Halk müziği sanatçısı Pınar Aydınlar, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) soruşturması kapsamında 21 Şubat’ta gözaltına alınıp tutuklanmasının ardından bugün İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hâkim karşısına çıktı. Mahkeme, üç aydır tutuklu bulunan sanatçının serbest bırakılmasına karar verdi. Bir sonraki duruşma 11 Eylül’de görülecek.
Özel Tim Baskınıyla Gözaltı: “Kafama Silah Dayatıldı”
Savunmasında yaşadığı süreci ayrıntılarıyla anlatan Aydınlar, evine 18 Şubat sabahı özel harekât timlerinin katıldığı bir operasyonla girildiğini ve daha giyinmesine izin verilmeden kafasına silah dayandığını belirtti. O esnada çocuklarının da benzer şekilde muameleye maruz kaldığını ifade eden Aydınlar, “Bu bir baskındı. Gecenin bir yarısı pijamalarımla gözaltına alındım. Apartman görevlimizin gözleri önünde itibarsızlaştırıldım” dedi.
Aydınlar, bugüne kadar hakkında açılan tüm davalarda ifadeye çağrıldığında her zaman gittiğini, kaçma veya saklanma gibi bir durumunun olmadığını vurgulayarak, “Ben 25 yıllık bir sanatçıyım. Yüzlerce konser verdim. Evimin yakınında üç karakol var, buna rağmen neden bu şekilde bir operasyonla alındım?” diyerek yaşadıklarını sorguladı.
“Aday olmadım, HDK üyesi değilim”
Sanatçıya yöneltilen suçlamalar arasında HDK binasında yapılan bir aramada adının geçmesi yer alıyor. Ancak Aydınlar, HDK üyesi olmadığını ve herhangi bir görevi bulunmadığını söyledi. “Kağıthane belediye başkan adayı olduğum söyleniyor, doğru değil. Ben HDP’nin İstanbul eş başkan adayıydım. Bunun dışında hiçbir siyasi görevim olmadı. HDK yasal bir yapıdır, üyelik iddiası dahi gerçek dışı” dedi.
Mahkeme salonunda yaptığı konuşmada sık sık duygulanan Aydınlar, HDP milletvekili ve siyasetçi Sırrı Süreyya Önder’in ismini de andı. Önder’in vefat ettiğini sandığı anlaşılan Aydınlar, “Sırrı Süreyya Önder öldü, cenazesine gidemedim” diyerek hayattaki dostlarına veda bile edemediğini ifade etti. Daha sonra konuşmasında sanatçılar Volkan Konak ve Edip Akbayram’ın da öldüğünü söyledi, ancak bu bilgilerin doğru olmadığı anlaşıldı. Bu ifadeler, Aydınlar’ın tutukluluk süresindeki psikolojik çöküntünün de bir yansıması olarak değerlendirildi.
“Sanatımla Direniyorum”
Savunmasında sosyal medya paylaşımlarının da dava konusu yapıldığını belirten Pınar Aydınlar, Yeni Yaşam gazetesinin yasal bir yayın organı olduğunu, sadece paylaşım yaptığını ve yorum dahi eklemediğini söyledi. “Ben sanatla mücadele ediyorum. Tırnaklarımla bu günlere geldim. Bağlamam, sazım, sözüm dışında bir aracım yok. Sanatımla direniyorum. Üç aydır özgürlüğüm gasp edildi. Konser veremiyorum, çocuklarımla ilgilenemiyorum. Mesleğim elinden alınmış bir anneyim” diyerek tahliyesini talep etti.
Yurtdışı Yasağı ile Serbest Bırakıldı
Duruşma savcısı, Aydınlar’ın mevcut tutukluluk süresini dikkate alarak adli kontrol şartıyla tahliyesini talep etti. Mahkeme, Aydınlar’ın yurt dışına çıkış yasağı şartıyla serbest bırakılmasına karar verdi.
Pınar Aydınlar’ın serbest bırakılması, salonda bulunan izleyiciler ve destekçileri tarafından sevinçle karşılandı. Duruşma sonrası adliye önünde toplanan grup, “Sanat susturulamaz” sloganlarıyla Aydınlar’ı karşıladı.
- Bilim İnsanlarından Alarm: 1,5 Derecelik Isınma Eşiği 2028’de Kalıcı Olarak Aşılabilir - 20 Haziran 2025
- NASA’nın Mars’taki “Mantar” Gizemi: Gerçekten Yaşam Belirtisi mi, Yoksa Sıradan Bir Jeolojik Şekil mi? - 20 Haziran 2025
- CHP’li 81 İl Başkanından Ortak Direniş: Kayyum Darbesini Tanımayacağız - 20 Haziran 2025
