ABD’de Protestolar ve Polisle Çatışmalar Yayılıyor

Amerika’nın Minneapolis şehrinde George Floyd adlı bir siyahın polis tarafından gözaltına alınırken nefessiz bırakılarak hayatını kaybetmesi üzerine başlayan protestolar ülke geneline yayıldı.

Savcılığın, elleri arkadan kelepçelenmiş ve yere yatırılmış haldeyken boğazına dizini bastırarak ölümüne neden olan polis memuru hakkında üçüncü derece cinayet suçlamasında bulunması tepkileri daha da arttırdı.

Associated Press Haber Ajansı, Savunma Bakanlığı Pentagon’un askeri polis birliklerine Minneapolis’a gitmek üzere hazır olmaları emrini verdiğini bildirdi. Kuzey Carolina ve New York eyaletindeki Fort Drum’da bulunan birliklere birkaç saat içinde bölgeye gitmek üzere hazır olmaları emri verildiği öne sürüldü. ​

Detroit’te bir gösterici öldü

Yerel haber kanalları Detroit kentindeki gösteriler sırasında bir kişinin hayatını kaybettiğini bildiriyor. 19 yaşındaki protestocunun kalabalığın üzerine aracını süren ve ateş açan bir kişi tarafından vurulduğu öne sürüldü. Bu kişinin daha sonra olay yerinden kaçtığı belirtildi.

Gösteriler Amerika’nın başkenti Washington’a da sıçradı. Protestocular Beyaz Saray binasının önündeki Lafayette Park’ın önünde toplandı. Bunun üzerine Beyaz Saray giriş çıkışlara kapatıldı. Göstericilerden bazıları, gizli servis elemanlarıyla itiş kakış yaşarken çevredeki bazı binaların duvarlarına da sprey boyalarla sloganlar yazdılar. Duvarlara George Floyd’un polisin boğazına bastığı sırada söylediği “Nefes alamıyorum” ifadesi yazıldı. Aynı ifade, 2014 yılında New York’ta benzer şekilde polisin gözaltına alması sırasında boğularak ölen, Eric Garner’ın da son sözleri olmuştu. Bazı göstericiler de Amerikan bayrağı yaktı.

New York şehrindeki gösteriler ikinci gününde de devam etti. Göstericiler yer yer polisin kendilerini durdurmak için yerleştirdiği bazı barikatları yıktı.

Amerikan haber kanalı CNN televizyonunun merkezinin de bulunduğu Atlanta’da da protestocular tv binasının önünde toplandı. Göstericilerin binaya su şişeleri fırlattığı ve binaya girmeye çalıştıkları görüldü. Kanalın önündeki CNN logosuna sprey boya ile zarar veren protestocular, girişin camlarını da kırdı. Dev logoya tırmanan bir gösterici, ‘’Black Lives Matter’’ (Siyahların hayatı önemlidir) bayrağını dalgalandırdı. CNN binasına girmeye çalışan göstericilere karşı polis kalkan oluşturdu. Göstericilerin içeriye hava fişek benzeri bir şey fırlattığı görüldü. Binanın önünde biber gazına benzer bir dumanın oluşmasının ardından göstericiler kapıdan uzaklaştı.

Houston ve Las Vegas kentlerinde de protesto gösterileri düzenlendi. Bu iki kent, hayatını kaybeden George Floyd’un doğup büyüdüğü şehirlerdi. Houston’da 60 kadar protestocu yaklaşık yarım saat süreyle otoyolu trafiğe kapattı. Los Angeles şehrinde de protestolar sırasında çevreyolu bir süre trafiğe kapatıldı.

Floyd’un öldüğü Minneapolis şehrinde gösteriler üçüncü gece de sürdü. Belediye Başkanı Jacob Frey, akşam 8’den sabah 6’ya kadar şehirde sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini açıkladı. Ancak bu karar da gösterilerin devamına engel olamadı. Barışçı olarak başlayan protestolar şiddet eylemleri ve yağmaya dönmüş durumda.

