İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara ve İstanbul büyükşehir belediyelerine “konser harcamaları” nedeniyle başlatılan soruşturmalara sert tepki gösterdi. İmamoğlu, bu girişimleri “yargı tacizi” olarak tanımlayarak, “Emir ve talimatla yapıldığı nettir,” dedi. “Türkiye’de kendi partinize ait belediyeleri son on yılda ne kadar denetlediniz? Eğer bizim denetlendiğimiz kadar denetlendiyseniz, görevi bırakmaya hazırım,” diyerek hükümete meydan okudu.
İmamoğlu’nun sözleri, Türkiye’deki genç işsizliği, gerçek sorunların göz ardı edilmesi ve medya manipülasyonu gibi konuları da kapsayan geniş bir eleştiri içeriyordu. Genç işsizlik oranının %17.1’e, genç kadın işsizlik oranının ise %24’e ulaştığını belirten İmamoğlu, “Bu ülkenin gerçek beka sorunu gençlerin işsizliği ve umutsuzluğudur,” dedi. Medya ve siyasetin yapay tehditlere odaklandığını vurgulayan İmamoğlu, Türkiye’nin asıl sorunları yerine “uydurulmuş safsatalar” ile halkın oyalandığını belirtti.
Ankara ve İstanbul’daki belediyelere yönelik son soruşturmalar hakkında, “Bir konser harcaması kadar gündeme getirilen bu mesele, tek bir özel uçuş maliyetinin bile altında,” diyerek harcama eleştirilerinin tutarsızlığını dile getirdi. Hükümete ve yargıya yönelik eleştirilerini sürdüren İmamoğlu, hükümetin kendi belediyelerini yeterince denetlememesi üzerine sorular yöneltirken, bunun sistematik bir çifte standart olduğuna dikkat çekti.
“Niye kızdıklarını biliyorum,” diyen İmamoğlu, Cumhuriyet Bayramı ve diğer ulusal bayramlarda halkın yoğun katılımıyla düzenlenen etkinliklerin bazı kesimleri rahatsız ettiğini ima etti. Bu süreçte yargı ve diğer kurumların siyasi baskılar altında olduğuna değinerek, “Bu, düpedüz yargı tacizidir,” dedi.
İmamoğlu, Türkiye’nin uluslararası yolsuzluk ve hukukun üstünlüğü endekslerinde gerilemesine dikkat çekerek, ülkenin içinde bulunduğu yargı krizine vurgu yaptı. Türkiye’nin yolsuzluk algı endeksinde 180 ülke arasında 115. sırada, hukukun üstünlüğü endeksinde ise 142 ülke arasında 117. sırada yer almasının, iktidarın sistematik yanlışlarının sonucu olduğunu savundu.
İmamoğlu, “Hukuku istismar edenleri takip ediyorum. Eminim bu ülkenin milyonlarca insanı da yakından izliyor,” diyerek iktidara yönelik güçlü bir uyarı yaptı ve siyasi baskıların sona ereceği günü beklediğini ifade etti. “Millet, sandıkta ya da adil bir yargı sürecinde, bu hukuksuzluğun hesabını soracaktır,” diye belirtti.
İmamoğlu’nun açıklamaları, Türkiye’de yerel yönetimlere karşı açılan soruşturmalarla ilgili tartışmaları ve hükümetin muhalif belediyeler üzerindeki baskılarını yeniden gündeme taşıdı. Bu açıklamalar, Türkiye’de siyasetin gidişatına ve yerel yönetimlerin bağımsızlığına dair ciddi soru işaretleri doğururken, iktidarın yaklaşan seçim sürecinde bu baskıların ne ölçüde devam edeceği konusunda endişeleri artırıyor.
- İdlib ve Halep’te Yoğun Bombardıman: Rusya ve Şam’dan Türkiye’ye Cihatçı Mesajı mı? - 1 Aralık 2024
- Türkiye’nin Tarımındaki Kimyasal Alarm: Dekar Başına 27 Kilogram Tarım Zehri Kullanımı - 1 Aralık 2024
- Diyanet, 130 Milyar 119 Milyon Liralık Bütçesinden Yurt Dışı Seyahatlere 744 Milyon Lira Harcayacak - 1 Aralık 2024