İsviçre’de kadınlar, 14 Haziran 2023’te, eşit işe eşit ücret, cinsiyet eşitliği ve kadına yönelik şiddetin son bulması talepleriyle genel greve gidiyor. Bu eylem, 1991 yılında yarım milyon kadının katıldığı tarihi grevin 32. yıldönümünde gerçekleşiyor.
İsviçre, Avrupa Birliği’ne üye olmayan bir ülke olmasına rağmen, AB’nin eşitlik standartlarına uyum sağlamak zorunda. Ancak İsviçre’de kadınlar, erkeklerden ortalama yüzde 20 daha az kazanıyor ve yönetici pozisyonlarında çok az temsil ediliyor. Ayrıca çocuk bakımı hizmetleri pahalı ve yetersiz olduğu için kadınlar iş hayatından uzaklaşmak zorunda kalıyor.
İsviçre’de kadınların oy kullanma hakkı da çok geç verildi. Kadınlar bu hakkı ancak 1971 yılında elde edebildi. Bazı kantonlarda ise kadınların oy kullanma hakkı 1991 yılına kadar tanınmadı.
İsviçreli kadınlar, bu duruma sessiz kalmayarak, yıllardır eşitlik mücadelesi veriyor. 1991 yılında yapılan grev, İsviçre tarihindeki en büyük sivil itaatsizlik eylemi olarak kayıtlara geçti. Bu grev sonucunda hükümet, doğum izni ve cinsel tacize karşı yasal koruma gibi bazı düzenlemeler yaptı.
Ancak kadınlar bunun yeterli olmadığını düşünüyor ve daha fazla adım atılmasını istiyor. Bu nedenle, 2023’teki grevde de aynı sloganları haykırarak sokaklara çıkacaklar: “Eşit işe eşit ücret”, “Cinsiyet eşitliği şimdi”, “Kadına şiddete son”.
Grevin organizatörleri, grevin sadece kadınları değil, tüm toplumu ilgilendiren bir konu olduğunu belirtiyor. Grevin amacının, İsviçre’de cinsiyetçiliğin ve ayrımcılığın son bulması ve herkesin insan haklarına saygılı bir şekilde yaşamasını sağlamak olduğunu vurguluyor.
NHY/ euronews
- Bilim İnsanları, Bazı Kişilerin Neden Covid Olmadığını Buldu - 21 Haziran 2024
- Tüketicinin İyimserliği Azalıyor - 21 Haziran 2024
- Akşener, Erdoğan’dan Ne İstedi? - 7 Haziran 2024