İstanbul Üniversitesi Öğrencilerinin Direnişi: 23 Yıllık Öfkemiz Sokaklarda Haykırıyoruz

İstanbul Üniversitesi öğrencileri, Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi ve gözaltına alınmasının ardından, tüm Türkiye’deki öğrenci hareketlerine öncülük ederek, üniversitelerde ve sokaklarda büyük bir direniş başlattı. Öğrenciler, BirGün Gazetesi’ne yazdıkları mektupta, iktidarın uyguladığı baskılara karşı birleşme ve direniş çağrısı yaptı. Mektupta, öğrenciler AKP iktidarının 23 yıldır inşa etmeye çalıştığı diktatörlük rejimine karşı, eğitimdeki hak ihlalleri, özgürlükler ve demokrasi adına verdikleri mücadelenin önemini vurguladı.

“İyiden, güzelden, doğrudan yana gençler”

Mektubun başında, İstanbul Üniversitesi öğrencileri, ülkedeki önemli tarihî eylemlerin yapıldığı Beyazıt Meydanı’ndan seslendiklerini belirtti. “İstanbul Üniversitesi ve Beyazıt Meydanı, ülke tarihi açısından her zaman ayrı bir öneme sahip olmuştur. 1958, 1968, 1978, hatta 1980 darbesi sonrasında bu meydanlarda büyük direnişler gerçekleşmiştir,” diyen öğrenciler, 19 Mart’ta yaşadıkları olayların da bu büyük tarihin bir parçası olduğunu ifade etti.

“Yıkıp geçtiğimiz sadece polis barikatı değildi”

Öğrenciler, 18 Mart’ta İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesinin ardından, 19 Mart’ta İstanbul Üniversitesi’nde büyük bir eylem gerçekleştirdiklerini ve polis barikatını aşarak basın açıklaması yaptıklarını belirtti. Bu olayla, sadece fiziksel bir engel olan barikatı aşmadıklarını, aynı zamanda AKP iktidarının inşa etmeye çalıştığı öğrenci profilini de yıktıklarını yazdılar. Öğrenciler, “Kimse bizi yok sayamaz,” diyerek, üniversitelerin aslında öğrenciler sayesinde var olduğunu bir kez daha hatırlattılar.

“Bu iktidara doğanlarız”

Mektubun devamında, öğrenciler direnişin sadece bir günle sınırlı kalmadığını ve tüm Türkiye’de diğer üniversitelerdeki arkadaşlarına mücadeleye devam etme çağrısı yaptıklarını belirttiler. Öğrenciler, 21 Mart’ta Beyazıt Meydanı’nda yaptıkları kitlesel mitingin, son 40 yılın en büyük öğrenci hareketinin başlangıcı olduğunu ifade ettiler. 23 yıllık AKP iktidarının yarattığı faşist rejimin son bulması gerektiğini dile getiren öğrenciler, boykot ve eylemleri sadece akademik boykot olarak kalmaması, aynı zamanda hayatı durduracak bir boykot haline getirme kararlılığını taşıdıklarını aktardılar.

“Biz çoğunluğuz, artık onlar güçsüz”

Öğrenciler, yapılan eylemlerden ve boykotlardan korkan AKP iktidarının, bayram tatilini uzatarak öğrencilere engel olma çabası gösterdiğini belirtti. Ancak öğrenciler, “Ne yaparlarsa yapsınlar, bu mücadele bitmeyecek, aksine büyüyerek devam edecek,” dediler. Direnişin sadece üniversitelerle sınırlı kalmayacağını ve diğer öğrencilerin de bir araya gelip bu ceberut iktidarı üniversitelerden kovmak için mücadeleye devam edeceğini belirttiler. “Onlar azınlık, biz çoğunluğuz. Artık onlar güçsüz, biz güçlüyüz,” diyerek, iktidarın karşısında birleşerek mücadeleye kararlı olduklarını vurguladılar.

“Mücadelemiz Özerk ve Demokratik Üniversite İçin Devam Edecek”

Son olarak, İstanbul Üniversitesi öğrencileri, üniversitelerdeki tüm arkadaşlarına çağrıda bulunarak, üniversitelerin özerklik ve demokrasi talebi için mücadeleye devam etme çağrısı yaptı. “Bu ceberut iktidarı üniversitelerden kovmak ve özerk-demokratik üniversite talebimizi gerçekleştirmek için mücadeleye devam edelim,” diyerek, öğrencilerin mücadelesinin ülke genelinde büyüyüp gelişeceği mesajını verdi.

Bu mektup, İstanbul Üniversitesi öğrencilerinin 23 yıl süren bir öfkeyi sokaklarda haykırma kararlılığını, hükümetin uyguladığı baskılara karşı büyüyen gençlik hareketini ve üniversitelerin özerkliğini savunma mücadelesinin önemini gözler önüne seriyor.


Kaynak: BirGün Gazetesi