‘Kaçış planı’ iddiasının odağındaki Türken Vakfı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu dün akşam yayınladığı videoda, Amerika Birleşik Devletleri’nde kurulu Türken Vakfı ve buraya Türkiye’deki belirli vakıflar üzerinden yüklü para aktarımının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ailesinin “kaçış planının bir parçası” olduğunu iddia etti.

Kılıçdaroğlu Ensar ve TÜRGEV vakıflarından Türken Vakfı’na 1 milyar TL’ye yakın para akışının olduğunu öne sürerken bu vakıflar Kılıçdaroğlu’nun iddialarını reddetti.

Peki iddiaların odağındaki Türken Vakfına ilişkin neler biliyoruz?

Türken Vakfı ilk olarak Başkentgaz şirketinin Kızılay üzerinden Ensar Vakfı’na gönderdiği 7 milyon 925 bin dolarlık bağışka gündeme gelmişti. Ensar Vakfı bu bağışın New York’un Manhattan bölgesinde Türken Evi adını verilen yurt binası için kullanılacağını açıklamıştı.

ABD Merkezli Türken Vakfı, TÜRGEV ve Ensar vakıfları tarafından 2014 yılında kuruldu.

TÜRGEV’in internet sitesinde Türken Vakfı’nın kuruluş amacı için “ABD’ye ve İngiltere’ye gelen Türk öğrencilere başta konaklama ve burs olmak üzere imkanlar sağlayarak destek olmayı amaçlamakta, aynı zamanda kendi kültür ve değerlerini korumalarını hedeflemektedir.” ifadeleri kullanılıyor.

Vakfın New York, Washington, Boston, Virginia, Syracuse kentlerinde toplam 8 öğrenci eviyle hizmet verdiği belirtiliyor.

Türken Vakfı’nın 11 üyeden oluşan yönetim kurulunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kızı Esra Albayrak da yer alıyor. Vakfın yönetim kurulu başkanı ise Behram Turan.

Vakfın kuruluş belgesinde TÜRGEV adına Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın imzası olduğu belirtiliyor.

Yönetim kurulundaki diğer isimler, Memiş Yetim, Zulkarneyn Vardar, Melike Kabataş, Mustafa İlbeyli, H. İbrahim Bacacı, Selim Çakır, Ömer Faruk Albayrak, Ahmet Bayraktutar ve Fehmi Bilge.

ABD kaynaklı belgelere göre vakfın 2020 yılında toplam geliri 22 milyon 853 bin dolar. Kurulduğu 2014 yılından itibaren vergiden muaf olan vakfa 2019-2020 arası 9 milyon 328 bin dolarlık bağış yapıldığı bildiriliyor.

TÜRGEV ve Ensar’dan açıklama

TÜRGEV ve Ensar Vakfı Kılıçdaroğlu’nun iddiaları sonrası açıklama yaptı.

Açıklamada, “Amerikan makamları ile paylaşılmış ve açık kaynaklardan dileyen her vatandaşın ulaşabileceği bilgilerin, gizemli bir havayla adeta servis edilmesini ve ülkemize dönük bir lekeleme kampanyasının piyonu olunmasını esefle kınıyoruz.” dendi.

TÜRGEV ve Ensar vakıflarının internet sitesinde yayımlanan “Kılıçdaroğlu’nun asılsız iddialarını kınıyoruz” başlıklı bir açıklamada, “Hiçbir yasal ve ahlaki dayanağı olmayan, baştan sona FETÖ kumpası görüntüsünü andıran bu akıl ve izan dışı iddiaları cevaplamaya tenezzül etmemiz, iddia sahiplerine biçtiğimiz değerden değil, kamuoyuna duyduğumuz saygıdandır” ifadelerine yer verildi.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ise Kılıçdaroğlu’nun iddialarına ilişkin, “Yaptıkları tek şey yalan terörüne alet olmak, yalan terörü içerisinde faaliyet göstermektir. Dil uzatılan vakıflar, bu ülkenin değeridir.” dedi.

AK Parti’den açıklama

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik ile AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ da Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’a yönelik iddialarına tepki gösterdi.

Kurtulmuş, A Haber’deki canlı yayında, Kılıçdaroğlu’nun siyasette izlediği üslubunun ibretamiz olduğunu belirterek, “Söyledikleri aynı zamanda büyük bir mantık hatası ve çelişkilerle dolu. Dolayısıyla bu nefret dilini, nezaketsizliği, saldırganlığı kategorik olarak reddediyoruz. Bu doğru değildir. Türkiye siyasetine yapılmış olan büyük kötülüklerden birisidir.” ifadelerini kullandı.

Parti Sözcüsü Ömer Çelik ise “Cumhurbaşkanımızı hiç kimse nefret siyasetinin diliyle tehdit edemez. Cumhurbaşkanımıza nefret siyasetiyle saldıranlara gerekli karşılığı siyaset ve hukuk temelinde vermeye devam edeceğiz.” açıklamasında bulundu.