İsviçre’den Yapay Zekâda Yeni Dönem: Şeffaf, Çok Dilli ve Açık Kaynaklı Model 2025’te Geliyor

İsviçre, kamu altyapısıyla geliştirilen tamamen açık kaynaklı yapay zekâ dil modeliyle küresel yapay zekâ rekabetine yeni bir yön vermeye hazırlanıyor. ETH Zürih, Lozan Federal Politeknik Okulu (EPFL) ve İsviçre Ulusal Süper Bilgi İşlem Merkezi’nin (CSCS) ortak çalışmasıyla geliştirilen bu büyük dil modeli (LLM), 2025 yazında kamuoyuyla paylaşılacak. Proje; çok dillilik, bilimsel şeffaflık ve etik veri kullanımı gibi başlıklarda Avrupa’nın en kapsamlı yapay zekâ hamlesi olarak değerlendiriliyor.

Açık Bilim ve Güvenilir Altyapı

ETH Yapay Zekâ Merkezi’nden araştırmacı Imanol Schlag, modelin tüm süreçlerinin açık kaynaklı ve izlenebilir olması sayesinde, yüksek güvenlik gerektiren uygulamalar için etik bir temel oluşturduğunu vurguladı. Schlag’a göre bu şeffaflık yalnızca bilimsel denetimi kolaylaştırmakla kalmıyor, aynı zamanda Avrupa Birliği’nin Yapay Zekâ Yasası gibi yeni düzenlemeleriyle de uyumlu bir yaklaşımı teşvik ediyor.

İsviçre’nin bu girişimi, CSCS bünyesindeki Alps süper bilgisayarı üzerinden yürütülüyor. NVIDIA Grace Hopper Superchip mimarisine dayanan bu sistem, karbon nötr enerjiyle çalışıyor ve yılda 20 milyon GPU saatini aşkın kapasite sunuyor. Proje, 10.000’den fazla araştırmacının desteğini alırken, aynı zamanda ELLIS (European Laboratory for Learning and Intelligent Systems) ağıyla da eşgüdüm içinde ilerliyor.

1.000’den Fazla Dili Kapsayan Model

Modelin öne çıkan en dikkat çekici özelliği ise çok dilliliğe verdiği önem. Eğitimi için 15 trilyon token’dan oluşan devasa veri seti kullanılan model, dünya genelindeki 1.000’den fazla dili kapsıyor. Verilerin yaklaşık %60’ı İngilizce, geri kalan kısmı ise diğer diller, kodlar ve matematiksel içeriklerden oluşuyor. Model, 8 milyar ve 70 milyar parametreli iki ayrı sürümle yayınlanacak. ETH Zürih ve EPFL yetkililerine göre bu model, küresel açık kaynak yapay zekâ modelleri arasında en güçlülerden biri olacak.

Tüm Aşamalar Kamuya Açık

İsviçreli yetkililer, modelin yalnızca sonuçlarının değil; kaynak kodlarının, eğitim verilerinin, ağırlıklarının ve mimarisinin de Apache 2.0 lisansıyla herkesin kullanımına sunulacağını bildirdi. Bunun yanı sıra, modelin eğitimi sırasında kullanılan yöntemler ve sorumlu kullanım kılavuzları da ayrıntılı olarak kamuoyuyla paylaşılacak. Böylece bilimsel çevreler, özel sektör, eğitim kurumları ve kamu hizmetleri bu teknolojiyi özgürce geliştirme ve uyarlama imkânına sahip olacak.

Etik Veri Kullanımı ve Yasal Uyum

Proje, İsviçre’nin kişisel veri koruma yasaları ve Avrupa Birliği’nin yapay zekâ düzenlemeleriyle tam uyumlu bir şekilde yürütülüyor. Araştırmacılar, eğitim verilerinde web taraması gibi tartışmalı veri kaynaklarının kullanılmadığını ve bu tercihin model performansını olumsuz etkilemediğini belirtti. Bu yönüyle proje, yapay zekâda etik veri kullanımının da mümkün ve verimli olduğunu kanıtlamayı hedefliyor.

Yetenekleri Çeken Bir Merkez

EPFL’den Prof. Martin Jaggi’ye göre projenin şeffaf ve paylaşımcı yaklaşımı, yalnızca etik ve bilimsel standartları yükseltmekle kalmayacak, aynı zamanda Avrupa’da yapay zekâ alanındaki yetenekleri ve yenilikçileri İsviçre’ye çekecek. Jaggi, “Bu model, Avrupa’da güvenilir ve toplumsal sorumluluk taşıyan bir yapay zekâ altyapısının temelini atıyor” dedi.

İsviçre’nin bu yeni LLM hamlesi, devlet destekli, açık ve hesap verebilir yapay zekâ modellemelerinin mümkün olduğunu göstererek, teknoloji alanında kar maksimizasyonu odaklı özel sektör devlerine karşı alternatif bir yol haritası sunuyor.