Almanya’nın önde gelen yayın organlarından Die Zeit, Ekrem İmamoğlu hakkında Türkiye’de devam eden davalarla ilgili gelişmeleri detaylarıyla haberleştirdi. Haberde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın en güçlü rakiplerinden biri olarak görülen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun hâlâ tutuklu olduğu ve hakkında süren davalarda henüz bir karar verilmediği aktarıldı.
İmamoğlu’nun avukatı Kemal Polat’ın açıklamalarına dayandırılan habere göre, İmamoğlu hakkında iki ayrı dava sürüyor ve her iki davada da yeni duruşma tarihleri belirlendi. Bu davaların, İmamoğlu’nun 19 Mart 2025’te yolsuzluk ve terör suçlamalarıyla gözaltına alınmasıyla ilgili olmadığı vurgulandı. Dava süreçlerinin bu gözaltıyla bağlantısız olması, mevcut yargılamaların geçmişe dönük başka iddialara dayandığını gösteriyor.
“Üç Kez Seçim Kazandığım İçin Buradayım”
Silivri Cezaevi kampüsü içerisinde görülen duruşmada İmamoğlu, Cumhuriyet gazetesine göre, savunmasında şu ifadeleri kullandı: “Ben buradaysam, bunun tek nedeni İstanbul’da üç kez seçim kazanmış olmamdır.”
İddianameye göre, İmamoğlu bir savcıyı tehdit etmekle suçlanıyor. Ancak İmamoğlu bu suçlamayı reddederek “Ben hep uzlaştırıcı biri oldum” dedi. Bu davada İmamoğlu hakkında yedi yıl dört aya kadar hapis cezası ve siyasi yasak isteniyor. Davanın bir sonraki duruşması için 16 Haziran tarihi verildi.
Beylikdüzü Dönemine Dair İhale İddiası
İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanı olduğu 2015 yılına dayanan ikinci davada ise, kamu ihalelerinde usulsüzlük yapıldığı iddiası bulunuyor. Bu davada da henüz karar verilmedi. İmamoğlu bu duruşmaya katılmadı. Avukatı, davanın temelsiz olduğunu ve kararın kasıtlı olarak ertelendiğini, zira davanın beraatle sonuçlanmasının beklendiğini ifade etti. Bu dosyada bir sonraki duruşma tarihi 11 Temmuz olarak belirlendi.
Haberde ayrıca, CHP’ye karşı açılan üçüncü bir davada İmamoğlu’nun tanık sıfatıyla çağrıldığı fakat ilgili duruşmaya katılmadığı da bildirildi.
İmamoğlu daha önce, 2022 yılında kamu görevlisini hakaret ettiği gerekçesiyle bir yıl sekiz ay hapis cezasına ve siyasi yasak kararına çarptırılmıştı. Ancak söz konusu karar henüz kesinleşmiş değil.
Türkiye’de Siyasi Kriz Derinleşiyor
19 Mart 2025’te İmamoğlu’nun gözaltına alınmasıyla başlayan süreç, Türkiye’de son yılların en büyük iç siyasi krizine neden oldu. Ülkenin dört bir yanında yüz binlerce insan sokağa çıkarak İmamoğlu’na destek verdi ve hükümeti protesto etti.
Muhalefet partileri ve birçok yurttaş, açılan davaların siyasi saiklerle yürütüldüğünü, Erdoğan’ın İmamoğlu’nu siyasi yarıştan saf dışı bırakmak için yargıyı kullandığını iddia ediyor.
Haberde yer alan ifadeyle, “Muhalefet ve eleştirmenler, hükümetin Erdoğan’ın rakibi olan İmamoğlu’nu bu davalarla etkisizleştirmeye çalıştığını öne sürüyor.”
- NHY / Die Zeit, dpa
