Millî Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) okullara manevi danışman atamalarına ilişkin kararı, eğitim camiasında tartışmalara neden oldu. MEB’e bağlı özel program ve proje uygulayan eğitim kurumlarına, pedagojik formasyonu olmayan kişilerin manevi danışman olarak atanabileceği belirtiliyor.
Bu karar, eğitim sendikaları ve eğitimciler tarafından yoğun bir şekilde eleştirildi. Eğitim Sen’in başkanı Nejla Kural, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Ciddi öğretmen açığı varken, psikolojik danışman bulunmazken, sosyal hizmet uzmanları, kütüphaneciler okullara girememişken öğretmen yeterliği olmayan ‘manevi danışmanlara’ kim gereksinme duyuyor?” şeklinde tepki gösterdi. Eğitimci Emel Caymaz ise Twitter hesabından, “Pedagojik formasyonu olmayan kişiler manevi danışman adı altında okullarda görevlendirilemez. İktidar, adım adım bugüne beslediği imam hatiplerin mezunlarına hukuka aykırı istihdam açıyor özetle.” dedi.
MEB ise kararın gerekçesini, öğrencilerin manevi gelişimine katkı sağlamak, ahlaki değerleri pekiştirmek ve yaşadıkları sorunlara rehberlik etmek olduğunu açıkladı. Manevi danışmanların ilahiyat fakültesi veya imam hatip lisesi mezunu olmak şartıyla atanacağı ve pedagojik formasyon gerektirilmeyeceği belirtildi.
Ancak, bu karar Türkiye’deki eğitim sistemiyle ilgili ciddi endişeleri beraberinde getirdi. Öncelikle, öğretmen açığının giderilmesi, kaliteli ve bilimsel bir eğitimin sağlanması ve öğrencilerin psikolojik destek alabilmesi gibi temel sorunlara odaklanılması gerekmektedir. Manevi danışmanlık adı altında okullara atanacak kişilerin, öğrenciler üzerinde baskıcı ve ayrıştırıcı bir etkiye sahip olabileceği endişesi bulunmaktadır. Bu nedenle, MEB’in bu kararından geri adım atması ve eğitimin laiklik ilkesine uygun bir şekilde düzenlenmesi büyük önem taşımaktadır.
Bu kararın eğitim sistemindeki mevcut sorunları çözmek yerine derinleştirebileceği endişesi taşınmaktadır. Eğitim camiası, bu konuda daha kapsamlı bir tartışma ve çözüm odaklı adımların atılmasını talep ediyor.
Eğitimde nitelikli, tarafsız ve laik bir ortamın sağlanması, öğrencilerin ihtiyaçlarına uygun destek hizmetlerinin sunulması ve pedagojik formasyonun gerekliliği gibi temel prensiplerin gözetilmesi gerekmektedir.
- Bilim İnsanları, Bazı Kişilerin Neden Covid Olmadığını Buldu - 21 Haziran 2024
- Tüketicinin İyimserliği Azalıyor - 21 Haziran 2024
- Akşener, Erdoğan’dan Ne İstedi? - 7 Haziran 2024