G7 zirvesi ana gündemi gelir eşitsizliği ve yoksulluk

Fransa’nın ev sahipliği yapacağı G7 Zirvesi için hazırlıklar sürüyor. Amerika Birleşik Devletleri (ABD), İngiltere, Kanada, Fransa, Almanya, İtalya ve Japonya liderlerinin katılımıyla gerçekleşecek bu yılki zirvenin gündeminde gelir eşitsizliği ile mücadele yer alacak.

ABD Başkanı Donald Trump, İngiltere’nin çiçeği burnunda başbakanı Boris Johnson, Almanya Şansölyesi Angela Merkel, İtalya Başbakanı Giuseppe Conte, Kanada Başbakanı Justin Trudeau ve Japonya Başbakanı Şinzo Abe, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a katılmak için yoğun güvenlik önlemleri arasında Bask kenti Biarritz’e gelecek.

Fransa’nın güneybatısındaki Biarritz kentinde 24 – 26 Ağustos tarihleri arasında yapılması planlanan G7 Zirvesi’nin ana gündemi ise belli oldu. 7 ülkeden liderlerin gelir eşitsizliği ile mücadeleyi yapılacak görüşmelerde ağırlıklı olarak ele alması bekleniyor.

Avrupa’da gelir eşitsizliği: 100 milyon, aşırı yoksulluk riski altında

Avrupa Yoksullukla Mücadele Ağı (EAPN) artan gelir eşitsizliği ile yoksulluk arasında önemli bir bağlantı olduğunu söylüyor ve dünya liderlerine eşitsizliğe karşı yeni bir strateji geliştirme çağrısı yapıyor.

Bugün Avrupa’da 100 milyondan fazla insan yani nüfusun yüzde 20’si yoksulluk ve toplumsal dışlanma riski altında. Avrupa’da “aşırı yoksul” kategorisinde olanlar azınlıkta ve sayıları gittikçe azalıyor.

Dünya Bankası verilerine göre 1990 yılında aşırı yoksulluk altında yaşayan insan sayısı 1.9 milyardı ve dünya nüfusunun yüzde 36’sını oluşturuyordu. 2018 yılından itibaren ise bu sayının 650 milyona gerilediği tahmin ediliyor. Bu sayı ise nüfusun yüzde 8.6’sına tekabül ediyor.

“Eşitsizlik kabul edilemez boyutta”

Aşırı yoksulluk günde 1.71 euro altında yaşamak anlamına geliyor. Avrupa’da gelirler dünyanın geri kalanından fazla, ancak yaşam da bu oranda pahalı.

Eurostat verilerine göre sosyal mahrumiyet ve temel ihtiyaçlar dikkate alındığında ise Avrupa Birliği içerisinde yoksulluk riski altında olan insan sayısı 113 milyona, yüzde 22.4’e yükseliyor. Bu insanlar temel ihtiyaç maddelerini karşılayamadığını, örneğin faturalarını ödeyemediğini söylüyor.

Avrupa Birliği’nin 2010 yılında geliştirdiği 2020 stratejisi 20 milyon insanı yoksulluk riski altında olma kategorisinden çıkarmayı hedefliyordu. Ancak son veriler yalnızca 5 milyon insanın bu kategoride çıkabildiğini gösteriyor.

Sivil toplum kuruluşları Avrupa’da zengin ile yoksul arasındaki uçurumun ise kabul edilemez boyutta olduğuna dikkat çekiyor.

“Eşitsizlik kabul edilemez boyutta”

Aşırı yoksulluk günde 1.71 euro altında yaşamak anlamına geliyor. Avrupa’da gelirler dünyanın geri kalanından fazla, ancak yaşam da bu oranda pahalı.

Eurostat verilerine göre sosyal mahrumiyet ve temel ihtiyaçlar dikkate alındığında ise Avrupa Birliği içerisinde yoksulluk riski altında olan insan sayısı 113 milyona, yüzde 22.4’e yükseliyor. Bu insanlar temel ihtiyaç maddelerini karşılayamadığını, örneğin faturalarını ödeyemediğini söylüyor.

Avrupa Birliği’nin 2010 yılında geliştirdiği 2020 stratejisi 20 milyon insanı yoksulluk riski altında olma kategorisinden çıkarmayı hedefliyordu. Ancak son veriler yalnızca 5 milyon insanın bu kategoride çıkabildiğini gösteriyor.

Sivil toplum kuruluşları Avrupa’da zengin ile yoksul arasındaki uçurumun ise kabul edilemez boyutta olduğuna dikkat çekiyor.