Expression Interrupted Platformu tarafından yayımlanan “İfade ve Basın Özgürlüğü Gündemi” raporlarının 10’uncusu, 2024 yılının nisan, mayıs ve haziran aylarını kapsayan döneme ışık tutuyor. Bu üç aylık dönemde, Türkiye’de basın özgürlüğü açısından kaygı verici gelişmeler yaşandı.
Rapora göre, 2024’ün ikinci çeyreğinde 192 gazeteci hakkında açılan 101 ayrı dava görüldü. Bu davaların 24’ü karara bağlanırken, 17 gazeteci beraat etti, 12 gazeteci ise ceza aldı. Sekiz gazeteci toplamda 25 yıl 6 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı ve beş gazeteci toplam 62 bin 500 TL tazminata mahkûm edildi. Gazeteci Furkan Karabay, tam 11 ayrı davada yargılandı ve bu davalardan ikisinde mahkûmiyet, birinde ise beraat kararı aldı.
Bu dönemde gazetecilere en sık yöneltilen suçlamalar “terör örgütü propagandası yapmak” ve “hakaret” oldu. 25 davada “terör örgütü propagandası” suçlaması, 23 davada ise “hakaret” suçlaması yer aldı. Ayrıca, dokuz davada gazeteciler “cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla karşı karşıya kaldı.
Tehdit ve Şiddet Altında Gazetecilik
Yılın ikinci çeyreğinde, gazetecilere yönelik en az 34 saldırı, tehdit, şiddet içeren polis müdahalesi ve hedef gösterme vakası kayda geçti. Van’daki seçim protestoları sırasında çok sayıda gazeteci polis müdahalesi ve tehditlere maruz kaldı. Bu tür vakalar sadece Van ile sınırlı kalmadı; birçok kentte gazeteciler fiziksel saldırı ve şiddetle karşı karşıya kaldı.
Ekonomik zorluklar da basın özgürlüğü üzerinde etkili oldu. Resmî Gazete’de yayımlanan tasarruf genelgesi kapsamında kamu kurumlarına getirilen gazete alım ve abonelik yasağı nedeniyle bazı yerel gazeteler basımını durdurdu. Ayrıca, RTÜK muhalif medya kuruluşlarına toplamda 15 milyon TL’den fazla ceza kesti. Özellikle Now TV, Tele 1 ve Açık Radyo gibi yayıncılar, RTÜK tarafından ağır para cezalarına ve program durdurma yaptırımlarına maruz kaldı.
Bu gelişmeler, Türkiye’de basın özgürlüğü üzerindeki baskıların arttığını ve gazetecilerin karşı karşıya kaldığı yasal, fiziksel ve ekonomik zorlukların devam ettiğini gösteriyor.