Hitachi Energy İşçileri Grevde: Bugün Dünden Daha Kararlıyız

Grev yasağının ardından, Hitachi Energy’nin İstanbul Kartal’da bulunan fabrikasındaki grev alanını ziyaret ettik. Birleşik Metal-İş üyesi işçiler, nöbeti gece alanda sabahlayan arkadaşlarından devralmış. Yaktıkları ateşin etrafında oturarak ısınan işçiler, hiçbir yılgınlık belirtisi göstermiyorlar. Sadece sabahın hafif yorgunluğu yüzlerinden okunuyor. Grev alanına girmeden önce, fabrikaya ait tel örgülere asılı pankartlar bizi karşılıyor. Bir pankartta büyük harflerle “Grev, işgal, direniş” yazarken, diğer pankartta en can alıcı soru soruluyor: “Mademki bir aileyiz, biz neden bu haldeyiz?” 

BirGün’den, Bilge Su Yıldırım‘ın haberine göre, işçiler, aynı zamanda grevin güncesini tuttukları beyaz tahtada her gün bir “günün sözü” seçiyorlar. Yasağın ardından, fiilen devam ettikleri grevlerinin 11. günü için seçtikleri söz ise “Çekiç sallayan eller dünyayı yerinden oynatacak!” Fabrikanın giriş kapısına astıkları pankart ise süreci tüm yalınlığıyla ortaya koyuyor: “Ya sözleşme masası ya grev halayı!”

Grev yasağını değerlendiren işçiler, hep bir ağızdan “Bugün dünden daha kararlıyız” diyorlar. Yasağın kendileri için sürpriz olmadığını, aksine bu yasağın nasıl ilk gün ilan edilmediğine şaşırdıklarını belirtiyorlar. Sözlerine “Biz ateşi yakanlar olmaktan çok gururluyuz” diyerek devam ediyorlar. Bir başka işçi ise grev yasağının gerekçesinin ‘milli güvenlik tehdidi’ olarak açıklanmasına tepki gösteriyor. Hitachi Energy işçisi, “Ben anlamıyorum, burada bileğinin hakkı için direnen işçi mi milli güvenliği tehdit ediyor? Bu ülkenin güvenliğini burada çoluğunu çocuğunu doyurmak için mücadele eden işçi mi tehdit ediyor?” diye soruyor.

Bir diğer işçi ise onları greve çıkmaya mecbur bırakanın da bu grevden ‘memleket tehdidi’ çıkaranın da iktidarın kendisi olduğunu söylüyor. İşçi, süreci şöyle anlatıyor: “MESS’in yüzde 40 zam teklifinin peşine takılıp sözleşme masasından kalktılar. Biz o yüzden greve çıktık. Şimdi bir de bu grevi tehlikeli bulup yasaklıyorlar. Kendileri etti kendileri buldu. Şimdi yasaklar, engellemeler…”