İş cinayetleri, Türkiye’nin en önemli sorunlarından biri olmaya devam ediyor. Her yıl binlerce işçi, çalışma koşullarının kötülüğü, iş güvenliği önlemlerinin yetersizliği, denetimlerin eksikliği ve patronların kâr hırsı yüzünden hayatını kaybediyor. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG), bu konuda düzenli olarak raporlar yayımlayarak iş cinayetlerinin boyutunu ve nedenlerini ortaya koyuyor.
Bu yazıda, İSİG Meclisi’nin 2022 ve 2023 yılının ilk beş ayına ilişkin verilerini özetleyerek, iş cinayetlerinin sektörel dağılımını, ölen işçilerin profillerini, ölüm nedenlerini ve salgının etkisini inceleyeceğiz.
2022 yılında en az 1843 işçi hayatını kaybetti
İSİG Meclisi’nin raporuna göre, 2022 yılında en az 1843 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Bu sayı, her gün en az beş işçinin öldüğü anlamına geliyor. Ölen işçilerin 1640’ı erkek, 203’ü kadın. Kadın işçilerin ölüm oranı yüzde 11 olarak gerçekleşti.
Ölen işçilerin sektörel dağılımına baktığımızda, en çok ölümün tarım-orman sektöründe yaşandığını görüyoruz. Bu sektörde 2022 yılında 436 işçi hayatını kaybetti. İkinci sırada 365 ölümle inşaat sektörü yer alıyor. Üçüncü sırada ise 239 ölümle taşımacılık sektörü geliyor.
Ölen işçilerin yaş gruplarına göre dağılımına baktığımızda ise, en çok ölümün 51-60 yaş aralığında olduğunu görüyoruz. Bu yaş grubunda 2022 yılında 440 işçi öldü. İkinci sırada 41-50 yaş aralığı var. Bu yaş grubunda 403 işçi hayatını kaybetti. Üçüncü sırada ise 31-40 yaş aralığı var. Bu yaş grubunda 372 işçi öldü.
Ölen işçilerin ölüm nedenlerine baktığımızda ise, en çok ölümün Covid-19 nedeniyle olduğunu görüyoruz. Covid-19 salgını nedeniyle 2022 yılında en az 741 işçi hayatını kaybetti. Bu sayı, toplam ölümlerin yüzde 40’ına denk geliyor. İkinci sırada trafik-servis kazaları var. Bu kazalarda 234 işçi öldü. Üçüncü sırada ise ezilme-göçük var. Bu nedenle 223 işçi hayatını kaybetti.
2023 yılının ilk beş ayında en az 730 işçi hayatını kaybetti
İSİG Meclisi’nin raporuna göre, 2023 yılının ilk beş ayında Türkiye’de iş cinayetlerinde büyük bir artış yaşandığı görülmektedir. Ulusal basın ve diğer kaynaklardan elde ettiğimiz bilgilere göre, bu dönemde en az 730 işçi hayatını kaybetmiştir. İş cinayetlerinin yüzde 70’i ulusal basında yer alırken, yüzde 30’u işçilerin mesai arkadaşları, aileleri, iş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri, sendikalar ve yerel basından edindiğimiz bilgilere dayanmaktadır.
İlk beş ayda iş cinayetlerinin işkollarına göre dağılımı incelendiğinde, en fazla kaybın inşaat ve yol işkolunda (118 işçi), tarım ve orman işkolunda (27 işçi ve 67 çiftçi) yaşandığı görülmektedir. Diğer işkollarında ise taşımacılık (82 işçi), konaklama ve eğlence (80 işçi), ticaret, büro, eğitim ve sinema (49 işçi), belediye ve genel işler (45 işçi), petro-kimya ve lastik (41 işçi), metal (38 işçi), sağlık ve sosyal hizmetler (33 işçi) gibi alanlarda da kayıplar yaşanmıştır. Ayrıca, verilerimizde işkolü belirlenemeyen 27 işçi de hayatını kaybetmiştir.
