Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Gazete Duvar’da kaleme aldığı yazısında, Abdullah Öcalan’ın barış çağrısını değerlendirerek, Türkiye ve bölge için kalıcı bir barışın mümkün olduğunu vurguladı. Demirtaş, Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bahçeli ve Abdullah Öcalan’ın Orta Doğu barışı ve Türk-Kürt kardeşliği için attıkları adımları desteklediğini belirterek, “Barışın yanında olalım, başarana kadar” çağrısında bulundu. Demirtaş, savaşın bitmesi ve siyasi çözümün sağlanması için herkesin üzerine düşeni yapması gerektiğini ifade etti.
Demirtaş, yazısında barış sürecinin zorluklarına da değindi. Özellikle savaş ekonomisinden çıkar sağlayan grupların provokasyonlarına dikkat çeken Demirtaş, “Barışa inanan herkesin bu zorlukları aşmak için elinden geleni yapması gerekiyor” dedi. Türk ve Kürt halklarının birbirine güvenmesi ve siyasi mücadele yolunu benimsemesi gerektiğini vurgulayan Demirtaş, “Silahlar sussun, siyaset konuşsun” mesajını verdi. Ayrıca, savaşa harcanan kaynakların halkın refahı için kullanılması gerektiğini belirterek, barışın ekonomik ve sosyal faydalarına dikkat çekti.
“Barış, Hem Türk Hem Kürt Halkı İçin Bir Kazanımdır”
Demirtaş, yazısında Türk ve Kürt halklarına ayrı ayrı seslenerek, barış sürecine destek olmalarını istedi. Kürt halkına, “Haklarınızı siyasi mücadeleyle elde edebilirsiniz. Kendinize ve örgütlü gücünüze güvenin” çağrısında bulunan Demirtaş, Türk halkına da “Kürt kardeşlerinize güvenin. Devletimiz adil ve eşit bir yaşam sunarsa bölünme değil, büyüme yaşarız” mesajını verdi. Demirtaş, barış sürecinin basit ama ciddi bir çaba gerektirdiğini belirterek, “Ölüm ciddidir, ama yaşam daha da ciddidir. Yaşamı egemen kılmak için mücadele edelim” ifadelerini kullandı.
Demirtaş, barış sürecinin siyasi partilerin ve liderlerin ötesinde, halkın desteğiyle ilerleyeceğini vurguladı. “Barış ağacına bir damla suyu da sen ver” diyerek herkesi sorumluluk almaya çağıran Demirtaş, “Ben Gabar’daki asker kardeşimin de Kandil’deki öz kardeşimin de ölmesini istemiyorum. İkisi de birbirine kurşun atmayı bıraksın” dedi. Ramazan ayının barış, kardeşlik ve huzur getirmesini dileyen Demirtaş, “Barışın yanındayım, başarana kadar” sözleriyle yazısını sonlandırdı.
Barış Sürecinin Önündeki Engeller ve Çözüm Önerileri
Demirtaş, barış sürecinin önündeki en büyük engellerden birinin, savaştan çıkar sağlayan grupların provokasyonları olduğunu belirtti. Bu grupların barışı sabote etmek için her türlü yola başvurabileceğini ifade eden Demirtaş, halkın bu tür provokasyonlara karşı uyanık olması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, barış sürecinin hukuki ve siyasi alt yapısının TBMM’de oluşturulmasının önemine dikkat çekti. Demirtaş, “Barış, sadece silahların susması değil, aynı zamanda adil ve eşit bir yaşamın inşasıdır” dedi.
Demirtaş’ın yazısı, Türkiye’nin uzun yıllardır devam eden Kürt sorununa barışçıl bir çözüm bulunması için atılan adımları destekleyen bir çağrı niteliği taşıyor. Yazı, hem Türk hem Kürt halklarına umut verirken, barış sürecinin önündeki engellere karşı da uyarıyor. Demirtaş’ın “Barışın yanında olalım” mesajı, tüm toplumu kucaklayan bir anlayışla kaleme alınmış ve barışın herkes için bir kazanım olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.