Türkiye’de servet dağılımı adaletsizliği: Zenginler daha zenginleşirken, halkın çoğu yoksullaşıyor

Türkiye’de servet dağılımı, giderek derinleşen bir adaletsizlik tablosu çiziyor. Son verilere göre, ülkenin en zengin yüzde 1’lik kesimi, Türkiye’deki servetin yaklaşık yüzde 40’ını kontrol ediyor. Bu oran, Avrupa’da servet dağılımındaki en büyük adaletsizlik oranlarından biri olarak karşımıza çıkıyor.

En zengin yüzde 5 ve yüzde 10’luk kesimlerin servetten aldığı paya bakıldığında ise Türkiye, ikinci sırayı alıyor. Gini katsayısı, Türkiye’nin servet dağılımındaki adaletsizlik konusunda Avrupa’da üçüncü sırada olduğunu gösteriyor.

İsviçreli Credit Suisse ve UBS’nin verilerine göre, Türkiye’de servet dağılımı oldukça dengesiz. Bu durum, 34 Avrupa ülkesi arasında üçüncü sıraya yerleşmiş durumda. Ülkedeki en zengin yüzde 1’lik kesimin büyük bir kısmı serveti elinde bulundururken, geri kalan kesimler ise giderek daha fazla yoksullaşıyor. Bu durum, toplumsal eşitsizliğin ve adaletsizliğin boyutlarını açıkça gözler önüne seriyor.

Türkiye’de büyük bir bölümün neredeyse hiç serveti bulunmuyor ve 10 bin doların altında serveti olan yetişkinlerin oranı yüzde 71’e kadar ulaşıyor. Bu, ülkedeki geri kalmışlık ve ekonomik eşitsizliğin ciddiyetini gösteriyor. Ortanca servet miktarı Türkiye’de sadece 5,2 bin Euro iken, Avrupa’nın önde gelen ülkelerinde bu miktar çok daha yüksek seviyelerde seyrediyor. Zenginler daha da zenginleşirken, çoğunluğu oluşturan halk ise giderek daha fazla yoksullaşıyor. Bu eşitsizlik ve adaletsizlik trendi, ülkenin geleceği için ciddi bir tehdit oluşturuyor ve acil çözüm gerektiriyor.

Kadın yoksulluğu da Türkiye’nin en ciddi sorunlarından biri. Araştırmalar, dünya genelinde yoksulların %70’ini kadınların oluşturduğunu ve mutlak yoksulluğun üçte ikisinin kadın olduğunu gösteriyor. Türkiye’de kadınlar, ekonomik eşitsizliklerden özellikle etkileniyor. Eğitim, istihdam ve gelir dağılımı gibi alanlarda cinsiyet temelli ayrımcılık, kadın yoksulluğunu derinleştiren faktörler arasında yer alıyor.

Türkiye’nin servet dağılımı ve kadın yoksulluğu sorunlarına yönelik politikalar geliştirmesi ve uygulaması gerekiyor. Eğitim ve istihdam fırsatlarının artırılması, vergilendirme ve sosyal güvenlik sistemlerinde radikal reformlar yapılması ve cinsiyet eşitliğini destekleyen politikaların uygulanması, bu sorunların üstesinden gelinmesinde kritik öneme sahiptir.

Yetişkin başına düşen servet miktarı, Türkiye’de kadın ve erkek arasındaki ekonomik farklılıkları da gözler önüne sermektedir. Türkiye’de yetişkin başına düşen ortalama servet miktarı 16,7 bin Euro iken, bu rakamın kadınlar için daha da düşük olduğu bilinmektedir. İsviçre gibi ülkelerle kıyaslandığında, Türkiye’deki bu servet miktarı oldukça düşük kalmaktadır.

Credit Suisse ve UBS’nin raporları, Türkiye’deki servet dağılımı ve kadın yoksulluğu konularında derinlemesine bir bakış sunarken, bu sorunların çözümü için atılması gereken adımları da ortaya koyuyor. Ancak bu çözümler, köklü ekonomik ve sosyal değişiklikleri gerektirecek kadar derin.

NHY, Arya Demir