Yenidoğan Çetesi Skandalı: Diplomasız Doktorun Ameliyat Ettiği Obezite Hastası Hayatını Kaybetti

22 Ekim 2024

İstanbul’da gerçekleşen “Yenidoğan Çetesi” davasında ortaya çıkan telefon kayıtları ve suçlamalar, kamuoyunu şoke eden bir dizi ihmali ve yasadışı faaliyeti gözler önüne seriyor. 22’si tutuklu olmak üzere toplamda 47 şüphelinin yargılandığı davada, bebeklerin gereksiz yere özel hastanelerin yoğun bakım ünitelerine sevk edilerek ölümlerine sebep olunduğu ve bu yolla haksız kazanç elde edildiği öne sürüldü. Bunun yanı sıra diploması askıda olan bir doktorun obezite ameliyatı yapması sonucu bir hastanın ölümüne ilişkin skandal da bu dosyada yer aldı.

Skandal Ameliyat ve Diplomasi Askıda Olan Doktor

İddianamede yer alan tape kayıtlarına göre, diploması askıda olan Dr. E.V.’nin, Bağcılar Özel Şafak Hastanesi’nde tüp mide ameliyatı yaptığı S.A. adlı obezite hastasının hayatını kaybettiği ortaya çıktı. Ameliyat sonrası hastanın durumu kötüleştiğinde, E.V. hastayı taburcu ettikten sonra gelen şikayetlere yeterli ilgi göstermedi. Durum ciddileştiğinde hastaneye gelen S.A., doktorun müdahalelerine rağmen kurtarılamadı.

Tape kayıtlarında, E.V.’nin ameliyatları başka bir doktorun üzerine kaydettirdiği, hastane yönetiminin de bu duruma göz yumduğu anlaşılıyor. Özellikle M.K. ve S.Y. gibi hastane yetkililerinin, E.V.’nin ameliyatlarına usulsüz bir şekilde göz yumarak, bu süreçte ölümle sonuçlanan olayları örtbas etmeye çalıştıkları iddianamede detaylandırıldı.

Bebek Ölümleri ve İhmal

Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma, yenidoğan yoğun bakım ünitesine yatırılan 12 bebeğin ölümüne ilişkin ağır ihmal iddialarını da içeriyor. Hastane yönetimi ve doktorların SGK’dan haksız kazanç sağlamak amacıyla bebekleri gereksiz yere yoğun bakımda tuttukları, tıbbi eksiklikler nedeniyle ise bebeklerin yaşamlarının tehlikeye atıldığı vurgulanıyor. Raporda, entübasyon gecikmeleri ve ihmalkâr hasta yönetimi sonucunda bebeklerin hayatını kaybettiği detayları yer aldı.

Örgütlü Suç ve Dolandırıcılık

İddianamede, başta Dr. Fırat Sarı olmak üzere 47 şüpheli, “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “nitelikli dolandırıcılık”, “resmi belgede sahtecilik” gibi suçlamalarla karşı karşıya. Suç örgütünün, bebek ölümlerine ve usulsüz ameliyatlara yol açarak kazanç sağladığı belgelenirken, SGK dolandırıcılığı için sahte hasta sevkleri yapıldığı ve bu süreçte sorumluluğun başkalarına yıkılmaya çalışıldığı ifade ediliyor.

Bu skandal, sağlık sistemindeki denetim eksikliklerini ve insan hayatını tehlikeye atan uygulamaları gözler önüne sererken, kamuoyunun tepkisini de beraberinde getirdi.