19 Mayıs’ta bayram havası yerine yas hâkim. Son 13 yılda en az 2728 genç işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Uzmanlar, AKP’nin eğitim ve istihdam politikalarının gençleri ucuz işgücüne dönüştürdüğüne dikkat çekiyor.
Bugün 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı. Ancak ne sokaklarda ne de kampüslerde bayram havası var. Gençler kutlamıyor, kutlayamıyor. Zira ‘yarınlarımız’ dediğimiz gençler, iş cinayetlerinin, güvencesizliğin, yoksulluğun ve geleceksizliğin kıskacında. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi’nin verilerine göre son 13 yılda en az 2728 genç işçi çalışırken hayatını kaybetti.
İSİG Meclisi’nin yayımladığı genç işçiler raporuna göre, 2013’ten 2025’in ilk dört ayına kadar olan dönemde ortalama her ay 18-19 genç işçi yaşamını yitirdi. Bu ölümlerin yüzde 93’ü ücretli çalışanlardan oluşurken, ölümlerin büyük bölümü sanayi, inşaat, hizmet ve tarım sektörlerinde yoğunlaştı.
Ölümler artıyor, önlemler alınmıyor
Rapora göre, genç işçilerin yüzde 34’ü sanayide, yüzde 27’si inşaatta, yüzde 22’si hizmet sektöründe, yüzde 17’si ise tarımda hayatını kaybetti. Sanayide en çok metal, maden, enerji ve taşımacılık iş kolları öne çıkarken; inşaat sektöründe yüksekten düşme, tarım ve taşımacılıkta trafik kazası, sanayide ise ezilme ve elektrik çarpması gibi önlenebilir kazalar başı çekiyor.
Raporda öne çıkan bir diğer başlık ise üniversiteli gençlerin ölümleri. Geçim sıkıntısı nedeniyle okul dışında çalışan, ya da staj sırasında hayatını kaybeden gençlerin sayısının bilinenden çok daha fazla olduğu belirtiliyor. Yine ataması yapılmadığı için yaşamına son veren başta öğretmen adayları olmak üzere üniversite mezunu gençler de bu tabloya dâhil.
Gençlik, örgütsüzlük ve güvencesizlik cenderesinde
Genç işçilerin yüzde 10’unun göçmen olduğu belirtilen raporda, özellikle Afganistan ve Suriye başta olmak üzere göçmen genç işçilerin yoğun olarak tarım ve inşaat sektöründe yer aldığına dikkat çekildi. Kadın işçilerin ise çoğunlukla mevsimlik tarım, gıda, tekstil, sağlık ve hizmet sektöründe güvencesiz koşullarda çalıştığı vurgulandı.
İSİG Meclisi, genç işçilerin yaş aralığını 18-25 olarak tanımlarken, bu sınırın bazı meslek gruplarında 29 yaşa kadar uzayabileceğini belirtiyor. Nitekim birçok kamu politikası ve sendika çalışması da gençlik tanımını “30 yaş altı” şeklinde kullanıyor.
Siyasetin gençleri hedef haline getiren politikaları
Raporda dikkat çekilen önemli bir nokta da, AKP’nin uzun yıllara yayılan eğitim ve istihdam politikalarının gençleri sistematik olarak ucuz, güvencesiz işgücü haline getirmesi. Eğitimin piyasalaştırılması, işsizlik oranlarının artışı, gençlerin erken yaşta işgücüne katılımı ve sendikasızlaştırma gibi uygulamaların, iş cinayetlerini doğrudan beslediği ifade ediliyor.
İSİG Meclisi açıklamasında şu ifadelere yer veriliyor: “Gençlerimiz sağlıklı ve güvenli yaşaması, okuması, çalışması gerekirken; yoksulluk, güvencesiz işçilik, gericilik, şiddet ve geleceksizlik altında eziliyor. Ancak umutsuz değiliz. Gençler bugün hakları için yeniden sokakta, kampüste, meydanlarda mücadele ediyor. Bizlere düşen onları yalnız bırakmamak.”
19 Mayıs: Bayram değil mücadele günü
Bir yanda 19 Mayıs kutlamaları, diğer yanda gençlerin mezar taşlarında yazılı doğum tarihlerinin yanında erken bitmiş hayatlar… Gençliğe adanmış bir bayramın gölgesinde, gerçek Türkiye manzarası iş cinayetlerinde kaybedilen gençlerle netleşiyor.
Her yıl 19 Mayıs’ta dile getirilen “yarınlarımız olan gençlere sahip çıkma” söylemi, ancak politik sorumluluk ve sistematik koruma mekanizmalarıyla anlam kazanabilir. Aksi takdirde her 19 Mayıs, bir yas günü olmaya devam edecek.
Kaynak:
-
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG), Genç İşçi Ölümleri Raporu, Mayıs 2025
-
TÜİK, OECD ve DİSK verileri (dolaylı referanslar)
-
Nokta Haber Yorum analizleri
- Sevda Karaca’dan Meclis’e “İşçilerin Yasası” Hamlesi: “Bu Mücadele Bir Kanun Maddesi İçin Değil, Onurlu Bir Gelecek İçin” - 12 Haziran 2025
- Türkiye’de Borç Yükü: Tüketici Kredileri ve Takipteki Alacakların Artışı - 29 Mayıs 2025
- Türkiye’nin Kayıp Kuşağı: Üniversiteli İşsizler, “Ev Gençleri” ve Sessiz Çöküş - 25 Mayıs 2025