Prof. Dr. Hakan Kara’dan Enflasyon Eleştirisi: Fiyatlama Raydan Çıktı

Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Merkez Bankası eski Başekonomisti Prof. Dr. Ali Hakan Kara, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda, Türkiye’deki fiyatlandırma politikalarını ve enflasyonun yarattığı toplumsal etkileri eleştirdi. Kara, piyasadaki fiyat farklılıklarına dikkat çekerek, bu durumun yalnızca alım gücünü değil, adalet duygusunu ve ahlaki değerleri de zedelediğini vurguladı.

“Fiyatlama Raydan Çıktı”

Prof. Dr. Kara, iki ayrı eczanede sorduğu bir vitamin ürününün kendisine 450 TL olarak fiyatlandırıldığını, aynı ürünün internet üzerinden 200 TL’ye satıldığını belirtti. Benzer bir örnek olarak, bir mağazada 1500 TL olarak fiyat verilen bir ürünün internetten 350 TL’ye satın alınabildiğini paylaştı. Bu tür fiyat farklarının sıklıkla yaşandığını ifade eden Kara, tüketicilerin artık normal fiyatlara bile şüpheyle yaklaştığını söyledi.

Kara, paylaşımında şu ifadeleri kullandı:

“Bu fiyatlama işi cidden raydan çıktı. İki ayrı eczaneden sorduğum vitaminin bana söylenen fiyatı 450 TL idi. İnternet üzerinden aynı ürün 200 TL’ye satılıyor. Yaşadığım başka bir örnek: Mağazada 1500 TL fiyat verilen ürünün internet üzerinden 350 TL’ye alınabildiğini gördüm. Eminim hepiniz benzer şeyler yaşıyorsunuz. Sıkça böyle şeyler olunca insan artık normal fiyatlamalara bile şüphe ile bakıyor. Enflasyonun tek maliyeti alım gücünü eritmesi değil. Adalet duygusunu ve ahlakı da bozuyor.”

Fiyatlama ve Enflasyon: Toplumsal Etkiler

Kara’nın açıklamaları, Türkiye ekonomisinde yaşanan yüksek enflasyonun tüketici davranışları üzerindeki etkisine dair önemli bir uyarı olarak değerlendiriliyor. Uzmanlara göre, fiyatlardaki bu tür düzensizlikler, piyasa mekanizmalarındaki bozulmanın bir göstergesi. Enflasyon, yalnızca alım gücünün azalmasına yol açmakla kalmıyor; aynı zamanda bireylerin ekonomik sistemlere ve piyasalara olan güvenini de zedeliyor.

Prof. Dr. Kara’nın paylaşımında vurguladığı bir diğer önemli nokta ise, fiyat dengesizliğinin toplumda adalet duygusunu ve ahlaki değerleri olumsuz etkilemesi. Ekonomistler, bu durumun tüketicilerin satın alma kararlarını rasyonel bir şekilde yönetmesini zorlaştırdığını ve ekonomik eşitsizlikleri daha da derinleştirdiğini belirtiyor.

Tüketici Güveni ve Piyasa Düzeni

Türkiye’de özellikle son yıllarda enflasyonun yükselmesiyle birlikte, e-ticaret ile fiziksel mağazalar arasındaki fiyat farkları dikkat çekiyor. Tüketiciler, daha uygun fiyatlı ürünlere erişebilmek için internet alışverişine yönelirken, fiziksel mağazalarda fiyatların yüksek kalması, piyasa dengesizliklerini daha görünür hale getiriyor. Bu durum, piyasada denetim eksikliği olduğu yönünde eleştirilere yol açıyor.

Prof. Dr. Hakan Kara’nın açıklamaları, enflasyonun yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda sosyal ve psikolojik etkilerine de ışık tutuyor. Kara’nın paylaştığı örnekler, Türkiye’de yaşanan enflasyonist ortamda tüketicilerin giderek artan bir güvensizlik duygusuyla karşı karşıya olduğunu gözler önüne seriyor.

Ekonomi çevreleri, fiyatlandırma mekanizmalarının daha sıkı denetlenmesi gerektiğini ve enflasyonla mücadelenin yalnızca ekonomik politikalarla değil, aynı zamanda piyasa düzenini ve etik değerleri koruyacak önlemlerle desteklenmesi gerektiğini belirtiyor.