Bernie Sanders’dan ABD’de 32 saatlik çalışma haftası önerisi

Vermont Senatörü Bernie Sanders, ABD’de 40 saatlik standart çalışma haftasını 32 saate düşürmeyi amaçlayan bir yasa tasarısı sundu. Tasarı, birçok Amerikalı’nın fazla mesaiye ihtiyaç duymadan her hafta 32 saat çalışabilmesini öngörüyor.

Sanders’ın önerisinin temel amacı, işçilere daha fazla zaman ayırma ve streslerini azaltma imkanı sunmak. Tasarıya göre, 32 saatlik çalışma haftasına geçiş yapılması halinde işverenler, çalışanların ücretlerini ve sosyal haklarını düşüremeyecek ve fazla mesai yapan işçilere ek ücret ödemeye devam edecek.

Sanders, daha kısa bir çalışma haftasının işçilerin daha odaklı ve mutlu olmalarını sağlayacağını ve şirketlerin üretkenliğini artırabileceğini savunuyor. Buna karşın, bazı eleştirmenler, kısa çalışma haftasının birçok sektör için pratik olmayabileceğini ve şirketleri ek işçi alma zorunluluğuyla karşı karşıya bırakabileceğini öne sürüyor.

Sanders’ın önerisi, Cumhuriyetçiler ve bazı Demokratlar tarafından da eleştiriliyor. Buna karşın Sanders, teknolojinin işçi üretkenliğini artırmasına rağmen, şirket yöneticilerinin kârı kendi ceplerine indirdiğini ve çalışanların daha fazla faydalanması gerektiğini savunuyor.

ABD’de 40 saatlik çalışma haftasının standart olarak kabul edilmesi 1938’de Başkan Franklin D. Roosevelt tarafından imzalanan Adil Çalışma Standartları Yasası ile gerçekleşti. Bu yasa, işçi haklarını korurken haftalık çalışma saatlerini 44 saate sınırladı. İki yıl sonra ise yasa değişikliğiyle çalışma haftası 40 saate indirildi.

İşçi hakları savunucuları, 1830’larda kömür madencileri ve tekstil işçilerinin 14 saatlik çalışma günlerine karşı mücadele etmeye başladığını hatırlatıyor. Köleliğin kaldırılmasıyla birlikte Amerika’da işçi haklarına daha fazla önem verilmeye başlandı ve sendikalar “Sekiz saat çalışma, sekiz saat dinlenme, sekiz saat eğlenme” sloganı etrafında toplandılar.

Sanders’ın 32 saatlik çalışma haftası önerisi, işçi haklarının tarihinde önemli bir adım olarak değerlendirilebilir. Ancak, yasanın kabul edilip edilmeyeceği ve uygulanabilirliği konusunda Kongre’de ciddi tartışmalar yaşanması bekleniyor.