Gençlerin Adliyeye Sevkleri Devam Ederken, CHP’li Tanrıkulu “İşkence ve Kötü Muamele”yi Açıkladı

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından başlayan protestolarda gözaltına alınan gençlerin adliyeye sevk edilme işlemleri devam ederken, CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, gözaltına alınanların kötü muamele ve işkenceye maruz kaldığını açıkladı. Tanrıkulu, bu durumu hem avukatlardan hem de gençlerden aldıkları ifadelerle doğruladıklarını belirtti.

Sabah saatlerinde Maltepe’de düzenlenen mitinge katılan Tanrıkulu, öğleden sonra Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne giderek, İmamoğlu protestoları nedeniyle gözaltına alınan vatandaşlar hakkında açıklama yaptı. Tanrıkulu’nun verdiği bilgilere göre, gözaltına alınan gençlerin bir kısmı tutuklamaya sevk edilirken, bir kısmı da adli kontrolle serbest bırakıldı.

“Cevahir’den 34 Kişi Tutuklamaya Sevk Edildi”

Çağlayan Adliyesi’ndeki durumu aktaran Tanrıkulu, Cevahir AVM önünde gözaltına alınan 124 kişiden 34’ünün tutuklamaya sevk edildiğini, 77 kişinin adli kontrolle serbest bırakıldığını ve 9 kişinin ise ev hapsine gönderildiğini belirtti. Ayrıca, terörle mücadele biriminden getirilen 20 gencin de kötü muameleye uğradığını vurgulayan Tanrıkulu, bu gençlerden 5’inin tutuklamaya sevk edildiğini ve 15’inin serbest bırakıldığını ifade etti.

“Gözaltına Alınan Gençler İşkenceye Maruz Kaldı”

Tanrıkulu, gözaltına alınanların avukatları ve kendilerinden aldığı bilgiler doğrultusunda, gençlerin büyük bir kısmının işkence ve kötü muamele gördüğünü dile getirdi. Tanrıkulu, 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na atıfta bulunarak, bu yasaya göre söz konusu protestolarda hiçbir biçimde tutuklama yapılmaması gerektiğini belirtti. Tanrıkulu, tutuklamaya sevk edilen gençlerin, yasanın öngördüğü katalog suçlardan olmadığını ve tutuklama kararlarının hukuka aykırı olduğunu ifade etti.

260’dan Fazla Genç Tutuklandı

Tanrıkulu, bugüne kadar 260’dan fazla gencin tutuklandığını ve tutuklananlarla ilgili ailelerle görüşmelere devam edeceklerini de sözlerine ekledi. Gözaltına alınan gençlerin kötü muamele ve işkenceye uğradığına dair avukatların ve tutuklananların kendilerine bizzat bilgi verdiğini belirten Tanrıkulu, bunun hukuksuz bir durum olduğunu vurguladı.

Avukata Saldırı ve Polis Şiddeti

Tanrıkulu’nun açıklamalarına paralel olarak, İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Ergin ve TBB Yönetim Kurulu Üyesi Kemal Aytaç da adliyedeki polis müdahalesi ile ilgili şikayetlerde bulundu. Ergin, Çağlayan Adliyesi’nde, bir avukatın boğazının sıkıldığını ve meslektaşlarına yönelik polis şiddetinin arttığını belirtti. Ergin, “Bu uygulamalar münferit değil. Bugün savunmanın susmayacağını gösterdik. Şimdi meslektaşımızın boğazını sıkan, tutanak yazarken bir kadın meslektaşımızın üzerine yürüyen polis, acaba bıraksak ne yapacaktı, linç mi edecekti?” diyerek, polis şiddetini kınadı.

Polisin Engellemeleri ve Barikatlar

Avukat Kerim Bütün, Çağlayan Adliyesi’nde yaşananlara dair bir fotoğraf paylaşarak, adliyeye gelen avukatlara polis tarafından saldırıldığını ve bir meslektaşlarının boğazının sıkıldığını bildirdi. Ayrıca, duruşma salonu önünde kurulan polis barikatlarına dikkat çekerek, “Saldırgan polis kaçtı, suçluyu saklıyorlar” şeklinde ifadelerde bulundu.

Sonuç olarak, hem gözaltına alınan gençlerin durumu hem de avukatlara yönelik polis şiddeti konusunda yaşanan gelişmeler, İstanbul Adliyesi’nde gergin bir atmosferin hakim olduğunu gösteriyor. CHP ve hukuk çevreleri, gözaltına alınanların serbest bırakılmasına ve yaşanan hukuksuzlukların gündeme getirilmesine yönelik çalışmalarını sürdürüyor.