İmamoğlu Protestosunda 174 Genç Tutuklandı: Tutanaklar ve İnsan Hakları İhlalleri

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasını protesto eden gençlere yönelik gözaltılar, yargı sürecine taşınarak kitlesel tutuklamalara dönüştü. CHP Diyarbakır Milletvekili ve insan hakları savunucusu Sezgin Tanrıkulu, Çağlayan Adliyesi önünden yaptığı açıklamada, gözaltına alınan 206 gençten 174’ünün tutuklandığını duyurdu. Tanrıkulu, sürecin siyasi bir intikam operasyonuna dönüştüğünü belirterek, gözaltı sırasında kötü muamele ve işkence iddialarına dikkat çekti.

Gözaltılar Kitlesel Tutuklamaya Dönüştü

İmamoğlu’nun tutuklanmasını protesto eden gençler, İstanbul’un çeşitli bölgelerinde düzenlenen eylemler sırasında gözaltına alındı. Çağlayan Adliyesi’ne sevk edilen 206 kişi arasında, gençlerin yanı sıra üniversite öğrencileri ve bazı aktivistlerin de bulunduğu öğrenildi. CHP’li Sezgin Tanrıkulu, milletvekili ve avukat Sibel Suiçmez ile birlikte ailelerle görüştüklerini ve süreci yakından takip ettiklerini belirtti.

Tanrıkulu, 206 gençten 174’ünün tutuklandığını ifade ederek, ailelerin derin bir üzüntü ve öfke içinde olduklarını vurguladı:

“Aileler burada, hepsi son derece üzgün, haklı olarak ve öfkeliler. Gözlerinin nuru çocukları şu anda belirsiz bir süreç içerisinde. Gözaltına alındılar, şimdi de tutuklandılar.”

Kötü Muamele ve İşkence İddiaları

Tanrıkulu, gözaltına alınan gençlerin ciddi insan hakları ihlallerine maruz kaldığını belirtti. Gözaltı sürecinde kötü muamele gördüklerini ifade eden CHP’li vekil, işkence iddialarının da altını çizdi:

“Gözaltı sırasında ve öncesinde kötü muamele gördüler, işkence gördüler. Ayağı kırık olanlar var. Yaralı olanlar var ve o halleriyle şu anda gidecekleri cezaevini bekliyorlar adliye binasında. Böyle bir durumla karşı karşıyayız.”

Bu iddialar, Türkiye’deki hukuk sisteminin bağımsızlığına yönelik eleştirileri bir kez daha gündeme getirirken, Tanrıkulu sürecin hukuki zeminde değerlendirilemeyecek kadar ağır olduğunu vurguladı.

“Türkiye’de Anayasa ve Hukuk Askıya Alındı”

CHP’li vekil, yaşananların yalnızca yasal bir süreç olmadığını, bunun ötesinde siyasi bir intikam operasyonu olduğunu savundu. Türkiye’de anayasanın fiilen işlemez hale geldiğini ifade eden Tanrıkulu, sürecin tamamen hukuk dışı olduğunu dile getirdi:

“Bunu ben artık yasa, Anayasa ile izah etmiyorum. Çünkü Türkiye’de şu anda uzun zamandan beri anayasa yok, yasa yok, hukuk yok, adalet yok.”

Tanrıkulu, protesto hakkının anayasal bir hak olduğunu hatırlatarak, gözaltına alınan ve tutuklanan gençlerin, yalnızca demokratik haklarını kullandıklarını söyledi.

“Bu Gençler İçin Sabıka Kaydı Değil, Onur Belgesi”

Tutuklanan gençlerin, ileride bu süreçleri bir utanç vesikası olarak değil, bir onur madalyası olarak taşıyacaklarını ifade eden Tanrıkulu, iktidarın uygulamalarının tarihe geçeceğini vurguladı:

“Bugün bu tutuklanmaları, gözaltına alınmaları onlar için bir sabıka kaydı değil, bir onur belgesi olarak ileride kendi tarihlerine ve ailelerin tarihine, Türkiye’nin tarihine yazılacak. Ama bunu yapanlar bakımından da bu kararlara imza atanlar bakımından da onları getirenler bakımından da ve bu emri verenler bakımından da onlar sabıka kaydı olacak ve tarihte öyle alınacak.”

“Takipçisiyiz, Kimse Yalnız Değil”

Tanrıkulu, CHP’nin süreci yakından izlemeye devam edeceğini ve gençlerin haklarını sonuna kadar savunacaklarını belirtti. Türkiye’nin her yerinde hukukçular ve insan hakları savunucularının gençlerin yanında olduğunu vurgulayan CHP’li vekil, ailelere sabırlı olmaları yönünde çağrı yaptı:

“Bizler takipçisi olacağız. Hiç kimse endişe etmesin. Her çocuk bizim çocuğumuzdur. Bizim gençlerimizdir. Sonuna kadar da sahip çıkacağız. Kimse endişe etmesin. Buradayız, hep beraber olacağız.”

Tanrıkulu, avukatların gözaltı merkezlerinde büyük bir özveriyle çalıştığını belirterek onlara teşekkür etti. Ailelere ise öfkelerini diri tutmalarını ama süreci sabırla takip etmelerini önerdi:

“Öfkenizi azaltmayın, öfkenizi azaltmayın. Ama aynı zamanda da sabırlı olun. Bütün bu süreçleri beraber aşacağız.”

Hukuki Süreç Nasıl İşleyecek?

174 gencin tutuklanmasının ardından hukuki sürecin nasıl ilerleyeceği belirsizliğini koruyor. Tanrıkulu ve diğer avukatlar, bu kararın bir üst mahkemeye taşınması için gerekli adımları atmaya hazırlanıyor. İnsan hakları örgütleri ve baroların da süreci yakından takip edeceği ifade ediliyor.

Bu tutuklamalar, Türkiye’de temel hak ve özgürlükler konusundaki kaygıları bir kez daha gündeme getirirken, CHP’nin ve sivil toplum örgütlerinin nasıl bir yol haritası izleyeceği önümüzdeki günlerde netleşecek.