İsrail, Suriye’nin güneyindeki Süveyda ve Dera kırsalına yönelik hava saldırılarını gece saatlerinde de sürdürdü. Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin (SOHR) aktardığına göre, İsrail savaş uçakları Süveyda kırsalındaki Sa’la (et-Thaala) ve Şakraviyye yolu ile Dera’daki el-Harak bölgesinde konuşlu 52’nci Tugay’ı hedef aldı. Hedef alınan noktaların Suriye Savunma Bakanlığı’na bağlı birliklerin üslenme alanları olduğu belirtilirken, saldırılarda can kayıplarının yaşandığı bildirildi. Ancak ölü ve yaralı sayısına ilişkin resmi bir açıklama yapılmadı.
Gece düzenlenen bombardıman, İsrail’in günün erken saatlerinde Süveyda şehir merkezine yönelik saldırılarının devamı niteliğindeydi. Kentteki Emniyet Müdürlüğü çevresine yönelik düzenlenen hava saldırısında, genel güvenlik unsurlarının hedef alındığı ve can kayıplarının meydana geldiği bildirildi. Olay yerine ambulansların sevk edildiği öğrenildi.
İsrail’den Süveyda’da Hükümet Güçlerine Yönelik Saldırı: Gerekçe Dürzi Toplumunu Korumak
İsrail, saldırıların gerekçesi olarak Dürzi topluluğunu koruma iddiasını öne sürüyor. Süveyda vilayeti, Suriye’nin güneyinde çoğunlukla Dürzilerin yaşadığı ve yaklaşık 700 bin kişilik bir nüfusa ev sahipliği yapan bir bölge. İsrail’in hava saldırılarına gerekçe gösterdiği kriz, hafta sonunda Süveyda’da başlayan çatışmalarla tırmandı.
Pazar günü Süveyda’da Dürzi gruplar ile Bedevi kabileler arasında çıkan çatışmaların ardından, Şam’a bağlı hükümet güçleri “bölgeyi sakinleştirme” gerekçesiyle vilayete girdi. Ancak SOHR’un aktardığına göre, hükümet güçleri müdahaleyle yetinmeyip Bedevi gruplarla birlikte Dürzi silahlı gruplara karşı çatışmalara katıldı. Gözlemevinin son verilerine göre, çatışmalarda aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 200’ü aşkın kişi yaşamını yitirdi.
Şam Yönetiminden Kınama: “İsrail Tüm Sonuçlardan Sorumludur”
Suriye Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in saldırılarını kınayarak, hem askeri personel hem de sivillerin yaşamını yitirdiğini bildirdi. Bakanlık açıklamasında “İsrail’i bu saldırıların tamamından ve sonuçlarından sorumlu tutuyoruz. Hükümet, Dürzi vatandaşlarımız da dahil olmak üzere tüm yurttaşlarımızın güvenliğini sağlamaya kararlıdır” ifadeleri yer aldı. Ölü ve yaralı sayısına dair resmi bir sayı verilmedi.
Suriye Cumhurbaşkanlığı ise yaşananlara ilişkin yaptığı açıklamada, “rütbesi ya da makamı ne olursa olsun, ihlalde ya da suistimalde bulunduğu belirlenen herkes hakkında yasal işlem başlatılacağını” duyurdu.
Süveyda’da Dürzilere Yönelik Hakaret ve İşkence İddiaları
Sosyal medya platformlarında ve insan hakları gözlem kuruluşlarının raporlarında, Şam yönetimine bağlı güvenlik güçlerinin Dürzi topluluğu üyelerine yönelik hakaret ve işkence içeren uygulamalarda bulunduğuna dair görüntüler yer aldı. Özellikle, Dürzi topluluğunun önde gelen dini önderlerinden Şeyh Merhej Şahin’in bıyığının zorla kesildiği ana ait görüntüler kamuoyunda infial yarattı. Söz konusu görüntüler SOHR tarafından da doğrulandı.
Dürzi dini liderliği, dün sabah saatlerinde yaptığı açıklamada, kan dökülmesini durdurmak amacıyla Suriye hükümet güçlerinin Süveyda’ya girişine izin verdiklerini ve silahlı gruplara da silah bırakmaları çağrısında bulunduklarını duyurmuştu. Ancak aynı günün ilerleyen saatlerinde, dini lider Hikmet el-Hacri yeni bir açıklama yaparak önceki çağrının Şam yönetimi tarafından “dayatıldığını” belirtti ve Suriye ordusunun sivillere ateş açmayı sürdürdüğünü söyledi. El-Hacri, “Bu bir toplu imha savaşıdır” diyerek Dürzilere “ellerindeki tüm imkanlarla” direnme çağrısı yaptı.
Süveyda’da Ateşkes İlan Edildi Ancak Sahada Gerilim Sürüyor
Suriye Savunma Bakanlığı, dün akşam saatlerinde bölgede “tam bir ateşkes” ilan edildiğini duyursa da, sahadaki gelişmeler ateşkesin uygulanmadığını ortaya koyuyor. İsrail’in hava saldırılarını sürdürmesi ve Suriye ordusunun sahadaki varlığının Dürzi halkı üzerinde artan bir baskıya dönüşmesi, çatışma ortamının henüz yatışmadığını gösteriyor.
Dürzi toplumu, tarihsel olarak Suriye’de siyasi denge unsurlarından biri olarak varlığını sürdürürken, mevcut çatışmalar Dürzilerin rejimle olan kırılgan ilişkisini daha da geriyor. Bölgede yaşanan gelişmelerin, yalnızca Suriye iç siyasetini değil, İsrail ile Suriye arasındaki çatışmalı ilişkiyi ve bölgedeki dini-etnik dengeleri de etkileyebileceği değerlendiriliyor.
- Diyanet’ten Rekor Harcama: Günde 345,9 Milyon TL! - 18 Temmuz 2025
- CHP’den Avukat Pehlivan’ın Tutukluluğuna Tepki: Savunma Hakkı Tehlikede - 17 Temmuz 2025
- Kamu İşçilerinden İstanbul’da Ortak Eylem: “Sadaka Değil, Hakkımızı İstiyoruz” - 17 Temmuz 2025