Sağlık çalışanlarının özlük haklarına ilişkin yasa teklifini protesto etmek için yarın ‘G(Ö)REV’ eylemi yapacaklar

Sağlık emek-meslek örgütleri, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen sağlık çalışanlarının özlük haklarına ilişkin yasa teklifini protesto etmek için yarın ‘G(Ö)REV’ eylemi yapacaklarını duyurdu. Ortak açıklamada, “Yarın acil vakalar, yoğun bakım ve onkoloji vakaları dışında hizmet üretmeyeceğiz. Bu geçirilmeye çalışılan içi boş yasaya olan itirazın eylemidir. Topluma da çağrımızdır, öncesinde de olduğu gibi yanımızda olun, taleplerimiz hepimiz için, daha iyi bir sağlık sistemi için. Sizler de biliyorsunuz, farkındasınız; bu sağlık sistemi yürümüyor” denildi.

Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF), Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN), Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası (BDS), Genel Sağlık İşçileri Sendikası (Genel Sağlık-İş), Hekim Birliği Sendikası, Hekim ve Diğer Sağlık Çalışanları, Sağlık ve Sosyal Hizmetler Sendikası (Hekim Sen), Kamu Diş Hekimleri Derneği (KADHED), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Tabip ve Diğer Sağlık Çalışanları, Sağlık ve Sosyal Hizmetler Kamu Görevlileri Sendikası (Tabip Sen), Türk Diş hekimleri Birliği (TDB), Türk Tabipleri Birliği (TTB) olmak üzere 11 emek-meslek örgütü, TBMM gündeminde bulunan sağlık çalışanlarının özlük haklarına ilişkin yasa teklifine karşı izlenecek politika ve yarın yapılacak eylemle ilgili çevrimiçi basın toplantısı düzenledi.

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, sağlık hizmetini birlikte üreten hekimlerin ve sağlık çalışanlarının hakları için 11 örgütün büyük ve önemli bir yan yana gelişe imza attığını belirtti. Sırayla söz alan sağlık meslek örgütleri temsilcileri, sağlık alanındaki krizi, kendi alanlarından yaşadıkları sorunları ve 15 Haziran G(ö)REV eylemine taşıdıkları taleplerini dile getirdi.

11 sağlık emek-meslek örgütünün hazırladığı ortak açıklama metnini, Korur Fincancı okudu. Açıklamada şunlar kaydedildi:

“HASTAYI MÜŞTERİ, HASTANELERİ İŞLETME, BİZLERİ KÖLE GÖREN TÜRKİYE SAĞLIK SİSTEMİ, GİTTİKÇE TIKANMAKTADIR”

“Sağlıkta Dönüşüm Programı ile piyasalaşan; hastayı müşteri, hastaneleri işletme, bizleri köle gören Türkiye sağlık sistemi, pandemi ve krizlerin etkisiyle gittikçe tıkanmaktadır. Sağlık sisteminin tıkanmışlığının çözümü için sistemi gözden geçirip değiştirmek yerine bizlere şiddet, yoksulluk, istifalar, göç, liyakatsizlik, niteliksiz eğitim, performans dayatması, mobbing, baskılar, halka ise evlerde oluşan sanal kuyruklar, aylarca sonrasına alınabilen randevular, gittikçe artan kalemlerle cepten ödemeler, kamusal sağlık hizmetlerini tüketen düzenlemelerle özel hastanelere teşvik, sağlıkta eşitsizlik reva görülmektedir.

“OYALAMA TAKTİKLER İLE MÜCADELEMİZ ZAYIFLATILMAYA ÇALIŞILMAKTADIR”

Bizler şifa vermek için, sağlıklı bir toplum için bu meslekleri seçenler, sürekli sağlıksızlık dayatan ve bununla beslenen bu sistemin içinde görevimizi yapamıyoruz. Koruyan değil hastalık üreten bu sistem daha fazla hasta, daha fazla hastalık ile kâr etmeyi hedeflerken, bizlere de mesleki tatminsizlik, daha yoğun geçen çalışma saatleri, daha uzun mesailer, daha büyük duygusal yük olarak yansımaktadır. Bu yılın daha mayıs ayında hekim göçü 938 sayısına ulaşmış, giderek artan intiharların en son örneği daha dün 9 Eylül Tıp Fakültesi’nde yaşanmışken ekran başlarında, Meclis komisyon odalarında emeğimiz ve mesleklerimiz ile adeta alay edilmektedir. Oyalama taktikler ile mücadelemiz zayıflatılmaya çalışılmaktadır. Ama yılmıyoruz, biz her bir can için inatla tedaviyi sürdüren, ısrarla yaşamı savunanlar, mesleğinin inadını, umudunu koruyanlar, haklarımız için mücadele vermeye devam ediyoruz, edeceğiz.

“YARIN HAKLARIMIZ İÇİN GÖREVDE OLACAĞIZ, HİZMET ÜRETMEYECEĞİZ”

Taleplerimizi süreç boyunca dile getirdik, yollara düştük, memleketin her yanını beyaza boyadık. Ancak aylardır “Çıktı çıkacak, müjdemiz var, yeni düzenleme kapıda, bu ay gelecek” sözleri ile oyalama taktikleri devreye konuldu. Komisyondan geçen ve bugün Meclis’e getirilecek, içinde bizlere, taleplerimize, haklarımıza yönelik hiçbir iyileştirme içermeyen bu yasayı kabul etmiyoruz. ‘Bu yasayı geri çekin’ diyoruz. Yarın haklarımız için görevde olacağız, yarın üretimden gelen gücümüzü kullanacağız, yarın acil vakalar, yoğun bakım ve onkoloji vakaları dışında hizmet üretmeyeceğiz.

“YARIN TÜM ÜLKEDE OMUZ OMUZA YAN YANA EMEK BİZİM, SÖZ BİZİM, SAĞLIK HEPİMİZİN DİYECEĞİZ”

Birçok kere söyledik, bir kere daha bilinsin; bu ne ilk ne de son eylemimizdir. Bu geçirilmeye çalışılan içi boş yasaya olan itirazın eylemidir. Daha uzun süreli görevlerden sakınmayacak bir krizin içinde olduğumuzdan kimsenin şüphesi olmasın. Topluma da çağrımızdır, öncesinde de olduğu gibi yanımızda olun, taleplerimiz hepimiz için, daha iyi bir sağlık sistemi için. Sizler de biliyorsunuz, farkındasınız; bu sağlık sistemi yürümüyor. Yarın tüm ülkede omuz omuza yan yana emek bizim, söz bizim, sağlık hepimizin diyeceğiz.” (ANKA)