Sanat Susturulamaz: Devrimci Sanatçı Sevinç Eratalay Gözaltına Alındı

Devrimci sanatın güçlü seslerinden Sevinç Eratalay, 30 Mart’ta sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşım nedeniyle gözaltına alındı. Eratalay, paylaşımında 1972 yılında Kızıldere’de yaşamını yitiren Mahir Çayan ve arkadaşlarını andığı bir videoya yer vermişti. Sabah saatlerinde evine yapılan polis operasyonuyla gözaltına alınan sanatçıya yönelik bu müdahale, kamuoyunda tepkiyle karşılandı.

SOL Parti tarafından yapılan açıklamada, “Devrimci sanatçı Sevinç Eratalay, Mahir Çayan paylaşımı nedeniyle bu sabah evine yapılan operasyonla gözaltına alındı. Halkın devrimci sesini derhal serbest bırakın” ifadeleri kullanıldı. Parti açıklamasında, iktidarın halkı baskıyla yönetme kararlılığını sürdürmek adına sanatçılara yönelik saldırılarını yoğunlaştırdığına da dikkat çekildi.

Sevinç Eratalay Kimdir?

Sevinç Eratalay, Türkiye’de devrimci müzik geleneğinin önemli isimlerinden biri olarak tanınıyor. Müziğini, emekçilerin, yoksulların ve ezilenlerin sesi olarak gören Eratalay, 1980’li yıllardan bu yana politik içerikli eserleriyle geniş bir dinleyici kitlesine ulaştı. Sanatı hiçbir zaman yalnızca estetik bir üretim olarak görmeyen sanatçı, şarkılarını toplumun özgürleşmesi, adaletin ve barışın inşası için bir araç olarak kullandı. Bugüne kadar yayımladığı albümlerinde halk ezgilerini, şiirleri ve mücadele tarihinden aldığı ilhamı bir araya getirerek, Türkiye’nin yakın tarihine tanıklık eden bir müzikal arşiv oluşturdu.

Sanatı nedeniyle defalarca sansüre uğrayan, konserleri iptal edilen, hakkında davalar açılan Eratalay, tüm baskılara rağmen mücadelesinden vazgeçmeyen bir isim oldu. Kadınların, işçilerin ve gençlerin mücadelelerini seslendirdiği şarkılarıyla, sadece bir sanatçı değil, aynı zamanda bir direniş simgesi haline geldi.

Sanat ve İfade Özgürlüğüne Saldırı

Eratalay’ın gözaltına alınması, Türkiye’de sanatçıların ve ifade özgürlüğünün karşı karşıya olduğu baskıcı ortamı bir kez daha gözler önüne serdi. İktidar, sanatın sorgulayıcı ve dönüştürücü gücünden duyduğu rahatsızlığı, sanatçılara yönelik cezalandırma politikalarıyla ortaya koyuyor. Oysa halkın belleğinde, Mahir Çayan ve Kızıldere, yalnızca bir dönem değil, aynı zamanda halkın eşitlik ve özgürlük arzusunun bir sembolü olarak yaşamaya devam ediyor. Bu belleği diri tutan sanatçılar ise toplumun vicdanını temsil ediyor.

Bugün Sevinç Eratalay’ın hedef alınması, yalnızca bir sanatçının değil, halkın hafızasının, tarihinin ve umudunun susturulmaya çalışılmasıdır. Ancak tarih, bu çabaların sonuçsuz kalacağını defalarca göstermiştir.

Sanat susmaz. Susmamalı.
Sevinç Eratalay derhal serbest bırakılmalı.