Nükleer Meclis gündeminde, uzmanlar uyardı: Türkiye’nin felaketi olur

Meclise dün gece yarısı sunulan Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifini değerlendiren uzmanlar, “Türkiye’nin felaketi olur” dedi.

Evrensel’den Eylem NAZLIER’in haberine göre, Meclise dün gece yarısı sunulan Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifini değerlendiren uzmanlar, “Türkiye’nin felaketi olur” dedi. AKP Çorum Milletvekili Oğuzhan Kaya ile AKP milletvekilerinin imzasını taşıyan Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi, TBMM Başkanlığına sunuldu. 29 madde yer alan teklifte, nükleerde güvenlik ve emniyet dahil her türlü sorumluluk, “yetkilendirilen tüzel kişilere” bırakılıyor. Oluşturulan kurum, şirket birçok yasadan muaf tutuluyor. Ücretler Cumhurbaşkanı tarafından belirlenirken yönetim kurulu üyelerine “huzur hakkı” da veriliyor. Teklife göre gerçek veya tüzel kişiler nükleer enerji ile ilgili faaliyet yürütebilecek. Lisans verilen nükleer tesislerin ve radyoaktif atık tesislerinin sahalarında yapılacak yapılar hakkında, Yapı Denetimi Hakkında Yasa ile İmar Yasası’nın fenni mesuliyete ilişkin hükümleri uygulanmayacak.

“TÜMDEN REDDEDİLMELİ”

Sinop NKP Yürütme Kurulu Üyesi Kayhan Konukçu, apar topar TBMM gündemine getirilmesine tepki göstererek, “Herkesin gündemi Rusya- Ukrayna savaşı, bu durumda bile böyle bir yasayı geçirmeye çalışıyorlar” dedi. Nükleer Düzenleme Yasa Teklifini incelediklerini söyleyen Konukçu, “Türkiye’de yapılmak istenen santrallere ve tehlikeli atıklara ilişkin bir şey hazırlamaya çalışmışlar, baştan savma bir şey. Bunun tümden reddini istiyoruz. Bunun için Mecliste grubu olan siyasi parti temsilcilerinin bir kısmına ulaştık bir kısmını da ulaşmaya çalışıyoruz” diye konuştu.

“TÜRKİYE DÜNYANIN ATIK DEPOSU OLACAK”

Türkiye’nin neler kaybedeceğine dikkat çeken Konukçu, “Bizim en büyük endişemiz Sinop Nükleer Santrali. Sinop Nükleer Santrali yapılmazsa bile Sinop’a nükleer atık deposu yapılacak diye endişelerimiz vardı. Bu maddeler geçerse Türkiye çok seri bir şekilde Avrupa’nın ve dünyanın atık deposu olma yolunda ilerleyecek. Bu maddeler geçerse enerjiye olan bağımlılık, dışarıya olan bağımlılık daha da artacaktır. Çünkü nükleer enerji demek yerli, milli ve temiz bir enerji değil, tamamen kirli ve pahalı bir enerjidir. Sağlığa olan etkisini hiç tartışmıyorum bile çünkü Çernobil’de gördük, yaşadık. Bizi çok yakından etkiledi” dedi.

“AMAÇ, GELİR ELDE ETMEK”

“Akkuyu Nükleer Santralini kimseye sormadan kuralsız bir şekilde yapıyorlar” diyen Konukçu, “Bu yasanın çıkmasının en tehlikeli yanı nükleer atıklar. Bu nükleer atıkların Türkiye’ye depolanmasını ve bunun üzerinden bir gelir elde etmeyi düşünüyor şu andaki krizin içinde boğuşan hükümet. Dolayısıyla bunu engellemek zorundayız” değerlendirmesinde bulundu.

