Türkiye’deki ekonomik kriz, gıda sektörünü derinden etkileyen sektörlerden biri olarak öne çıkıyor. Artan maliyetler ve ekonomik zorluklar, birçok esnafı kepenk kapatmaya zorladı. Özellikle kahvaltısıyla ünlü Van’da, yeme-içme sektöründe faaliyet gösteren 400 esnaf, kriz nedeniyle işletmelerini kapatmak zorunda kaldı. Van Lokantacılar ve Fırıncılar Odası Başkanı Sabri Işık, esnafların artan maliyetler karşısında ayakta kalmakta zorlandığını belirtti.
“Esnaf Geçinemiyor”
Sabri Işık, lokantaların gelirinin yüzde 1, giderlerinin ise yüzde 9 seviyesinde olduğunu ve bu dengesizliğin esnafı iflasa sürüklediğini ifade etti. Son bir yıl içinde 400 esnafın ticareti bırakmak zorunda kaldığını belirten Işık, Van’ın Gayri Safi Yurtiçi Hasılada (GSYH) Türkiye’de üçüncü sırada olmasına rağmen, büyükşehirler arasında ancak 20. sırada yer aldığını söyledi. Bu durumu, “Elimizde altın bileziğimiz var, ama bu altın bir türlü işlenmiyor” sözleriyle özetleyen Işık, esnafın her geçen gün daha da zor duruma düştüğünü vurguladı. Van esnafının ayakta kalabilmesinin tek nedeninin ise İran ve Irak’tan gelen turistler olduğunu belirtti.
Işık, Van’ın tarihi ve doğa güzellikleriyle önemli bir kent olmasına rağmen yatırım yapılmadığını ve kentin adeta kaderine terk edildiğini söyledi. Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi’nin Ocak-Haziran dönemi verilerine göre, Van’ın 942 karşılıksız çekle birinci sırada yer aldığını belirten Işık, bu durumun esnafın içinde bulunduğu sıkıntıyı net bir şekilde ortaya koyduğunu ifade etti. Ortada canlı bir para olmadığı için tüm işlerin çek ve senetle döndüğünü belirten Işık, ekonomik krizin bir an önce çözülmesi gerektiğini aksi takdirde daha büyük sorunlarla karşı karşıya kalınacağını söyledi.
“Esnaf Zor Durumda”
Van’da 30 yıldır lokantacılık yapan Hüseyin Akdağ da yaşanan ekonomik zorlukları dile getirdi. Geçmiş yıllarda müthiş kazanç elde ettiklerini belirten Akdağ, şimdi ise her gün yeni zamlarla uyandıklarını ve dün aldıkları ürünü bugün aynı fiyata yerine koyamadıklarını söyledi. Ekonominin bozulmasının nedenini yanlış yönetimlere bağlayan Akdağ, eskiden 200 kebap satarken şimdi 100 kebap satabilecek miyiz diye düşündüklerini ifade etti. Akdağ, maliyetlerin artması nedeniyle yemek fiyatlarına zam yapmak zorunda kaldıklarını ancak bu zamların halk tarafından yanlış anlaşıldığını belirtti.
Ekonomik krizin savaş politikalarına endeksli olduğunu söyleyen Akdağ, kemer sıkma politikasının yalnızca halka uygulandığını, ancak yöneticilerin bu durumdan etkilenmediğini ifade etti. Ekonomik gidişatın düzelmesi için halk arasında barışın sağlanması ve ötekileştirmenin sona ermesi gerektiğini vurgulayan Akdağ, savaşın durmasının ekonomik krizden çıkışın tek yolu olduğunu söyledi.