Dünya giderek gaddarlaşıyor

Görünen o ki, Dünya her geçen gün daha da zalimleşiyor. Atmosferdeki karbondioksit oluşumu çok yüksek ve bu yüzden garip hava durumlarıyla karşılaşıyoruz. Hoş, pozitif şeyler de oluyor. Artık daha fazla insan iklim değişikliğinin farkında ve buna karşı savaş veriyor. Küresel sıcaklıklar artıyor.

Hükümetler ve kurumlar hala fosil yakıtları finanse ediyor ve yatırım yapıyor. Bu işe ilk başladığımda, bilim insanlarını dinlememiz gerekiyor diyordum. Çünkü o dönemde insanlar iklim değişikliğini “tartışılabilir” bir şey olarak görüyordu. Bugün, en azından, bunu değiştirdik. Bilim insanları, hükümet başkanları ve CEO’lar artık durumun çok acil olduğunu açıkladı. Yetmez. İklim değişikliğiyle savaşan, cephedekileri de dinlememiz gerekir. Ben inek bir öğrenciydim.

Ben Dünya ile ilgili her şeyi rakamlarla anlıyordum. Benim iletişim şeklim buydu. Bugün böyle yapmazdım. Benim ikna etmek için devlet liderlerini direkt hedef aldığıma dair bir yanlış anlama var. BM konferanslarına liderleri ya da zenginleri iknaya gitmiyorum. Zaten İsveçli bir öğrenciyi dinleyeceklerini de sanmıyorum.

Benim yapmak istediğim onlarla kontağa geçerek halklara ulaşmak… Çünkü ben gerekli değişimin, baştakiler tarafından yapılacağına inanmıyorum. Değişim, dışarda yeterli insan toplandığında olacaktır. Kısa sürede bir değişim de beklemiyorum. Aktivistlerin olduğu kendi dünyama bakarsam, insanların bizim ne yapmak istediğimizi, neyi hedeflediğimizi bildiğini düşünüyoruz. Ancak bu dünyadan her gerçek dünyaya çıktığımda insanların bir inkar içinde yaşadığını görmek beni sarsıyor. Hala kimsede ve hiçbir yerde “aciliyet” olgusunu göremiyorum.

Yine de insanlar için en iyisini umut etmemiz gerekiyor. Son 5 yıllık aktivistlik hayatımda şunu gördüm: Birçok insan iyilik yapmak istiyor. Ancak bizim dünyamızdakiler nasıl iyilik yapacağını bilmiyor. Herkesin bir kariyer hedefi var. Şu an bence iktidardakilerin iklim krizini çözmek gibi bir istekleri yok. Sadece “çözümler” buluyorlar, ki böylece bizler yolumuza devam ediyoruz, onlar da daha fazla iktidarda kalıp egolarını tatmin ediyorlar. Ulaşmamız gereken şey bu değil kuşkusuz. Çünkü birinin refahı başkasının elinde olamaz.

(Bu köşeyazısı, Greta Thunberg’in The New York Times’a verdiği özel röportajdan derlenmiştir.)