavaş çıkıyordum. Herkes telaşlıydı, ben sakin; herkes hızlıydı, ben yavaş. Dalmışım… Beth’in ortadan kayboluşunun...

YENİ EKLENENLER