İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik yürütülen tartışmalı soruşturmada hedef tahtasına konulan “lüks araçlar” meselesi, bumerang gibi geri döndü. İktidar yanlısı A Haber’in 29 Nisan 2025 tarihli haberinde kamuoyuna “İBB’ye ait olduğu ve suç örgütü bağlantılı olduğu” iddiasıyla sunulan araçların, aslında MHP Mersin Milletvekili Levent Uysal ve eşi Ece Uysal’a ait olduğu ortaya çıktı. Araçların bulunduğu alan ise yine tesadüf değil: Uysal’ın sahibi olduğu Nişantaşı Üniversitesi’nin otoparkı.
Kısa Dalga Haber Merkezi’nin ulaştığı belgeler ve Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) raporu, bu kirli kurguya ışık tuttu. A Haber’in “Murat Kapki’nin suç ağı” diye sunduğu tabloda yer alan lüks otomobillerin, Kapki’ye değil, Cumhur İttifakı ortağı MHP’nin vekil ailesine ait olduğu resmen belgelenmiş durumda. MASAK raporları da bu iddiaları net biçimde yalanlıyor.
Masal Bozuldu: MASAK Raporu Gerçekleri Ortaya Koydu
A Haber’in servis ettiği videolarda “suç örgütü bağlantılı” denilen araçlar, MASAK raporuna göre, ne Murat Kapki’ye ne de onun şirketlerine ait. Araçlar BVA Reklam ve Danışmanlık Hizmetleri A.Ş. adına kayıtlı ve bu şirketin toplamda 15 taşıtı bulunuyor. Ancak, Kapki’nin şahsına veya başka bir şirketine ait herhangi bir araç kaydı yok.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır da bugün yaptığı açıklamada, “Bu arabaların yarısı Cumhur İttifakı milletvekilinin çıktı” diyerek perdeyi araladı. Ve perde arkasından çıkan isimler şaşırtmadı: MHP Mersin Milletvekili Levent Uysal ve eşi Ece Uysal.
“ECE” Plakalı Gerçek: Kurgunun Sahipleri Ortaya Çıktı
İddiaları daha da çürüten detaylardan biri, araç plakalarında yer alan “ECE” ibaresi. Bu harfler rastgele bir plaka dizisi değil; bizzat vekil Levent Uysal’ın eşi Ece Uysal’a ait lüks araçları işaret ediyor. Kaynaklara göre bu araçlardan biri 2024’ten beri satışta ve bir galeride bulunuyor. Videonun çekildiği yerin de bu galeriye ait otopark olduğu bilgisi doğrulandı.
Yani suç örgütüyle ilişkilendirilmeye çalışılan ECE plakalı araçlar, kamuoyunu yanıltmaya dönük sistematik bir manipülasyonun parçası olarak servis edildi. Bu manipülasyonun odağında ise muhalefeti itibarsızlaştırma hedefiyle yürütülen siyasi operasyonlar yer alıyor.
İBB’ye Kurulan Tuzak Geri Tepti
İBB’ye yönelik son dönemde sistemli biçimde sürdürülen yıpratma politikalarının bir parçası olan bu “lüks araç” kumpası, iktidar ortağının elinde patladı. Daha önce de burs alan öğrencilerden, personel işe alımlarına kadar birçok konuda “terör bağlantısı” üretilmeye çalışılan İBB, bu defa da lüks otomobiller bahanesiyle hedef alındı. Ancak MASAK raporları, tapu ve trafik kayıtları, gerçeği ortaya koydu:
Söz konusu araçlar İBB’ye ait değil, MHP’li vekilin ailesine ait.
Kurgu Yıkıldı, Güven Erozyonu Derinleşti
Bu skandal, yalnızca bir haberin çöküşü değil; Türkiye’de kamuoyunun nasıl sistematik olarak yanıltıldığının çarpıcı bir örneği. Yandaş medya organları aracılığıyla üretilen kirli bilgi, muhalefet ve bağımsız gazeteciler tarafından anında çürütülebiliyor ancak kamu vicdanında bıraktığı hasar uzun süre silinmiyor.
MHP’li vekilin ve eşinin adına kayıtlı araçların “İBB’nin lüks araçları” diye sunulması, siyasetin çamur medyasıyla nasıl iç içe geçtiğini bir kez daha gösterdi. Şimdi kamuoyunun sorması gereken soru şudur: Gerçeklerin bu kadar kolay çarpıtıldığı bir düzende, hukuk ne kadar tarafsız kalabilir?
- Gerçekliğin Durağan Maskesi: Parmenides - 22 Mayıs 2025
- Gazeteci İsmail Arı Hakkında Soruşturma: Gizlilik Kararıyla İfade Dahi Alınmadı - 21 Mayıs 2025
- Giresun’un Yüzde 85’i Maden Sahası: Karadeniz Doğası Vahşi Madenciliğin Kıskacında - 21 Mayıs 2025