İş cinayetlerinin nedenlerine göre dağılımı incelendiğinde, trafik ve servis kazalarının en çok işçi ölümüne sebep olduğu görülmektedir. İlk beş ayda 161 işçi bu nedenle hayatını kaybetmiştir. Deprem (110 işçi), ezilme ve göçük (109 işçi), yüksekten düşme (93 işçi), kalp krizi ve beyin kanaması (86 işçi) gibi diğer nedenler de önemli ölçüde kayba yol açmıştır. Patlama, yanma, zehirlenme, boğulma, şiddet, elektrik çarpması gibi diğer nedenler de iş cinayetlerinde rol oynamıştır.
İş cinayetlerinin yaş gruplarına göre dağılımı incelendiğinde, 18-29 yaş aralığındaki işçilerin (153 işçi) en çok kayıp veren grup olduğu görülmektedir. Bunun yanı sıra, 30-49 yaş arası (314 işçi), 50-64 yaş arası (156 işçi), 65 yaş ve üstü (36 işçi) gibi diğer yaş gruplarında da iş cinayetlerinden kaynaklı ölümler yaşanmıştır. 14 yaş ve altı 4 çocuk işçi, 15-17 yaş arası 7 çocuk/genç işçi ve yaşını belirleyemediğimiz 60 işçi de maalesef hayatını kaybetmiştir.
İş cinayetlerinin yaşandığı bölgeler incelendiğinde, ilk beş ayda 71 şehirde ve yurtdışında beş ülkede kayıplar olduğu görülmektedir. İstanbul (124 ölüm), Adıyaman (66 ölüm), Hatay (39 ölüm), Adana (23 ölüm), Kocaeli (22 ölüm) gibi şehirlerde daha yüksek sayıda iş cinayeti yaşanmıştır. Yurtdışında ise Irak, Azerbaycan, Bosna Hersek, Makedonya ve Meksika’da toplamda 6 ölüm meydana gelmiştir.
Bu veriler, Türkiye’de iş cinayetlerinin hala büyük bir sorun olduğunu göstermektedir. İşçilerin güvenli çalışma koşullarına erişimi ve iş sağlığı güvenliği önlemlerinin yetersiz olduğu açıktır. Bu durum, iş cinayetlerinin önlenmesi için daha fazla çaba sarf edilmesi gerektiğini göstermektedir. İşverenler, hükümet ve ilgili kurumlar, işçilerin yaşamını korumak için etkili önlemler almalı ve iş sağlığı güvenliği standartlarını iyileştirmelidir. Ayrıca, işçilerin haklarını savunmak için sendikalar ve diğer örgütlenmelerin güçlendirilmesi önemlidir.
Sonuç
İSİG Meclisi’nin verileri, Türkiye’de iş cinayetlerinin vahim bir boyuta ulaştığını gösteriyor. Her gün en az dört-beş işçinin çalışırken öldüğü bir ülkede, iş güvenliği ve sağlığı konusunda ciddi bir sorun olduğu açık. Salgın sürecinde de işçilerin korunmasız bırakıldığı, salgın nedenli ölümlerin büyük bir kısmının iş cinayeti olarak kayıtlara geçtiği görülüyor.
İş cinayetlerinin önlenmesi için, devletin denetim mekanizmalarını etkinleştirmesi, patronların kâr hırsına karşı durması, sendikaların ve emek örgütlerinin mücadelesini güçlendirmesi gerekiyor. İş cinayetleri bir kader değil, bir sonuçtur. İş cinayetlerine karşı mücadele etmek, her işçinin hakkı ve görevidir.
- Bilim İnsanları, Bazı Kişilerin Neden Covid Olmadığını Buldu - 21 Haziran 2024
- Tüketicinin İyimserliği Azalıyor - 21 Haziran 2024
- Akşener, Erdoğan’dan Ne İstedi? - 7 Haziran 2024