Türkiye’de İş Kazaları ve İşçi Ölümleri

Türkiye gibi işsizlik oranının yüksek olduğu ülkelerde çalışma şartlarının güvence ve güvenliğinden önce maddi getirisi gelmektedir. Kişi gerek kendisinden, gerekse emek piyasası şartlarından kaynaklanan sebeplerden dolayı geçimini temin edecek iş bulamaması nedeniyle emek piyasasından tecrit edilme ve sosyal güvenlik kapsamı dışına itilme korkusuyla karşı karşıya kalmakta böylece gelir dağılımında pay almayı sağlıksız koşullarda çalışmaya tercih etmektedir. Özellikle maden ve inşaat işçiliği gibi çalışma şartlarının ağır olduğu işlerde iş güvenliğinin sağlanması daha çok ön plana çıkmasına rağmen bu sektörlerde istihdam edilenlerin çaresizliği bu önlemlerin üzerini örtmektedir.

Tablo 1’den görüldüğü üzere, Türkiye’de İş sağlığı ve Güvenliği Yasası’nın onaylandığı 2005 yılı ve sonrasında Türkiye ekonomisinde yaşanan yatırımlardaki ve ekonomik büyümedeki artışla birlikte iş kazaları ve işçi ölümlerinde de artışlar genel olarak artış göstermiştir. 2005 yılında Türkiye’de 73 bin 925 iş kazası meydana gelmiş ve 1096 kişi bu kazalarda hayatını kaybederken 2006 yılında 79 bin 27 iş kazası meydana gelmiş ve bin 601 kişi hayatını kaybetmiştir. 2007 yılında meydana gelen iş kazası sayısı 80 bin 602’yi bulurken bin 44 kişi hayatını kaybetmiştir.

Özellikle 2008 yılı ve sonrasında çalışan sayısı artmasına rağmen, iş sağlığı ve güvenliği yasasının etkisiyle meydana gelen iş kazası sayılarında önemli bir azalma söz konusu olmuşsa da bu azalma özellikle sanayi ülkelerine kıyasla yeterli düzeyde gerçekleşmemiştir.

İstatistiklere göre 2010 yılında da; meydana gelen 62 bin 903 iş kazası sonucunda bin 454 işçi hayatını kaybetmiştir. İş kazaları sonucu bin 976, meslek hastalıkları sonucu 109 kişi olmak üzere iki bin 85 kişi de sürekli iş göremez hale gelmiştir. Sayı olarak iş kazası % 2.20 oranında azalmış, iş kazası sonucu ölüm % 24 oranında artmıştır (SGK, 2010). 2011 yılında iş kazası sayısında ciddi bir artış olmasa da işçi ölümlerinde artış ile birlikte bin 710 kişi hayatını kaybetmiştir. Bu yılı takiben 2012 yılına bakılınca ise işçi ölümlerinde azalma olmuş ancak bu kez iş kazası sayısı yine artmıştır.

Türkiye genelinde 2013 yılı için son 12 ay içinde istihdam edilenlerden %2,3’ü bir iş kazası geçirmiştir. Bu oran erkeklerde %2,8 iken, kadınlarda %1,3 olarak tahmin edilmiştir. Toplam iş kazası geçirenlerin %81,6’sını erkekler oluşturmuştur. Madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe iş kazası geçirenlerin oranı %10,4, elektrik, gaz, buhar, su ve kanalizasyon sektöründe iş kazası geçirenlerin oranı %5,2 iken, inşaat sektöründe iş kazası geçirenlerin oranı %4,3 olarak gerçekleşmiştir. (TÜİK, 2014: 5). Resmi olmayan rakamlara göre ise ölen işçi sayısı bin 235’e yükselmiştir. 2014 yılı için ise adeta bu yıl iş kazaları ve işçi ölümleri açısından en çok vakaların yaşandığı ve iş sağlığı ve güvenliği konusunda başta yasal mevzuat olmak üzere, alınan tedbirlerin sorgulanması gerektiği bir yıl olmaktadır. Yine aynı yıl içerisinde çıkarılan ‘torba yasanın’ uygulanmasıyla birlikte işsiz kalan işçilerin sağlıksız koşullar da olsa çalışma istek ve arzusunda bulunması bu konuya farklı bir boyut kazandırarak sosyal politika çerçevesinde bu soruna yaklaşılması gerekliliğini elzem kılmıştır

Bu konunun en canlı örneği yakın zamanda bir rezidans inşaatında asansörün zemine çakılması sonucu 10 işçinin hayatını kaybetmesiyle gerçekleşmiştir. Ölen işçilerin yakınlarının çoğu dava açılmaması için önerilen tazminatları çaresizce kabul ederken, taraflardan devlet ise 10 işçinin öldüğü davada patron ile 9 sorumlu hakkında takipsizlik kararı vermiştir.

Bir yandan işsizlik, bir yandan denetimsiz, sağlıksız ve güvenliksiz çalışma ortamları ve nihayetinde işverenin sorumluluktan bir şekilde kurtulacağına olan inanç -son örnekte olduğu gibi- Türkiye’de işçi ölümlerinin fazlalığını detaylı bir şekilde açıklamaktadır. Ölümlü iş kazalarında Avrupa birincisi, dünyada ise üçüncü sıradaki Türkiye’nin Norveç, İsveç, İsviçre ve Danimarka gibi ülkelerde ‘100 binde 2’ oranının altında olan ölümle sonuçlanan iş kazası oranları ‘100 binde 20,5’ gibi on katın üzerinde bir rakamdır.

Bu oranların karşılığı ise 2013’te bin 235 kişi olan işçi ölümleri sayısının 2014’ün ilk sekiz ayında bir önceki yılı geçerek bin 270’e ulaşmış olmasıdır.

Tablonun ne kadar kötüleştiğini ise 2009-2014 arası son beş yılda iş kazalarına bağlı olarak hayatını kaybeden işçi sayısının 6 bin 428, 2000-2014 yılları arasında hayatını kaybeden işçi sayısının ise 15 binin üzerinde olması göstermektedir.