Son günlerde, Josep Borrell, Avrupa Birliği’nin en üst düzey diplomatlarından biri olarak, İsrail ve Hizbullah arasındaki çatışmaların tehlikeli bir noktaya ulaştığına dair endişelerini dile getirdi. Özellikle, Hizbullah’ın İsrail’in kuzeyine 100’den fazla roket fırlatarak, Tel Aviv’in buna yüzlerce saldırıyla karşılık vermesi, durumu daha da karmaşık hale getirdi.
Lübnan’ın başkenti Beyrut’taki cenaze töreninde Hizbullah lider yardımcısı Naim Kassem, örgütün İsrail ile “ucu açık bir savaş” sürdüğünü belirtti. Kassem, kaybettikleri üst düzey askeri liderlere rağmen, Hizbullah’ın daha güçlü bir şekilde geri döneceğini ifade etti. Bu tür açıklamalar, bölgedeki gerginliğin daha da artabileceğine işaret ediyor.
AB’nin Ateşkes Çağrıları
Hizbullah ve İsrail arasında süregelen kısasa kısas saldırılar, Avrupa Birliği’nin önde gelen isimlerini de harekete geçirdi. Borrell, iki tarafın da sivillerinin büyük bedel ödediğini vurgulayarak acil bir ateşkes çağrısında bulundu. Ayrıca, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda mavi hatla ilgili çatışmaların ele alınacağını bildirdi. Tüm bu gelişmeler, bölgedeki karmaşa ve belirsizliği artırarak, uluslararası diplomasi sürecini zorlaştırıyor.