Eski Başkan Obama da açıklama yaptı

Eski Başkan Barack Obama da George Floyd’un gözaltına alındığı sırada hayatını kaybetmesiyle ilgili olarak bir açıklama yayınladı. Obama, Corona virüsü salgını nedeniyle hayatın normale dönmeye başlamasından bahsederken Amerika’da ırkçılığın bu normale dahil olmaması gerektiğini ifade etti. Obama “Milyonlarca Amerikalı için ırkları nedeniyle kendilerine farklı davranılmasının trajik, acı veren ve delirtici düzeyde bir normallik anlamına geldiğini unutmamalıyız. Bu 2020 yılının Amerika’sında normal olmamalı. Bu normal olamaz” ifadelerini kullandı.

Floyd’un ölümüne neden olan polis memuru Chauvin’in, 19 yıllık görev süresi boyunca benzer şekilde hakkında başka suçlamaların da bulunduğu da ortaya çıktı. NBC televizyonu, Chauvin’in daha önce de uygunsuz davranışları nedeniyle bir kınama cezası aldığını haber verdi. Olay anında Chauvin’le birlikte orada bulunan diğer polis memurları Thomas Lane, Tou Thao ve J. Alexander Kueng hakkında da soruşturmanın devam ediyor.

Minneapolis’teki olayları canlı yayında aktaran, CNN televizyonu muhabiri Omar Jimenez’in yayın sırasında elleri arkadan kelepçelenerek gözaltına alınmasıyla ilgili olarak da Vali özür diledi.

Portland’da da protestolar şiddet olayları ve yağmaya döndü

Portland şehrindeki protestolar da şiddet olaylarına dönüştü. Göstericiler şehirdeki polis merkezini bastı ve ateşe verdiler.

Şehirdeki çeşitli yollarda barikatlar kurulup ateşler yakılırken bazı mağazalar da yağmalandı. Pioneer Place alışveriş merkezindeki ünlü Louis Vuitton mağazasının yağmalandığı ve dükkandaki binlerce dolarlık çantaların çalındığı belirtildi. Polis göstericilere, biber gazı ve plastik mermilerle müdahale etti.

Polis, müdahaleden önce Twitter hesabından bir uyarı mesajı da yayınladı ve göstericilerin dağılmaması halinde gaz, plastik mermi ve kalabalığı dağıtmak için diğer gerekli yöntemleri kullanacağını dile getirdi.

Portland’da bir gece önce binlerce kişi, Peninsula Park alanını doldurarak barışçıl bir protesto eylemi gerçekleştirmişti. Ancak bunun ardından başlayan yürüyüşte, yer yer çevreye zarar verenler olmuştu. Dün gece itibariyle de gösteriler, büyük oranda şiddet olayları ve yağmaya dönmüş durumda.

Annesinin cenaze törenine katılmak üzere şehir dışında bulunan Portland Belediye Başkanı Ted Wheeler da Twitter’dan yaptığı açıklamasında, eylemlerin barışçıl biçimde devam etmesi çağrısında bulundu. Wheeler, daha sonra şehre geri döndüğünü açıkladı ve “Şehre zarar verdiğinizde toplumumuza zarar veriyorsunuz. Bu biz değiliz. Birbirinize şiddet gösterdiğinizde hepimizi yaralıyorsunuz. Bu şekilde nasıl George Floyd’u anabiliriz?” mesajını paylaştı.

Amerika’da son olarak Şubat ayında da Ahmaud Arbery adlı bir siyahi Amerikalı yine beyaz bir polis memuru tarafından vurularak öldürülmüş olay anına ait görüntülerin ortaya çıkmasının ardından Arbery’nin sabah koşusu yaptığı sırada ölümüne neden olan iki polis memuru hakkında soruşturma açılmıştı.