Taliban Kadınlara Işığı da Yasakladı: Penceresiz Bir Hayata Mahkûmiyet

Taliban yönetimi, Afganistan’daki kadınların hayatına bir darbe daha indirdi. Son kararnameye göre, kadınların daha çok kullandığı odalarda pencere yapılması yasaklandı ve mevcut pencerelerin kapatılması zorunlu hale getirildi. Bu kararın gerekçesi ise “müstehcen eylemlerden duyulan endişe” olarak açıklandı. Yani, kadınların ev içi alanlarda görülmesi bile Taliban rejimi için bir tehdit.

Bu karar, sadece bir inşaat düzenlemesi değil, kadınların yaşam alanlarını daha da daraltma ve onları dört duvar arasına hapsetme girişimidir. Taliban, kadınların kamusal alandaki varlığını yok etme çabasını şimdi de özel alana taşıyarak, kadınların ışığını ve nefesini kesmeyi amaçlıyor.

Sistematik Baskı: Kadınların Hayatından Silinmesi

Taliban’ın iktidarı geri almasından bu yana kadınlar üzerindeki baskılar sistematik bir şekilde artıyor. İlköğretim sonrası eğitimin yasaklanması, istihdam kısıtlamaları, kamusal alanlara erişim engelleri derken, şimdi de kadınların en temel yaşam alanlarına müdahale ediliyor. Mutfak, avlu ya da su kuyusu gibi gündelik yaşamın merkezindeki alanlar, Taliban’ın “müstehcenlik” tanımına kurban ediliyor.

Bu kararname, kadınların sadece eğitim ve çalışma hayatından değil, evlerindeki nefes alabilecekleri alanlardan bile dışlanmasını hedefliyor. Kadınları “görünmez” hale getirme politikası, patriyarkal bir kontrol mekanizmasının en uç noktalarından biri.

Taliban’ın “Ahlak” Maskesi Altındaki İktidar Politikası

Taliban’ın bu tür kararları, kadınlara yönelik baskıyı dini veya ahlaki gerekçelerle açıklamaya çalışsa da, asıl amaç, toplumu kontrol altına alma ve kadınları birey olmaktan çıkarma girişimidir. Kadınların kamusal alanlardan silinmesiyle başlayan süreç, özel alanlara müdahale ederek kadınları tamamen izole etme noktasına ulaşmıştır.

Erkeklerin, kadınları mutfakta ya da kuyudan su çekerken görmesinin “müstehcen” kabul edilmesi, Taliban rejiminin kadın bedenine ve varlığına dair obsesif kontrol arzularını yansıtmaktadır. Ancak bu, yalnızca kadınların değil, toplumun geneline yönelik bir tahakküm politikasıdır.

Uluslararası Sessizlik ve Sorumluluk

Taliban’ın bu uygulamaları, uluslararası toplum tarafından kınanmakta ancak somut adımlar atılmamaktadır. Kadınların sistematik olarak yok sayıldığı bir rejimin, uluslararası arenada meşruiyet kazanmaya çalışması trajikomiktir. Ne yazık ki, Afganistan’da kadınların hakları konusunda ses çıkaran ülkelerin birçoğu, çıkarlarını insan haklarının önüne koymaktadır.