“ÜLKEYİ YÖNETENLER AKILLARINI BAŞINA ALSIN”

Nükleerin ne kadar tehlikeli olduğunu bir kez daha hatırlatan Konukçu, “Sinop Nükleer Santral projesinin ÇED raporunda, herhangi bir kaza anında şehrin boşaltılmasıyla ilgili bir madde vardı. Sinop kent merkezi nükleer santralin olduğu tarafa doğru. Dolayısıyla böyle bir şey yaşandığında o bölgedeki insanlar nasıl kaçacak? Yıllar sonrada Çernobil ve çevresine hâlâ giriş izni olmayan bir alan var. Nükleer serpintilerin hâlâ orada aktif olduğunu biliyor insanlar. Dolaysıyla ciddi bir risk bu. Ayrıca, nükleer santralin Sinop’ta yapılması demek her zaman emperyalist, egemen ülkelerin Türkiye’ye saldırması, Sinop’a müdahale etmesi anlamına da gelir. Her an bizim gibi insanların da risk altında yaşadığının ifadesidir. Bizim nükleer santral yapma sevdamız uluslararası arenalarda başımızı her an kirli bir savaşın içine sokabileceğinin de işaretidir. O yüzden ülkeyi yönetenler akıllarını başına alıp dışa bağımlı kirli, pahalı enerjilerden kurtulması. Önüne çevreye ve doğaya zarar vermeyen, şu enerji demiyorum, oturulup tartışılması yöre halkının da hemfikir olduğu bir proje üzerinden yürütülmesi gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.

“MÜCADELE EDECEĞİZ”

Konukçu, “Dolayısıyla bu yasanın çıkmaması bizim için önemli” dedi ve sözlerini şöyle sonlandırdı: “30 yıldır nükleere karşı bir mücadele yürütüyoruz. Gücümüz yeter yetmez o ayrı bir şey. Ama bu yasanın çıkmaması için elimizden geleni yapacağız. Biz mücadelemize devam edeceğiz.”

“BU YASA TASARISI İNSANA, ÇEVREYE, DOĞAYA KARŞI”

‘Nükleer Düzenleme Yasa Teklifi’ni madde madde incelediklerini söyleyen Mersin Nükleer Karşıtı Platform Sözcüsü, EMO Yönetim Kurulu Başkan Adayı Uğur Tülay, “Bu maddeler genellikle göz boyayan, gelecek için bir başka yerde bir başka şehirde nükleer santral kurmaya yönelik maddeler. Bu maddelerin tamamını koşulsuz şartsız reddediyoruz. Bir tanesi bile bizim için bir anlam taşımıyor. İnsan sağlığına, çevreye, doğaya karşı. Bu nükleer düzenleme ile ilgili maddelerin Meclise sunulmasını da reddediyoruz. Bunun Meclise sunulması ve oradan çıkması dahilinde biz yaşam savunucuları olarak bunları topyekün protesto edeceğiz” ifadelerini kullandı.

“NÜKLEER SANTRALLER GÜVENLİK SORUNU”

Rusya’nın kontrolü ele geçirdiği Çernobil bölgesinde radyasyon seviyelerinde artış olmasını da değerlendiren Tülay, “Biz NATO’nun Rusya’yı kuşatmasını, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesini şiddetle kınıyoruz. Bu insanlık suçu. Savaşa karşıyız. Burada oluşabilecek herhangi bir hasarda sadece o yöre halkını değil km’lerce uzaklıktaki insanları da etkileyecek. Bir güvenlik sorunudur santraller” dedi.

“‘NE YERİ NE ZAMANI”

Nükleer Karşı Platform Sözcüsü, Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Özdağ şunları söyledi: “Türkiye bu yasa teklifini bu savaş ortamında, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal ettiği bir ortamda Meclise getirilmesinin hiç yeri değil. Nükleer Düzenleme Kurumu bahanesiyle nükleerle ilgili bir yasanın onaylanması Türkiye’nin bana göre nükleer mevzuatı açısından felaketi olacak. Savaş ortamında böyle bir kanun düzenlemesinin ne yeri ne zamanı. Bu ortamda tümden reddedilmesi taraftarıyım.”