Dünya silahlanmaya devam ediyor

Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI) 2016 yılı silahlanma harcamaları raporunu açıkladı. Buna göre dünya genelinde silahlanmaya ayrılan bütçe artıyor.

Küresel silahlanma harcamaları 2011 yılından beri ilk kez yeniden artış kaydetti. Stockholm Uluslararası Barış AraÅŸtırmaları Enstitüsü’ne (SIPRI) göre 2016 yılında dünya genelinde ülkelerin silahlanmaya ayırdığı miktar toplam 1 trilyon 686 milyar dolar. Bu rakam 2015 yılına oranla yüzde 0.4 fazla. Özellikle askeri açıdan güçlü olan ABD, Çin ve Rusya’nın silahlanma harcamalarının yükseldiÄŸi dikkat çekti. Suudi Arabistan gibi bazı ülkeler ise silahlanma harcamalarını azalttı ancak bunu siyasi nedenlerden çok petrol fiyatlarının düşmesi nedeniyle ekonomik gerekçelerle yapmak zorunda kaldılar.

Bonn’daki Uluslararası Silahsızlanma Merkezi’nden (BICC) siyaset bilimci Marius Bales, harcamalardaki artışın uzun süredir gözlenen bir eÄŸilimi yansıttığını belirterek, “10 yıl öncesinden farklı olarak günümüzde diplomasi ve uluslararası kuruluÅŸlara önem verilmiyor.Bunun yerine bazı ülkeler silahlanma ile güvenliklerini saÄŸlamaya dikkat ediyor” diyor.

Gerginlikler çoğalıyor

Siyaset bilimci Bales’e göre Rusya’nın Kırım’ı ilhak etmesi, Güney Çin Denizi’ndeki gerginlik, OrtadoÄŸu’daki savaÅŸlar silahlı çatışmaların daha da yayılabileceÄŸi korkusunu besledi. DiÄŸer yandan uluslararası kuruluÅŸ ve enstitülere duyulan güven de kayboluyor. Birçok ülke giderek sadece kendisine güveniyor.  Ulusal orduların önemi büyüyor. Bu da silahlanma harcamalarının artmasına neden oluyor.

Bu durum hali hazırda askeri açıdan donanımlı ülkeler için de geçerli. ÖrneÄŸin ABD silahlanma harcamalarını yüzde 1,7 artırarak 611 milyar, Rusya yüzde 5,99’luk artışla 69,2, Çin ise yüzde 5,4’lük artışla 215 milyar dolara çıkardı.

Kriz bölgesi Ortadoğu

En önemli kriz bölgelerinden birisi OrtadoÄŸu olmaya devam ediyor. Suriye savaşı çatışmaları daha da sertleÅŸtirdi. Böylece bölgedeki aktörlerin silah harcamalarını da artırdı. SIPRI raporunu hazırlayanlardan ekonomist Nan Tiam, “EdindiÄŸimiz bilgiler Rusya’nın Suriye’deki angajmanının 2016 yılında yaklaşık 464 milyon dolara mal olduÄŸunu gösteriyor” dedi.

Buna karşılık Suudi Arabistan’ın askeri harcamaları azalma gösterdi. 2015 yılında yüzde 9’dan yüzde 13’e çıkan silahlanma harcamaları geçen yıl yaklaşık yüzde 10’a düştü. Bu durumda petrol fiyatlarındaki düşüşün etkisi var. Ekonomist Nan Tian, Suudi Arabistan’ın gelirinin yüzde 80’ini petrol satışından elde ettiÄŸine dikkat çekerek, petrol fiyatlarındaki düşüş nedeniyle Suudi yönetiminin bütçenin her alanında kesintiye gitmek zorunda kaldığını belirtiyor.

Suudi Arabistan-Ä°ran gerilimi

Bonn’daki Uluslararası Silahsızlanma Merkezi’nden siyaset bilimci Marius Bales, Suudi Arabistan’la Ä°ran Ä°slam Cumhuriyeti arasındaki gerilimin bu durumdan etkilenmediÄŸini, iki tarafın da müzakerelere ÅŸans tanımayarak askeri yöntemlere ağırlık verdiÄŸini kaydediyor.

Ancak bölgedeki temel gerginlikler de askeri harcamaların artmasına neden oluyor. Siyaset bilimci Bales, “Umman dışında OrtadoÄŸu’daki bütün ülkeler ÅŸiddetli çatışmalara katılıyor. Petrol fiyatlarının düşmesi harcamaları azaltmış olmasına raÄŸmen, bölgedeki gerginlikler silahlanma konusunda bir deÄŸiÅŸikliÄŸe yol açmıyor” dedi.

DoÄŸu Avrupa’da Rusya korkusu

Avrupa’da da askeri harcamalar arttı. SIPRI araÅŸtırmacılarına göre Avrupa’daki silahlanma harcamalarında yüzde 2.6’lık artış dikkat çekiyor. Bunda başı Orta Avrupa ülkeleri çekiyor. SIPRI raporu yazarlarından Siemon Wezemann, bu artışı özellikle Orta Avrupa’daki birçok ülkenin Rusya’yı giderek büyüyen bir tehdit olarak görmesine dayandırıyor. Wezemann Rusya’nın 2016’daki askeri harcamalarının NATO ülkelerinin sadece yüzde 27’sine denk geldiÄŸine de dikkat çekiyor.

Siyaset bilimci Marius Bales savunma harcamalarının artırılmasının gerçekten de istikrar getireceÄŸi konusunda şüpheli. Bales, Rusya’nın kendini tehdit altında hissetmesi durumunda Avrupa’nın DoÄŸu ile Batı arasında yeni bir silahlanma yarışının ortasında kalacağına dikkat çekiyor.