İzmir’de Elektrik Kaçağı Katliamı: İhmaller İki Can Aldı

İzmir’de, yoldaki su birikintisine basarak elektrik akımına kapılan iki vatandaş hayatını kaybetti. Ege Telgraf gazetesi, muhabiri Utkucan Akkaş’ın imzasını taşıyan “Çözüm için illa biri mi ölmeli” başlıklı haberinde beş yıl önce o sokaktaki elektrik kaçağına dikkat çekmişti. Gazeteciler görevini yaptı, yetkililer yapmadı ve bu yüzden insanlar can verdi.

İzmir’de dün akşam etkili olan sağanak yağış sırasında Konak ilçesinin Alsancak semtindeki Enver Dündar Başar Sokak’ta karşıdan karşıya geçmek isteyen Özge Ceren Deniz (23) yoldaki bir su birikintisinde elektrik akımına kapıldı. Ona yardıma gelen İnanç Öktemay (44) ile birlikte hayatını kaybetti.

5 Yıl Önceki Uyarılar Dikkate Alınmadı

Ege Telgraf gazetesi, Alsancak Vapur İskelesi’nin yakınında bulunan bu sokaktaki elektrik kaçağını tam beş yıl önce kamuoyuna duyurmuştu. Gazete, Deniz ve Öktemay’ın ölümünün ardından, 19 Ocak 2019 tarihinde Utkucan Akkaş imzasıyla yayımladığı bu haberini hatırlattı.

Beş yıl önceki haberinde “Çözüm için illa biri mi ölmeli” diye soran Ege Telgraf, göz göre göre gelen facianın ardından bu kez “Giden canın hesabını kim verecek” diye tepki gösterdi. Akkaş, o dönemde yetkililerin haberin ardından sokağı kazıp sorunu giderdiklerini söylediğini aktardı.

Gdz Elektrik Sorumluluktan Kaçıyor

Gdz (Gediz) Elektrik şirketi, yaptığı açıklamada, “Bölgeyle ilgili yatırımlarımıza ilişkin son altı aydır herhangi bir şikâyet kaydı da bulunmamaktadır” ifadesini kullandı ve mazgallarla ilgili sorumluluğun kendilerinde olmadığını öne sürdü. Savcılığın adli incelemesi devam ediyor.

Vatandaşlar sosyal medyada, gazetecilerin bu olayda da kamuoyunu bilgilendirme ve uyarma görevini yaptığını; ancak hem özel bir şirketin hem de onu denetlemesi gereken kamu kurumlarının görevi ihmal ettiğine yönelik iddialar arasında ölümlerin engellenemediğini vurguladı. Bir görgü tanığı, sosyal medyada paylaştığı videoda, “Yıllardır yaptıramadık. Belediyeyi aradık, TEDAŞ’ı aradık, yıllardır yaptıramadık” dedi.

Yetkililerin İncelemeleri ve Elektrik Mühendisleri Odası’nın Uyarıları

Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu, ilk incelemelerin ardından, “80 santim derinlikte olması gereken kablolar gördüğümüz kadarıyla 30 santimde. Üzerinde de yeterince bir izolasyon yok gibi görünüyor” diye konuştu.

Elektrik Mühendisleri Odası’nın İzmir şubesi de kabloların yalıtımı konusuna dikkat çektiği yazılı açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Özelleştirme sonrası ilimizdeki elektrik şebekesini devralan Gdz Elektrik Dağıtım AŞ, bölgeyi yeraltı kablolarını bir süre yer üstüne taşıyarak enerjilendirebildi. O dönem trafo merkezleriyle dağıtım panoları, dağıtım panoları ile binalar arasındaki besleme kablolarına yapılan ekler incelenmelidir. Bölgede acilen varsa uygun olmayan kabloların değiştirilmesi ve taşkında hasar alan trafo merkezleri ile dağıtım panoların yenilenmesi için çalışma başlatılmalıdır. Bu izolasyon hatasından kaynaklı olarak suyla temas eden iki yurttaşımızın hayatını kaybettiği düşünülmektedir. TEDAŞ ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nu acilen bölgedeki eksikleri tespit ederek gidermek için göreve çağırıyoruz.”

Özelleştirmenin Etkileri

Kamuya ait TEDAŞ, 2004’te başlayan özelleştirme süreci sonrasında elektrik dağıtımı ve perakende satış hizmetlerini özel şirketlere devredip bir denetim kurumuna dönüştürülmüştü. Bu bağlamda, 2005’te kurulan Gediz Elektrik Dağıtım A.Ş. (Gediz EDAŞ), resmî web sitesine göre 2013’ten beri İzmir ve Manisa illerini kapsayan bölgede 5.9 milyon nüfusa hizmet veriyor. Gediz EDAŞ’ın ticaret unvanı 2015 yılında GDZ Elektrik Dağıtım A.Ş. olarak değiştirilmişti.

Basına yansıyan haberlere göre, antika eşya satışı yapan İnanç Öktemay, İzmir Müzisyenler Derneği’nin çok dilli korosunda yer alıyor ve keman çalıyordu. Özge Ceren Deniz ise Demokrasi Üniversitesi Tıp Fakültesi 5’inci sınıf öğrencisiydi. Özge Ceren Deniz ile İnanç Öktemay birbirini tanımıyordu. Yere düşen Deniz’e yardım etmeye çalışırken can veren Öktemay, 2014 yılında sosyal medyada yaptığı bir paylaşımda, Fransız yazar Albert Camus’ye atıfla, “Bir ülkeyi anlamak istiyorsanız, o ülkede insanların ne şekilde öldüğüne bakın” demişti