Gözlemlerimi bilim dünyasına armağan etmek istiyorum. Kuşkusuz “gözlem” ile “bilim” aynı doğrultuda buluşan kavramlar olmakla birlikte gözlemin bilim olduğunu iddia etmek de –dolaylı bir iddia tabii- ülkemin “bilim insanlarına” nasip oldu. Ara bir not olarak söyleyelim; gözlem araştırmaları önceler, provake eder. Bilimin yolu ise iyi araştırmalardan ve bunlardan elde edilen birikimden geçer. Geçtiğimiz günlerde bir “bilim kadınımız” –muhalif- gözlemlerine dayanarak uzun uzun delta varyantından bahsetti. “Onun bilimi” gözlem aşamasında takılmış; ilerlemiyor; gözlemlerini aktarmaktan zaman kalmıyor olsa gerek… Gerçi bir ay öncesine kadar, sadece o değil hepsi delta yerine Hindistan demeyi tercih ediyordu. Bilimsel ırkçılığın bir türü! Hindistan’dan gelen haklı itiraz sonucu kürelleşmiş bu aşağılayıcı “Hindistan Varyantı” söylemi terk edildi yerini “delta” aldı. Bu tarz bilimsel söyleme aşinayız: pandeminin ilk günlerinden itibaren başlayan aşı-ilaç çalışmaları hakkında fikri sorulan bir “bilim adamımız” –cool ve aşırı muhalif- “batı dünyası” dışında üretilen tüm ürünleri “çakma” ilan ederek Hindistanın bilimsel çalışmalarını küçümseyivermişti.
Bir bilim insanı olmamakla birlikte naçizane gözlemlerimi bilim dünyasının ilgisine sunuyorum. Önce vardığım sonucu yazacağım, sonra bu vargıma neden olan gözlemlerimi. Tıpkı yerli ve milli bilim insanlarımız gibi…
Sonuç: Ülkede en başından beri söz konusu edilen hiçbir varyantın etkili olmadığını, açıklanmamakla birlikte ülkeyi kasıp kavuran pandemideki yüzdeyüz etkili COVID-19/Korona Virüs varyantının “Pol Pot Varyantı” olduğuna kanaat getirmiş durumdayım. İşte beni bu sonuca götüren gözlemler;
Bu varyant para/servet ile hızlı bulaşır, bu nedenle her ne kadar sonucu derin yoksulluk ve sefalet olsa da paranın/servetin toplumun çok küçük bir kesiminde toplanması salgının büyümesini engelleyecektir diye düşünülmekte olup ekonomik politikalar buna göre ayarlanmaktadır.
Pol Pot Varyantının kitap ile, kitap okumak ile bulaştığına dair gözlemler mevcuttur. Bu nedenle kitap evlerinin kapalı kalmasına ancak daha önemlisi okur kitlesi üzerine psiklojik ve hukuki baskı uygulayarak onların kitap okuduklarına –ya da kitap kurdu olduklarına- pişman olmaları için gerekli baskının oluşturulmasına, dahası aydın kitlenin kapalı ortamlarda tutulması için azami özen gösterilmesine karar verilerek buna uygun “sağaltım” politikaları devreye sokulmuştur.
Müzik dalgalarının ve eğlencenin bu varyantın yayılmasına aracılık ettiği, virüsün ses dalgalarının sırtına atlayıp hızla yayıldığına dair teoriler vardır. Bu nedenle müzik yasaklanmıştır. Tartışmalar sonucu yapılan deneylerde bu varyantın kimi zaman saat 21’de kimi zaman saat 24’de müzikle birlikte harekete geçtiği saptanmıştır. Müzik başta olmak üzere sanatın her türünün bu varyantın istediği ortam olduğu saptandığından tiyatrolar yasaklanmıştır. Müzisyenlerle birlikte tiyatrocuların bu varyantın en arzulu tercihi olduğu bu bağlamda gözlenmiş olmalıdır. Sanatçılara “süper bulaştırıcı” etiketi yapıştırılarak halk bilinçlendirilmeye çalışılmıştır. Bu varyantın aynı şekilde kültürel ortamlarda ve diğer sanatçılar ve sanat ürünleri tarafından yayılabileceği anlaşıldığından sergiler iptal edilmiş heykelkırıma hız verilmiştir. Diğer taraftan Anadolu’nun çeşitli köşelerinde görülen yerliyerel ve milli heykellerimizin varyantsavar olduğu keşfedilmiştir.
Pol Pot Varyantı açık havada daha kolay yayıldığı için insanların mümkünse evlerinde ancak daha tercihen toplama kamplarında ya da cezaevi benzeri mekanlarda bir arada tutulmasının yayılımı önleyeceği düşünülmüştür. Sokağa çıkma yasağının bu özel varyantın yayılımın engellenmesi için etkin bir yöntem olduğu yerli ve milli bilim çevrelerinde geniş kabul görmüştür.
Bu varyant işliklerde ve fabrikalarda bulaşmamaktadır, özellikle de sömürünün had safhada olduğu yerlerde çalışan emekçide her nasılsa üreyememektedir.
Otorite açısından sosyal ilişkiler-iletişimler “zararlı fikirler” gibi değerlendirilmiş olup bu varyantın sosyal ilişkilerle yayılabileceği öngürüldüğünden, ilişkilerin ve iletişimin kesilmesinin ya da olabildiğince engellenmesinin pandemiyi önleyeceği düşüncesinin dayatılmasına çalışılmıştır.
Pol Pot Varyantı değişen zamanlarda haftanın belli günlerinde yayılma, belli günlerinde yayılmama özelliği göstermekte olup bu bağlamda otoritenin ricalarına duyarlıdır.
%70-80’lik –ele sürmek kaydıyla- alkolden etkilenen Pol Pot Varyantının yayılımının diğer oranlardaki alkolün ağız yoluyla alınmasıyla arttığı saptandığından alkol yasaklanmıştır.
Bu varyantın bazı ideolojilere yayılma açısından daha eğilimli olduğu sanılmakta olup, bu ideolojilere, düşüncelere yönelik saldırının aynı zamanda pandemiyi de sonlandırabileceği düşünülmektedir.
Pandemi ile mücadelenin bilim ile değil hurafe ile olabileceğini öngören otoriteler her görüşten bilim insanının katılacağı “resmi bilim” masaları oluşturmuş, katılmayanların bu varyantın yayılımına aracılık edeceğini ilan edilmiştir.
Gözlemlerimiz çoğaltılabilir ve bu “gözlemler” özgün bir varyantın varlığına işaret etmektedir. Şimdilik son söz…
- Sağlıkta Çöküşün Öteki Öyküleri (5) - 21 Ekim 2024
- Çöküşe Rıza (s)10 - 3 Ekim 2024
- Sağlıkta Çöküşün Öteki Öyküleri (4) - 17 Eylül 2024